Finch traduction Turc

Estou dentro, Finch.

İçerideyim, Finch.

Finch, esta é a sua deixa.

Finch, sanırım işareti aldın.

O Wyler cansou-se de se esconder, Finch.

Wyler saklanmaktan vazgeçti, Finch.

Bom dia, Finch.

- Günaydın, Finch.

Ela pode ser a ameaça, Finch.

- Kendisi de pekâlâ tehdit olabilir, Finch.

Finch, está a ouvir isto?

Finch, dinliyor musun bunu?

Preciso de ajuda, Finch.

Yardıma ihtiyacım var, Finch.

- O quê? - Finch, preciso de uma ajudinha.

- Finch, biraz yardıma ihtiyacım var herhâlde.

Chegamos ao elevador, Finch.

- Asansöre kadar ulaşmayı başardık, Finch.

Harold Finch, eu presumo.

Tahminimce sen Harold Finch'sindir.

Encontrei a morada, Finch.

Adresi buldum, Finch.

- A Maddy parece segura, Finch.

Maddy güvende görünüyor, Finch.

Não, Finch.

Evet, Finch.

Finch? Vai ficar bem aqui?

Burada kalman sorun olmayacak mı?

Agora estou no parque, Finch.

Ben de parka geldim, Finch.

Finch, identifiquei a localização do'sniper'.

Finch, keskin nişancının yerini belirledim.

Não há identificação, Finch.

Kimlik yok, Finch.

- O quê? Esta é uma equipa profissional, Finch.

Bunlar profesyonel, Finch.

Finch!

Finch!

Não temos escolha, Finch.

Başka şansımız yok, Finch.

- Finch.

- Finch.

Estou a trabalhar nisso, Finch.

Hala onun için uğraşıyorum, Finch.

Mas já sabe um bocado sobre mim, o Finch, e deve saber que nós tivemos pessoas de quem gostávamos.

Ama Finch ve benim hakkımda birçok şeyi biliyorsun. Aynı zamanda, bir zamanlar bize değer veren insanlar olduğunu da biliyorsun.

Srta. Finch é melhor.

Ms. Finch daha iyi...

Não fique chateada, Srta.

Sinirlenmeyin, Ms. Finch.

Finch. Foi tudo no cumprimento do dever.

Hepsi görev içindi.

Finch...

Şey, Ms. Finch.

E o que é que está a planear?

Senin planın nedir, Finch?

Estou orgulhoso, Finch.

Seninle gurur duyuyorum, Finch.

Se diz reconhecer o local, Finch.

Onun adı gözlem, Finch.

Há um desentendimento no comando, Finch.

Yönetimde bir hoşnutsuzluk var, Finch.

- Não fique à vontade, Finch.

Fazla rahatlama, Finch.

- Está a ver o marido?

Finch, hala kocayı gözlüyor musun?

Finch, os Drakes voltaram ao escritório.

Finch, Drake'ler büroya geri döndüler.

- Está a ouvir isto, Finch?

Duydun mu, Finch?

Não sabia que era fã de basebol, Finch.

Beyzbolsever olduğunu bilmiyordum, Finch. - Mets?

Finch, os Drakes vão para uma sessão de autógrafos de um seu autor.

Finch, Drake'ler yola çıkıyorlar. Yazarlarından bir tanesinin imza etkinliğine gidiyorlar.

Finch, há um'sniper'à minha direita.

Finch, saat 6 yönünde bir keskin nişancı var. Ben kadına gidiyorum.

Finch, acho que percebi porque a máquina deu dois números.

Finch, sanırım Makine'nin niye bize iki numara verdiğini anladım.

Isso é muito mercenário da sua parte, Finch.

Tam bir paralı asker gibi konuştun, Finch.

Está a observar o nosso novo número, Finch?

Yeni numaramızın sahibini buldun mu, Finch?

Finch, sei que prefere brincar com o computador do carro, mas tente falar com ele.

Taksiye kurulu bilgisayarla şansını deneyeceğini biliyorum Finch ama neden havadan sudan konuşmayı denemiyorsun ki?

O Fermin fez uma paragem, Finch.

Fermin bir yere uğruyor, Finch. - Aziz.

Finch, descobri o que se passou com o dinheiro do taxista.

Finch, taksicimizin çektiği paralara ne olduğunu biliyorum sanırım.

Deve-me algumas explicações, Finch.

Açıklaman gereken şeyler olacak, Finch.

- Muito bem, Finch.

İyi akıl ettin, Finch.

É essa a ameaça, Finch.

Tehdit bu işte, Finch.

Sim, Finch.

Efendim, Finch.

Srta. Finch...

Ms. Finch...

- Entrei, Finch.

İçeri girdim, Finch.

Estou bem, Finch.

Ben iyiyim, Finch.