Goodweather traduction Turc

Não é seguro. - Dr. Goodweather...

- Dr. Goodweather...

Dr. Goodweather, esta é a última de seis sessões de aconselhamento para a custódia mandatadas pelo Tribunal.

Dr. Goodweather, mahkemece karar verilen altı vesayet toplantısının sonuncusu. Dördüne geç geldiniz.

Dr. Goodweather, sempre que vem, apodera-se da sessão.

Dr. Goodweather, her gelişinizde toplantının kontrolünü üstünüze alıyorsunuz.

- Dr. Goodweather.

- Dr. Goodweather.

Quando fomos a Chicago na semana passada sentámo-nos na pista durante meia hora.

Dr. Goodweather! Geçen hafta Chicago'ya uçtuğumuzda yarım saat asfaltta oturmuştuk.

Sou o Ephraim Goodweather.

Benim adım Ephraim Goodweather.

Goodweather, o que estás a fazer comigo?

Goodweather, bu da ne böyle?

Dr. Goodweather, o meu nome é... - Abraham Setrakian.

Dr. Goodweather, benim adım Abraham Setrakian.

Como aconselhado pelo Dr. Goodweather, examinarei o corpo sob raios ultravioleta.

Doktor Goodweather'ın talebiyle, cesetleri UV ışığıyla inceleyeceğim.

É o Ephraim Goodweather do CDC.

Ben HKM'den Ephraim Goodweather.

Você e o Dr. Goodweather, acham que ser bom chega?

Dr. Goodweather'la ikiniz, iyi olmanın yeterli olacağını mı sanıyorsunuz?

Acho... o que ele queria dizer é que... a guarda conjunta seria... - Dr. Goodweather, precisa... - Não.

Sanırım onun söylemeye çalıştığı müşterek velayetin çok daha...

É a forma como fez a pergunta,

- Dr. Goodweather, lütfen... Hayır, hayır, soruyu sorma şekliniz yüzünden.

- Dr. Goodweather!

- Dr. Goodweather!

É o Dr. Goodweather do Centro de Controlo de Doenças.

Ben HKM'den Dr. Goodweather.

Dr. Goodweather à Unidade de Isolamento, imediatamente.

Dr. Goodweather acilen karantina birimine lütfen.

Goodweather.

Goodweather.

Numa conferência de imprensa na última noite, o Dr. Ephraim Goodweather, Director Geral da Saúde para o Centro de Controlo de Doenças em Nova Iorque, disse que era muito cedo na sua investigação... Isto pode ser um problema.

Dün geceki basın toplantısında New York HKM şefi Dr. Ephraim Goodweather araştırmanın henüz başında olduklarını söyledi...

Encantada por conhecê-lo, Dr. Goodweather.

Memnun oldum Dr. Goodweather.

Dr. Goodweather, agradeço-lhe pelo seu zelo, mas precisa de afastar-se por um momento e considerar o impacto de uma quarentena médica.

- Dr. Goodweather endişenizi anlıyorum. Ama biraz geri çekilip tıbbi karantinanın nelere yol açabileceğini düşünmelisiniz.

Dr. Goodweather? É a Laurie da Central do CDC.

Dr. Goodweather, ben HKM santralinden Laurie.

Kelly Goodweather?

Kelly Goodweather?

Procuramos o seu marido, o Dr. Ephraim Goodweather.

- Eşinizi arıyoruz... Dr. Ephraim Goodweather.

Procuramos o Ephraim Goodweather.

Ephraim Goodweather'ı arıyoruz.

Se o Dr. Goodweather entrar em contacto com qualquer um de vocês, ficaríamos gratos se nos contactassem imediatamente.

Dr. Goodweather sizinle temasa geçerse bize hemen haber verirseniz çok memnun oluruz.

Esta manhã, o FBI anunciou que o Dr. Goodweather é uma pessoa de interesse,

Bu sabah FBI Dr. Ephraim Goodweather'ın Kaptan Redfern'ün..

Dr. Goodweather!

Dr. Goodweather!

O meu nome é Doutor Ephraim Goodweather.

Benim adım Dr. Ephraim Goodweather.

Dr. Goodweather... a Nora e eu estávamos prestes a rever o que descobrimos... - Só um minuto.

Doktor Goodweather, Nora ile birlikte keşfettiğimiz şeyi bulmaya...

Aparentemente o Dr. Goodweather fez uma transmissão não autorizada ontem à noite, usando o sistema de alerta de emergência.

- Görünen o ki Dr. Goodweather dün gece acil ikaz sistemini kullanarak yasak bir yayın yapmış.

Agora, se bem me lembro, o Dr. Goodweather trabalhou, para a CDC, não trabalhou?

Yanlış hatırlamıyorsam Dr. Goodweather HKM'de sizin emrinizde çalışmıştı değil mi?

O Goodweather foi desonesto.

- Goodweather kaçak oldu.

O vírus dava um grande antibiótico, se não nos transformasse primeiro em vampiros.

Bu virüsten çok iyi antibiyotik olur. Tabii önce bizi vampire dönüştürmeseydi. Dr. Goodweather!

- Dr. Barnes, o Dr. Goodweather trabalhou para si no CDC, não trabalhou?

- Doktor Barnes. Doktor Goodweather, HKM'de sizin için çalışıyor, değil mi?

O Goodweather foi insubordinado.

Goodweather yanlış şeyler yaptı.

Ephraim Goodweather das notícias.

Haberlerdeki şu meşhur Ephraim Goodweather.

- Goodweather!

- Goodweather!

- Goodweather.

- Goodweather.

A Kelly Goodweather veio atrás do Zack.

Kelly Goodweather, Zack'in peşinden geldi.

Goodweather!

Goodweather!

Sr. Palmer, desculpe. Tenho informações sobre o Goodweather.

Bay Palmer, affedersiniz, Bay Goodweather hakkında yeni bir bilgim var.

O Goodweather alvejou-o e de alguma maneira fugiu.

Goodweather onu vurmuş ve bir şekilde kurtulmuş.

E a arma biológica do Goodweather? Em mãos amigas.

- Peki ya Goodweather'ın biyo-silahı?

Dr. Goodweather, presumo.

Doktor Goodweather, sendin demek.

Hoje, o seu chefe de segurança mencionou o Dr. Goodweather?

Bu sabah güvenliğiniz, Doktor Goodweather'dan bahsetti sanırım.

Senhor?

- Doktor Goodweather! - Siz bayım.

Ephraim Goodweather.

Ephraim Goodweather.

Bem-vindo, Dr. Goodweather.

Doktor Goodweather, hoş geldiniz.

Dr. Goodweather!

Siktir.

Dr. Goodweather.

Dr. Goodweather.

Essa é a tua deixa.

Doktor Ephraim Goodweather. Sıra sende.