Translate.vc / Portugais → Turc / Fuji
Fuji traduction Turc
87 traduction parallèle
Monte Fuji.
Fuji Dağı.
Os agricultores do campo podem ver televisão nos colchões tatami, mas não se consegue ver o monte Fuji, com tanta poluição.
Kırsalda çiftçiler tatami hasırlarında televizyon izliyor olabilirler ve sisin ardından Fuji'yi göremezsin.
Estão cansados de fazer tudo. Vocês têm de fazer a vossa parte... para que eles tirem férias no Monte Fuji.
Her şeyi icat etmekten bıkmışlar, biraz da siz uğraşın istiyorlar ki onlar da Fuji Dağı'na gidip biraz keyif çatabilsinler.
Fuji 604, modifique seu curso de aproximação e espere.
Şu an yapamıyoruz, bekleyin. Fuji 604. Havada kalın ve bekleyin.
Apenas fuji para baixo.
Koştum. Sonra merdivenler kapandı.
Nippon, Shogun, Mount Fuji, Geisha.
Nippon, Shogun, Mount Fuji, Geisa.
"Fuji Color. " Obturador de velocidade regulável. Visão nocturna.
" Fuji renkleri ayarlanabilir enstantane hızı gece görüşü, kızılötesi siyah ve beyaz.
Espera Fuji! De qualquer forma vamos prendê-lo.
Ujiki!
Deves tomar seu corpo, cremarlo e espalhar as cinzas na Fonte da Força, no Morro Fuji.
Bedenini bulup yakmalısın, Sonra Fuji Dağı üzerindeki Mukavemet Çeşmesine, küllerini serpmelisin.
Antes do entardecer de manhã, nos encontraremos outra vez no Morro Fuji.
Yarın güneş batmadan tekrar görüşeceğiz. Fuji Dağının etrafında.
Ele está bebendo da fonte da força do Morro Fuji.
O içmiş. Fuji Dağı üzerindeki Mukavemet Çeşmesinden içmiş.
O dirigível da Fuji sobre o centro comercial de Willowbrook.
Willowbrook Alışveriş Merkezi'nin üzerindeki Fuji Balonu'nu.
Fuji de lá e vim para a Europa.
- Avrupa'da ne kadar kalacaksın?
A lenda diz que esta espada foi forjada nos fogos do Monte Fuji.
Efsaneye göre, Fuji Dağı'nın lavları içinde dövülmüş.
Ficámos tão bêbedos que dissemos que íamos ao Japão subir o Monte Fuji.
İkimiz de çok içmiştik ve Japonya'ya gidip Fuji dağına tırmanma hakkında konuşuyorduk.
E eventualmente, àquele monte de lixo... chamou-se "Fuji Negro".
Sonunda bu koca çöplük "Kara Fuji" olarak anılacaktı.
O Fuji Negro é a nossa única solução.
Kara Fuji bizim tek şansımız.
É o Fuji Negro.
Şeytanın korkunç öyküleri Korku terapisti : Akiyama-san Kara Fuji.
Devido aos zombies que desceram do Fuji Negro, Tóquio pôs fim à sua vida.
Kara Fuji'den çıkan zombiler yüzünden Tokyo öldü.
Um lutador sério, do Fuji Negro... Pon Fujio!
Kara Fuji jiujitsu'su Pon Fujio!
Aquele professor no Fuji Negro...
Kara Fuji'deki o öğretmen...
Gostamos das Fujis.
Biz Fuji'den gelenleri seviyoruz.
Eu fuji, avó!
Kaçtım, büyükanne!
Fuji, que estás a fazer?
Fuj, ne yapıyorsun?
Que tal assim? Nippon, Shogun, Mount Fuji, Geisha.
Çilginlik, kafasindan kaos.
Eu entrei um pouco em pânico, então só peguei na caneta e fuji.
Korkuştum bende kalemi alıp kaçtım.
- Kita-no-fuji?
Kita-no-fuji?
Uma semana no Monte Fuji.
Fuji dağında bir hafta.
"Uma vez, apontou desde o pico do monte Fuji." "Outra, desde a torre de Tokio."
Polis keskin nişancısıymış ve hiç ıskalamazmış.
"Ele era capaz de matar os criminosos todas as vezes."
Bir keresinde Fuji Dağı'nın zirvesinden nişan almış.
E Paris para dois vira Fiji para um.
Ve sonra Paris'e iki bilet, Fuji'ye bir bilete dönüştü.
- Vemo-nos em Fuji.
- Fuji'de görüşürüz.
Vais para Fuji e vais tentar provar que tudo o que disse não passa de uma mentira.
Fuji'de yarışacak ve söylediklerimi yalan olarak kabul edip, aksini kanıtlamaya çalışacaksın.
- Vemo-nos em Fuji.
- Fuji'de görüşeceğiz. - Evet.
" Controvérsia rodeia a Racer Motors, transtornada com um litígio sobre propriedade intelectual e, enquanto as provas continuam sem provar se Speed usou ou não um aparelho ilegal, o Fuji Helexicon parece destinado a tornar-se outra marca de vergonha,
Anlaşmazlıklar, Racer Motorları'nı sardı. Şimdi de IP davası açıldı. Kanıtlar yetersiz kalsın ya da kalmasın Speed yasadışı bir makine kullandı.
adicionada ao famoso legado da família Racer, um legado que manchou, para sempre, a integridade deste amado desporto... "
Racer Motorları ile birlikte Fuji-Helexicon da diğer bir yüz karası şirketlerden olacağa benziyor. Güvenilirliği herkesin gözünde sarsılmış... Sparky.
Depois de Fugi, percebeu que precisava de ajuda.
- Fuji'den sonra yardıma ihtiyacı olduğunu düşünüyor.
Eu sei que ele meteu água em Fuji, mas este rapaz tem imensa magia.
Fuji'de başaramadı ama bu çocukta kesinlikle iş var.
O monte Fuji é a maior... montanha do Japão...
# Fuji dağıdır... #... Japonya'nın en yüce dağı...
Aqueles do outro lado... os escandalosos, são de Fujian.
Öteki taraftaki şu gürültücüler Fuji'li.
Por mim, até podes morar no cimo do Monte Fuji.
Fuji Dağı'nın tepesinde kalsan da umurumda değil.
Vocês pareciam lutadores de wrestling ali fora.
Orada Fuji ve Tanaka gibiydiniz.
Fuji TV, e sou apenas uma personalidade da TV, não uma jornalista, por isso...
Fuji TV, ve ben sadece televizyon çalışanıyım, spiker değilim, yani...
O esplêndido Monte Fuji.
Görkemli Fuji Dağı
Chuck, este é o Stuart Fuji.
Chuck, bu Stuart Fuji.
É mais branca do que a neve no Monte Fuji.
Fuji dağındaki karlardan daha beyaz.
Fuji Negro?
Kara Fuji mi?
Toho Kabushiki-gaisha ( Toho Co.LTD ) Fuji Television / Altamira Pictures / Toho Apresentam
[3.Oturum]
- Torre de Tokio -
Fuji Dağı
TONGMENGHUI UNIRAM FORÇAS NUMA NOVA REVOLTA.
Liu Fuji. Yang Hongsheng.
PENG CHUFAN, LIU FUJI E YANG HONGSHENG FORAM PRESOS.
bu sizin gibiler için..