Translate.vc / Portugais → Turc / Ensenada
Ensenada traduction Turc
40 traduction parallèle
Comprei em Enseada.
Ensenada'dan aldım.
Puppy Love Dog Food Company, em Ensenada.
Ensenada'daki İlk Aşk Köpek Maması şirketi. - İyi atış.
Veio de Ensenada de barco.
Ensenada'dan tekneyle gelmiş.
Proveniente de Ensenada.
Muhtemelen Ensenada'dan.
Little Red a Ensenada. Aproximo-me do cais 17.
Ensenada, bu Little Red, İskele 17'ye yaklaşıyorum.
Dentro de uma hora sai um navio de Ensenada.
Bir saat içinde Ensenada'dan bir gemi ayrılacak.
Carlos Ayala começou no negócio de família... uma imobiliária em Tijuana, barcos de pesca em Ensenada, culturas hidropónicas de morangos.
Carlos Ayala önceden kendi aile işleriyle ugraşırdı- - Tijuana'da emlak işi, Ensenada dışında balıkçı tekneleri, vs.
Estamos a chegar a Ensenada, a segunda maior cidade da Baja Peninsula mexicana.
Şimdi Meksika'nın Baja Yarımdasındaki en büyük ikinci şehir olan Ensenada'ya giriyoruz.
Uma tarde deixei-te com ela tinham-me convidado para ir para a praia com uns amigos uma coisa levou a outra tinham uma casa em "Ensenada" era linda.
Bir öğleden sonra o kadının kapısının önüne bıraktım seni ve birkaç arkadaşla sahile gittik. Ve herşey birbirini takip etti. Ensenada'da bir evleri vardı.
O mercúrio levou a algum lado?
- Cıvadan bir şey çıktı mı? - Evet, Ensenada, Meksika'dan.
Sim, a Ensenada, no México. O Molina tem lá um médico particular.
Molina'nın orada özel doktoru varmış.
Há 4 meses, o barco apareceu afundado perto de Ensenada.
Yaklaşık 4 ay önce, o tekne Ensenada yakınlarında sürüklenirken bulundu.
A Lesley Phillips usou o cartão de crédito num hotel em Ensenada.
Leslie Philips kredi kartını Ensenada'da bir otele yerleşmek için kullandı.
Dizia "Fiquei bêbado em Ensenada." Teria adorado.
Beaver kadehin üstünde "Ensenada'da sarhoş oldum" yazdığını söyledi. Lilly bunu severdi.
"Bêbado em Ensenada"?
Ensenada'da sarhoş oldum!
"Bêbado em Ensenada." Está aqui.
"Ensenada'da sarhoş oldum" burada.
Devias ter ficado uns tempos em Ensenada, Langer.
Belki de Ensenada'da biraz vakit geçirmelisiniz.
É essa a expressão, "Ir para Ensenada"?
"Ensenada'ya gidin" kovuldunuz mu demek oluyor?
Jesus, nesta altura estava à espera dum postal de Ensenada.
Şu andan itibaren Ensenada'dan kart atmanızı bekliyorum.
Vai ter com o Lem em Tijuana e pô-lo num sítio seguro em Ensenada.
Lem'e güvenli bir yer bulmak için onunla T.J.'de Ensana'da buluşacak.
Isso foi em Ensenada?
Bu neresi, Ensenada mı?
Numa bomba perto de Ensenada.
Newport demedi öyle değil mi? Ensenada dışındaki bir benzincideyiz.
Vamos procurá-lo em Ensenada.
Pekala, hadi gidip onu saklandığı delikten çıkaralım.
Então, 15 dólares dão para pagar isto em Ensenada. É só para umas horas.
Demek Ensenada'da 15 papele bunu alıyorsun.
Vais viver em Ensenada?
Ensenada'da yaşayacak ve Piñataria dükkanı mı açacaksın?
O namorado dela quer matar-me.
Sıraya girmesi gerek- - Ryan da Ensenada'da.
Ensanada, acabou por ser o lugar de férias perfeito para os Cohen.
Ensenada, Cohen'lar için ideal tatil mekanı çıktı.
Embora aquela deles montados num burro em Ensenada esteja boa.
Gerçi Ensenada'da eşek üzerindeki resimleri pek hoştu.
Levei 8 meses, a recuperar-me, num hospital de Ensenada.
Ensenada bir hastanede hayata dönmek için sekiz ay yattım.
La Paz, Tecate, Ensenada, Loreto, todos... apoiam o Esteban Reyes, para governador do estado livre e soberano de Baja California.
La paz, Tecate, Ensenada, Loreto... Her yer. Esteban Reyes'in Baja California bağımsız valisi olması için destek veriyorlar.
Comprei com a Janice na nossa viagem de aniversário para Ensenada.
Bunu Janice'le yıl dönümümüz için Ensenada'ya gittiğimizde almıştım.
Enseñada.
Ensenada.
Miranda Cortina, de Ensenada, Baja Califórnia.
Ensenada, Baja California'dan Miranda Cortina.
Uma vez, os pais da Gabby foram a Ensenada, o irmão dormiu na namorada e eu passei a noite em casa dela.
Bir ara Gabby'nin ailesi Ensenada'ya gitti,... abisi de kız arkadaşının evine. Geceye hazırdım.
Se este navio se mexer tão rápido como aquela capitã, estaremos em Ensenada às 6.
Eğer gemi Kaptan kadar hızlı hareket ederse saat 6 gibi Ensenada'da oluruz.
Usamos um pequeno barco, como se fôssemos turistas até Ensenada.
Küçük bir gemi seyahatine çıkacaksınız, Ensenada'ya turist olarak gideceksiniz.
Vamos até Enseada e fazemos tratamento gratuito aos pobres.
Deniz yoluyla Ensenada'ya gidip fakirlere diş tedavisi yaparız.
Ela teve uma filha que vivia com sua mãe em Ensenada
Ensenada'da annesinde kalan bir kızı vardı.
Katie...
Ensenada'daki en iyi restorandır.
O Ryan está em Ensenada.
Nerde olduğumu söylemedin mi?