Translate.vc / Portugais → Turc / Gotten
Gotten traduction Turc
235 traduction parallèle
# You must have gotten really high scores on your SATs.
- Will davet etti ya, sen de oradaydın Grace, unuttun mu?
São uns filhos da puta.
Anaları götten yemiştir.
Stegman não fará parte desta banda de idiotas, jamais!
Stegman başkalarının götten gruplarında çalmaz zaten!
Fodi-o no cu.
Götten siktim.
Aposto que dás no cu a um tipo... e nem tens a amabilidade de lhe fazer uma rosca.
Eminim adamı götten sikersin... ama ona bir el atma nezaketini göstermezsin!
- Como não? - Não no meu cu!
- Götten olmaz!
É maluco! O teu cu, cona! Minha nojenta!
Götten sikecem, amcık!
Só a vais queres foder no cú porque a rata já não vai ser o suficientemente apertada.
Onu sadece götten sikmeyi seversin. Çünkü amı yeterince dar değildir.
Então, o Capitão caminhava pela ponte, e ele e o seu cão cruzaram-se com dois marinheiros enrabando-se um ao outro.
İşte kaptan güvertede yürüyormuş,... ve o ve köpek, birbirini götten siken iki denizcinin önüne çıkmışlar.
Então, esses dois estão a enrabar-se um ao outro e o Capitão diz :
Yani bu adam birbirlerini götten sikerken, kaptan da demiş ki :
Quero comer-te o cu.
- Seni götten sikmek istiyorum.
Pergunta outra vez.
- Seni götten sikmek ne kadar?
Quero foder-te o cu.
- Seni götten sikmek istiyorum.
Talvez queiras é foder o cu de um dos teus amigos?
- Arkadaşlarının birini götten sik. - Ben gidiyorum.
É sangrar os travões ou ir levar no cu para a prisão.
- Lanet! Şimdi frenleri mi serbest bırakacağız yoksa götten kardeşler D-Bloğunda sona mı erecek?
Nasci na semana passada quando um cão te fodeu no cú.
Geçen hafta itin teki seni götten siktiğinde doğdum.
Desaparece, cadela intrometida!
Siktir git, seni götten amcık!
Ouvi dizer que os macacos fazem bastante isso...
Maymunlar götten verir diye duymuştum.
Por que chamar de malucas quando elas sempre fazem por trás?
Onlar devamlı götten sikişirken nasıl edepsiz ikizler diyebilirsin?
Devia deixar eu lhe chutar a bunda, tio Orbison.
İzin ver onu götten bağırtayım Orbison amca!
Talvez queiras olhar pela janela da frente, Larry.
Ön pencereden dışarı bakmak isteyebilirsin Larry. Evlat, Bir yabancıyı, götten sikmeye kalkarsan,
É isto que acontece quando lixas um desconhecido!
Bir yabancıyı, götten sikmeye kalkarsan, işte bu olur!
Vês o que acontece, Larry?
Bir yabancıyı, götten sikmeye, kalkarsan, n'olurmuş gördün mü? !
Vês o que acontece, Larry, quando lixas um desconhecido?
Gördün mü? Bir yabancıyı, götten sikmeye kalkarsan, İşte bu olur!
Ter-te-ia dado uma coça no sábado.
Cumartesi günü sizi götten sikicektim.
Meu senhor, estamos a falar em meter no rabo. Um cigarro é vital.
Bayım, burada "götten vermekten" bahsediyoruz, sigara olmak zorunda.
E se quiser, serei a rapariga que leva por trás.
Ve yaparsam da, o "götten veren" kız olacağım.
E eu não quero ser a rapariga que leva por trás, porque os homens não se casam com a rapariga que leva por trás.
"Götten veren" kız olmak istemiyorum. Erkekler, "götten veren" kızla evlenmezler.
Onde já se ouviu falar na senhora leva por trás?
Bayan "götten veren"'i kim duymuş?
- Que levam no cu? Como o meu amigo e eu, por exemplo?
Arkadaşlarım ve benim gibi götten yiyicileri mi kastediyorsunuz?
E se homem quiser fazer amor no traseiro doutro homem?
Eğer bir adam başka bir adamla götten aşk yapmak isterse naparsınız?
Muito bem, porque não queremos problemas no Em City, assim que te consta que tenho a permissão do Keller
Tamam, çünkü Em City'de problem çikmasini istemiyoruz, bu yüzden Keller'in, Beecher'i götten sikmeme izin
Um tema bastante bom, mulheres que levaram no cu por 50 cêntimos.
Güzel bir konu var, 50 kuruşa götten alan bir kadın.
Não tens nada haver com isso, seu metediço.
Sen karışma bu işe götten bacak.
Livre-se desse viado. E algeme-o.
Şu götten kurtul ve yumruğu patlat.
- Sim, Ganda Rabo.
- Evet, Koca Götten.
Parece que fez um trabalho realmente de merda.
Görünüşe göre götten sallama bir iş çıkartmışsın.
- Vai dar no cu à tua mãe, Tio.
- Git ananı götten sik Tio.
Não é anal?
- Öyle mi? - Götten yani.
Não me queria só pelo corpo.
Götten, memeden öteydi.
Ele estava a ser comido no cu.
Ne yapıyordu? Götten sikiliyordu.
Elas até gostam quando tu vais do cu para a boca.
Götten sonra ağzına dayamaktan bile hoşlanırlar.
Eu não brinco quando se está a falar de cu para a boca.
Konu götten sonra ağza vermek olduğunda boş konuşmam.
Nunca se vai do cu para a boca.
Götten sonra ağza veremezsin.
Estas miúdas novas de hoje ficam todas excitadas, e elas dizem-te para ir do cu para a boca.
Günümüzde genç kızların hepsi azmış ve senden, götten sonra ağızlarına vermeni istiyorlar.
Nunca se vai do cu para a boca, Randal!
Götten sonra ağza veremezsin, Randal!
Becks, alguma vez vão do cu para a boca, contigo?
Becks, sen hiç götten sonra ağza aldın mı?
Nunca foste do cu para a boca?
Götten sonra ağza almadın mı?
Eu nunca fui do cu para a boca.
Götten sonra hiç ağza almadım.
Isso é como ir do cu para a boca.
Bu aynen götten sonra ağza vermek gibi.
Tu estás a fazer-me encher os porta guardanapos por causa das minhas crenças firmes acerca do assunto do "cu para boca".
Götten sonra ağza verme konusunda kuvvetli bir inancım olduğundan dolayı bana peçetelik aldırıyorsun.