Translate.vc / Portugais → Turc / Essex
Essex traduction Turc
363 traduction parallèle
A namorada dele vai casar com um contramestre do "Essex".
Kız arkadaşı Essex'ten bir tayfa başıyla evleniyormuş.
O Mike bateu em dois polícias militares e na malta do "Essex".
Mike Essex'ten gelen grubun dışında, iki inzibat erini dövdü.
Ela não pode casar com o macaco do "Essex".
Essex'li o maymunla evlenemez.
Enquanto Mike no mar, eu apaixonar-me por homem do "Essex".
Mike denizdeyken, Essex'li adama aşık oldum.
"Essex"... não estar no mar.
Essex... denizde değil.
Aquilo é o "Essex".
O, Essex.
- Essex, senhor.
- Essex, efendim.
Vamos passar ao próximo convidado, que além de viver em Essex, também fala dizendo apenas o fim das palavras, Mr.
Sıradaki konuğumuza geçelim. Yalnız Essex'te yaşamıyor ayrıca sadece sözcüklerin sonuyla konuşuyor, Bay Ohn lth.
O noticiário das nove horas, que devia ser apresentado agora, foi cancelado para vos podermos mostrar os quartos-de-final do Campeonato All-Essex de Badminton.
Sıradaki Dokuz Haberleri iptal edildi böylece size Tüm Essex Badminton Şampiyonası çeyrek finallerini sunabiliyoruz.
Para que tenham a certeza joga-se bom badminton, aqui em Essex esta tarde.
Begorra'yla bu öğlen Essex'te kaliteli badminton peşindeyiz.
O exército queria 40 divisões entre Ramsgate e Lyme Bay formando uma linha entre Maldon, no Essex, até ao estuário de Severn, isolando Londres.
Kara kuvvetleri ilk başta, 40 bölükten oluşan bir kuvveti Ramsgate ve Lyme körfezi arasında bulunan geniş bir cepheye çıkarmak ve Maldon'dan Severn nehri ağzına kadar bir hat oluşturacak şekilde ilerleyip
- Essex House, posso ajudá-lo?
Essex House, yardımcı olabilir miyim? John Mitchell.
Os meus braços vão parar a Essex, o meu tronco a Norfolk,.. ... e os meus órgãos genitais a uma árvore, algures em Rutland.
Kollarımı Essex'e, gövdemi Norfolk'a atar, organımı da Rutland'da bir ağaca asarlar.
Essex - MAIORES DE 18 - ABERTO 24 HRS
Essex XXX KATEGORİ - 24 SAAT AÇIK
Vens tu, fresco de chacinar mouros quando estavam de costas voltadas e pensas que podes desequilibrar a harmonia do um reino assim?
Az önce seni kırdığım için özür dilerim. Sana ne kadar düşkün olduğumu biliyorsun, değil mi? Evet, Essex'e düşkün olduğunuz kadar.
Essex, Milton, Smithson e Whitewood T.
Essex, Milton, Smithson ve Tommy Whitewood.
E então teve o Conde de Essex... Que foi...
- Bir de Essex Kontu vardı.
Esteve a jogar bridge no Essex até à meia-noite.
Gece yarısı bile Essex'de briç oynuyor.
- O Essex.
- Essex.
Que veio fazer a New Essex?
Sizi hangi rüzgar New Essex'e attı?
Estou a pensar ficar a viver aqui.
Buraya, New Essex'e yerleşmeyi düşünüyorum avukat bey.
Hospital Distrital.
New Essex Devlet Hastanesi.
O que interessa é se piso o risco aqui.
Önemli olan, New Essex'de biriyle yatıp yatmadığım.
Mas depois penso. Adoro New Essex, defensor.
Ama sonra birden fark ettim ki New Essex'i seviyorum avukat bey.
Estás louca?
- Essex'e defolup git! - Lanet manyak!
Fala Gallo. Bob, Max Essex.
- Bob, ben Max Essex.
Desculpe. E Max Essex?
Max Essex den ne haber?
O doutor Essex.
Dr. Essex sizi istiyor.
Senhor Henry Simmerson e o South Essex.
Sör Henry Simmerson ve Güney Essex.
Podia dispensar o South Essex, mas o Senhor Henry Simmerson não está à altura disso.
Güney Essex'i kullanabilirim, fakat Sör Henry Simmerson buna uygun değil.
South Essex... parar!
Güney Essex... dur!
O South Essex, Hogan.
Güney Essex, Hogan.
"o South Essex é uma vista para te fazer tremer".
"Güney Essex seni ürperten bir görüntüdür."
O batalhão do Senhor Henry, o South Essex, o que achas deles, homem por homem?
Sir Henry apart, the South Essex - what do you make of them, man for man?
O South Essex, Sharpe.
Güney Essex, Sharpe.
O South Essex foi tudo o que consegui arranjar.
Elde edebileceğim tek şey Güney Essex'di.
É por causa disso que o General Wellesley não quis adicionar às suas obrigações, a saber : o South Essex, a marcha para Valdelacasa, as relações com os aliados espanhóis.
Evet bu yüzden General Wellesley sorumluluklarınıza bunu da eklemek istemiyor. yani Güney Essex, Valdelacasa'ya yürüyüş, İspanyol müttefiklerle ilişkiler.
! O South Essex consegue disparar dois num dia bom.
Güney Essex iyi gününde iki kez ateş edebilir.
O South Essex vai avançar devagar e com precaução, Major Lennox.
Güney Essex yavaş yavaş ve dikkatle ilerleyecek Binbaşı Lennox.
South Essex, alto!
Güney Essex, dur!
South Essex!
Güney Essex!
South Essex, alto!
Güneş Essex, dur!
É uma grande honra, como oficial em comando do South Essex, na presença dos nossos galantes aliados, reconhecer os auspiciosos presságios da nossa aliança anglo-espanhola.
Güney Essex'in komuta subayı olarak, cesur müttefiklerimizin huzurunda Aglo-İspanyol ittifakının... şanslı habercilerini kabul etmekten onur duyuyorum.
A honra do South Essex, senhor.
Güney Essex'in onuru bayım.
O South Essex atravessou a ponte e comprometeu o inimigo.
Güney Essex köprüyü geçti ve düşmanla karşılaştı.
Escrevi ao Regimento de Cavalaria, senhor, para vincar que o South Essex absolveu-se com louvor, a cumprir as duas principais ordens, atacar o inimigo, e a sua particular ordem, general, para destruir a ponte.
Horse Muhafızlarına yazmıştım efendim, iki emrinizi de yerine getirmekten Güney Essex'in kendini layıkıyla akladığını belirtmek için. Düşmanla çarpışmaya dair genel emiriniz ve köprüyü patlatmaya dair özel emriniz.
Será retirado o nome ao South Essex.
Güney Essex isminden feragat etti.
Tenho de colocar as sobras do South Essex em forma.
Güney Essex'in kalıntılarını halledip şekle sokmam lazım.
South Essex, recuar, recuar!
South Essex, fall back, fall back!
Hotel Essex e Sussex.
Essex ve Sussex Oteli.
... e volta para Essex!
- ve defol.