Translate.vc / Portugais → Turc / Enoch
Enoch traduction Turc
142 traduction parallèle
Ele não pára de falar, e fala, e fala sobre como o Mr. Smith devia estar a gerir este país e quantas línguas sabe falar Enoch Powell. Depois vomita sobre as Cuba Libres.
Instamatic fotoğraf makinesi Dr. Scholl sandaletleri ve Daily Express'i vardır ve saatlerce bu ülkeyi Bay Smith'in yönetmesi gerektiğinden, Enoch Powell'ın kaç dil konuşabildiğinden bahsedip durur bütün Cuba Libre'lere kusar.
O avô Samuel e o tio Enoch caíram nas mäos dos Comancheros.
Büyükbaba Samuel ve Enoch Amca Komançerolar tarafindan öldürüldü.
- E ao fabuloso Sr Enoch Mossop. - Hurra!
-... efsanevi Bay Enoch Mossop'u takdim ediyorum.
Os Evangelhos Gnósticos, O Livro de Enoch, O livro de J.,
Gnostik İnciller, Hanok Kitabı, Yehova Kitabı.
O Enoch vai falar na próxima terça-feira no Salford Hall.
Enoch önümüzdeki salı Salford Hall'de.
Venham ver o Enoch falar no Salford Hall. Próxima terça.
Enoch'un Salford Hall'deki konuşmasını gelin, izleyin!
Toda esta hostilidade tem origem no líder religioso deles, o Enoch O'Connor.
Bütün bu fikirler kilise lideri Enoch O'Connor'dan çıkıyor.
Enoch O'Connor?
Enoch O'Connor?
Reverendo Enoch O'Connor? Somos agentes federais.
Papaz Enoch O'Connor, biz federal ajanlarız.
Estamos a investigar o líder da sua igreja anterior, o Enoch O'Connor.
Gracie, eski kilisenizin lideri Enoch O'Connor'u araştırıyoruz.
Agentes. O Enoch O'Connor desapareceu.
Ajanlar, Enoch O'Connor gitmiş.
É o Enoch O'Connor.
Enoch O'Connor babasıydı.
Ou foi para tramar ainda mais o Enoch O'Connor?
Yoksa bu Enoch O'Connor için bir başka iftira mıydı?
Bom dia, Enoch.
Günaydın Enoch.
A ceia aos domingos era outra forma de trabalho, com o meu pai, Enoch, a minha mãe, Margaret...
Pazar yemekleri başka bir tür sıkıntıydı babam Enoch, annem Margaret...
Um senhor chamado Enoch Arden foi ontem assassinado no bar.
Bayım! Enoch Arden olduğunu söyleyen bir adam öldürülmüş. Dün gece pub'da.
Enoch Arden morreu.
Enoch Arden öldü.
Enoch Arden...
Enoch Arden.
- Enoch Arden. - O quê?
- Enoch Arden'in mi?
Parecia-me provável que um membro dos Cloade montasse um esquema para se armar em Enoch Arden.
Cloade ailesinin, ortaya bir "Enoch Arden" çıkarma olasılığı zaten vardı.
Fez tudo para criar a ilusão de que às 20h30 Enoch Arden estava vivo.
Enoch Arden'in saat sekiz bucukta hayatta olduğunu kanıtlamak için gerekli her şeyi yaptınız.
- Ou o Enoque.
- Enoch.
E, na véspera desta ocasião importante, tenho o prazer de apresentar o estimado tesoureiro de Atlantic City, o ilustre Enoch Thompson.
Bu önemli olayın akşamında sizlere Atlantic City'nin saygın haznedarı Enoch Thompson'ı takdim etmek benim için bir onurdur.
Enoch Thompson.
Enoch Thompson.
No terceiro nível, conheci José. No quarto nível, conheci o profeta Enoch. E no quarto nível conheci o profeta Arão.
3. semada Yusuf ile 4. semada idris ile 5. semada Harun ile karşılaştık.
O irmão. O Enoch.
Aslında ağabeyi Enoch.
Como é hábito, gostaria de passar as festividades ao prezado tesoureiro do município de Atlantic, esse irlandês orgulhoso, o Enoch Thompson.
Geleneğimize göre, kutlamalarımızı Atlantic County'nin sayın haznedarı gururlu İrlandalı Enoch Thompson'a bırakıyorum.
Obrigado, Enoch. Sr. Presidente da Câmara.
Teşekkür ederim, Enoch, sayın başkan.
Estás a por o Enoch Thompson à cabeça de uma organização criminosa que controla o condado de Atlantic.
Enoch Thompson'ın, Atlantic City'yi kontrol eden bir suç örgütünün başı olduğunu iddia ediyorsun.
ENOCH THOMPSON, JR.
ENOCH THOMPSON, JR. 16 ARALIK - 22 ARALIK 1912
Para descobrir quem é o Enoch Thompson.
Enoch Thompson'ın kim olduğunu öğrenmek için.
Chamámos-lhe Enoch, como eu.
Ona benim gibi Enoch adını verdik.
Enoque foi um crente em anjos, anjos caídos, visitações, mas tudo o que ele colocou em suas escrituras parecia implicar, para mim, visita extraterrestre.
Hz.İdris ( Enoch ), meleklere inanıyordu, inen meleklere, ziyaretlere... Ancak, yazılarında bahsettiği her şey bana göre, dünya dışı ziyaretçileri çağrıştırıyor.
Enoch escreve sobre isso.
Hz.İdris'in kitabı bunu tarif etmektedir.
- Sou o Enoch.
Adım Enoch.
Enoch Brae, prazer em conhecê-lo.
Enoch Brae, tanıştığımıza memnun oldum.
Enoch, afasta-te dessa beira.
Enoch, kenardan çekil.
Enoch.
Enoch.
Eu menti-te, Enoch.
Yalan söyledim, Enoch.
- Enoch, devíamos voltar para casa.
- Enoch, eve dönmeliyiz.
- Tu deves ser o Enoch.
Sen de Enoch olmalısın.
Andas em que escola, Enoch?
Hangi okula gittin, Enoch?
- Este é o Enoch.
- Bu da Enoch.
O que aconteceu, Enoch? Aos teus pais?
Ailene ne oldu, Enoch?
Enoch, que raio se passa?
Enoch, neler oluyor?
Ele disse umas piadas sobre os pais do Enoch depois...
Enoch'ın ailesiyle ilgili şakalar yapmıştı, onlar...
E o Enoch deu-lhe uma tareia de morte.
Enoch da onu bir güzel benzetmişti.
- Enoch.
Enoch.
Fala-me dos pássaros, Enoch. O quê?
- Bana kuşlardan bahset, Enoch.
Enoch?
Enoch?
ENOCH THOMPSON
- Orada.