English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Freelance

Freelance traduction Turc

85 traduction parallèle
Freelance. É o melhor para o rapaz.
Senin için en iyisi bu.
Não tenho emprego e só a BBC me aceitará como freelance.
İşim yok. BBC dışında kimse beni serbest yazar olarak almıyor.
- Terrorismo freelance. Por contrato.
Serbest terörizm, sözleşmeli olarak.
- Você é freelance?
Yani, orduya bağımlı değilsin artık?
A vossa fábrica foi tomada por terroristas freelance.
Santraliniz, serbest çalışan bir terörist grubu tarafından ele geçirilmiştir.
- Freelancer.
- Freelance.
Ela era apenas mais uma freelance.
Benim için sadece bir yazardı.
Vershbow, o outro, é um perito em demolições, freelance.
Serbest "yıkım" uzmanı.
Contudo, devido a problemas legais com a ATT e fragmentação do código fonte, hackers e outros utilizadores não-institucionais aderiram a ele lentamente.
Yine de, ATT ile olan yasal problemler ve kaynak kodlarının eksik olmasından dolayı hackerlar ve freelance kullanıcılar benimsemekte biraz zorlandılar.
No apartamento, enviei o diário para a Corporação Coourier Independente.
Suite geri dön, Freelance Courier Co-op için bir bilgi bırakım.
- Não há empregos. "Freelance".
- İş yok. Serbest çalış.
Freelance.
Serbest çalış.
Por enquanto, como freelance, mas queres expandir quando a Kim for para a universidade.
Şimdilik serbest, ama Kim üniversiteye gidince genişlemek istiyorsun.
Nick Thomas - nome verdadeiro, Kieran Harvey. É um jornalista freelance.
Serbest gazeteci.
Trabalhava em regime de freelance para um bilionário estrangeiro.
Bak, bu yabancı milyarder için serbest çalışıyordum.
O pai, o Bob Warner, trabalha como freelance para a CIA.
Baba, Bob Warner, CIA için serbest çalışıyor.
É um assassino freelance, especializado em interrogatórios.
Sorgulama ve suikast uzmanı serbest çalışan bir suikastçı.
Sabe que ele estava na equipa freelance onde a Sydney se infiltrou há semanas?
Eminim onu hatırlarsın. Sydney'nin haftalar önce girdiği takımdaydı.
Sou escritora freelance, mas vivo do meu fundo fiduciário.
Bağımsız bir yazarım ama güven fonum ile geçiniyorum.
Eu trabalho em freelance exclusivo para o Montecito.
Bireysel çalışıyorum, sadece Montecito için.
Chama-se Bernie, é editor "freelance" e tem um gato.
Adı Bernie. Serbest çalışan bir editör. Ve bir kedisi var.
Nada de especial, fui freelance.
Hiç birşey. Bir süredir serbest çalışıyordum.
Estavas a dizer que foste freelance.
Serbest çalışıyordum diyordun? Ah evet.
Ele vende os serviços em freelance.
Kendi hesabına çalışan biri olarak, yaptığı şeyleri satıyor.
Sou uma escritora em freelance que é paga por obra.
Serbest bir yazarım ve yazı başına aldığım çeklerle ayakta duruyorum.
Trabalho em "freelance".
Serbest çalışıyorum.
Quero que me olhe nos olhos e me diga isto tudo na cara. Ela é uma escritora freelance. Não tem escritório aqui.
Gözümün içine bakıp ne söyleyecekse yüzüme söylesin.
Quando vivia em Bay Area, trabalhei como freelance para uma série de empresas. Fixe.
Bay civarında otururken bir düzine tek-şirketine batmıştım.
Deixei de fazer freelance quando deixei de ser moça de recados dos abutres rechonchudos da redacção.
Haberleri hazırlayan akbabalar için latte hazırlamayı bıraktığımdan beri fevri görev yapmayı da bıraktım.
Um fotógrafo freelance chamado Dale Everby.
Fotoğrafçının ismi Dale Everby.
Sou editor, faço trabalhos em freelance.
Ben bir editörüm. Serbest editörlük işi yapıyorum.
A Lisa trabalhava por casa como uma escritora técnica freelance.
Lisa da evde serbest teknik yazarlık yapıyormuş.
Isto é só um projecto freelance que estou a fazer á parte... com a Lois, na verdade.
Aslında bu Lois ile beraber çalıştığımız serbest bir iş.
Por acaso não precisas de artistas freelance?
Serbest sanatçıya ihtiyacınız olmaz herhalde, değil mi?
Será trabalho de freelance.
Dışarıdan çalışma.
Mas agora que acabou, eu estou pronto para colocar "espião freelance" na minha lista de habilidades especiais.
Ama şimdi bitti, özel yeteneklerime serbest ajanlığı da eklemeye hazırım.
Desde quando é que um diretor de uma grande companhia aérea atende o telefone para falar com uma jornalista freelance?
Ne zamandan beri büyük bir havayollarının CEO'su telefonu eline alıp serbest çalışan bir gazeteciyle konuşuyor?
Não, é um artigo freelance que estou a escrever para a Teen Vogue.
Cuddy'nin günlüğü mü o? Hayır, Teen Vogue için yazdığım bağımsız bir yazı.
Eu sou arquitecto. Freelance.
Bir mimarım.
Espiões em freelance.
Vay canına. Serbest çalışan ajanlar.
É uma freelance.
Serbest çalışıyorsun.
Informações para artigo freelance, continuação.
Bağımsız yazar makalesi bilgileri devam ediyor.
A tempo inteiro, part-time, tipo freelance, só até conseguir retomar o curso normal da minha vida?
Tam zamanlı, yarı zamanlı sözleşmeli falan. Yeniden ayaklarımın üstünde durana kadar.
Escrevo artigos freelance sobre festas e tendências de moda da cidade e do campo no Reino Unido.
Partiler ve moda hakkında bağımsız yazılar yazıyorum... Town ve Country UK'da.
Ellis Kane, jornalista freelance.
Ellis Kane, serbest gazeteci.
Jurado número quatro. Designer gráfico, barman, votou em Nader.
4 nolu jüri üyesi Freelance grafik tasarımcısı, barmen, Nader'e oy vermiş.
Depois disso, cumpriu 5 anos no Iraque, como segurança freelance.
Ondan sonra da beş yıl Irak'ta bağımsız güvenlikte görev yapmış.
Amanda Baylor, 28 anos, solteira, freelance, especialista em criptografia graduada no MIT em licenciatura em matemática aplicada.
Amanda Baylor, 28 yaşında, bekar, serbest şifreleme uzmanı olarak çalışıyor. ... MIT'den uygulamalı matematik alanından mezun olmuş. - Başka?
Freelance?
Hava durumu sunmadın mı?
Freelance.
- Serbest çalışıyor.
É uma jornalista freelance, com 28 anos.
Serbest çalışan bir muhabir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]