Translate.vc / Portugais → Turc / Flo
Flo traduction Turc
235 traduction parallèle
Flo, qual foi o problema?
Flo, neler oluyor burada?
- Olá, Flo.
- Merhaba, Flo.
- Olá, Flo.
- Selam, Flo.
- Tudo bem?
Merhaba, Flo.
- Como vai, Flo? - Olá, Sammy. Pinkie, quero que conheça um cavalheiro muito importante... que acaba de chegar da Europa.
Avrupa'dan çok saygıdeğer bir beyefendiyle tanıştırayım.
Podem deixar comigo.
Küçük Flo'ya bırakın.
Sabes quem estava cá à frente? O Flo.
Önde kim oturuyordu biliyor musun?
Flo Zimmerman, o meu primo.
Flo. Flo Zimmerman, kuzenim.
O primo Flo mit pastel e caneca de cerveja.
Kuzen Flo mit elma tatlısı ve lager birası.
Vamos, Flo.
Sakin ol, Flo.
Flo Nunca sei o que estava ao lado ter você.
Flo bana komşu olmanızın benim için ne demek olduğunu anlayamazsın.
Você não se lembra, Flo?
Unuttun mu, Flo?
Você dançou bem, Flo.
Sen de böyle dans ederdin, Flo.
venha comigo, Florence.
Benimle gel Flo.
Vou me encontrar com Florence às 5 horas.
Florence ile beşte buluşuyoruz! O burada değil Flo.
Escute-o, Flo.
Sözlerine kulak ver Flo.
Conte a ele, Flo.
Sen söylesene Flo.
Três brindes para a cozinheira!
Flo'ya bir alkış! Ne aşçıymış ama!
Não é um cavalheiro, não é, Flo?
Benimse ayaklarım acımaya başladı.
Enfim, não levo muito jeito para dançar.
- Centilmenlik yapmıyor, ha Flo?
- O que você quer, Flo?
- Sen ne istersin?
Nunca tive problemas com filhos, não enquanto estava com a Flo.
Flo'yla birlikte olduğumuz zamanlarda çocuklarımla hiç sorun yaşamadım.
Mas ela gostava da farra.
Ama Flo başına buyruk yaşamak istedi.
Desculpa, Flo.
Affedersin, Flo.
- Parabéns, Flo.
- Harikaydı, Flo.
De vento em popa, Flo, como você e esta rapariga.
İleri, Flo. Tıpkı seninle bu kız gibi.
- Não, Flo.
- Hayır, Flo.
Ouça, Flo, adoro o teatro.
Dinle, Flo, tiyatroyu seviyorum.
Flo, entre!
Flo, girsene.
Lembra o Flo do cinto azul.
Flo'ya mavi kemeri hatırlat, tamam mı?
Flo, o bacon está pronto!
Flo, domuz pastırması hazır!
Flo, não preciso que ninguém faça discursos por mim, por isso, agradecia que não me incluísses nas tuas piadas, está bem?
Flo, kimsenin benim içim konuşma yapmasına ihtiyacım yok. O yüzden, şakalarına beni karıştırmazsan çok sevinirim.
- Flo, que tal atenderes aqui?
- Flo, bize ne zaman servis yapacaksın?
- Flo, o bacon com salada está pronto.
- Flo, pastırmalı sandviç hazır!
Flo, onde está a Vera?
Flo, Vera nerede?
Flo, onde raio está a Vera?
Flo, Vera hangi cehennemde?
Sabe, a Flo tem problemas pessoais.
Flo'nun kişisel problemleri var.
- Flo, os combinados estão prontos.
- Flo, mönüler hazır.
Flo, que raio se passa aí?
Flo, orada neler oluyor?
Começou a ensaiar comigo para eu ser cantora, ele tocava como o Flo Ziegfeld.
Benimle şarkıcı olarak çalışmaya başladı ve gerçekten sanki Flo Ziegfeld ya da öyle biri gibi oynuyordu.
Mostra-o ao Senhor Flo...
Bay Flo...
Verifica as balas.
Mermileri kontrol et, Flo.
Tenho de falar contigo.
Flo, seninle konuşmalıyım...
Flo Spector Serviços de Contabilidade.
Ben Flo Spector muhasebe servisinden.
com as "Pilot," as "Flo-pen" e estávamos a fazer nuvens à volta das "tags" e 3-D's nas "tags"... para as Double-R...
"Pilots" dan Flo-pens'e ve bulutları boyadık tag'lerin etrafında ve 3-Dnin taglerinide- -
Olá, Flo.
Merhaba, Flo.
Flo, ser pai é partilhar.
Flo, ebeveyn olmak paylaşmak demektir.
- Porque não podemos adoptar?
- Flo, niçin evlat edinmiyoruz?
- Vamos, Flo. - Escuta.
- Hadi, Flo.
Claro, pode trazer a Flo.
Tabii, Flo'yu da getir.
Ele não está, Flo.
- Kursuna gitti.