Translate.vc / Portugais → Turc / Greenleaf
Greenleaf traduction Turc
118 traduction parallèle
Foi esperto, Sr. Greenleaf.
Mr.Greenleaf zekisiniz.
Está a ter um gesto fantástico, Sr. Greenleaf.
Mr.Greenleaf harika bir şey yapıyorsunuz.
Estou pronto. Falei hoje com o Riley.
Bugün Riley Greenleaf söyledi.
- Sr. Greenleaf?
Mr. Greenleaf?
Diga-me o valor da fiança para levar Sr. Greenleaf para casa.
Sadece kefaleti ödeyip Mr.Greenleaf'i eve götüreceğiz.
Queria perguntar a Sr. Greenleaf se consegue reconhecer uma voz.
Mr. Greenleaf'e benim için, Bir sesi teşhis edebilir mi?
Era isso que lhe queria perguntar, Sr. Greenleaf.
Mr.Greenleaf, sormak istediğim buydu.
Sr. Greenleaf, pode ir embora.
Mr.Greenleaf, gitmekte özgürsünüz.
Estou interessado nas actividades de uma pessoa em particular. o Sr. Greenleaf.
Aslında sadece bir tek kişle ilgileniyorum, Mr.Riley Greenleaf.
Se alguém tinha algo contra o Alan, era o Riley Greenleaf.
Bunu Allen kim yapmış derseniz, Riley Greenleaf, derim.
Falei com Sr. Greenleaf esta manhã e parecia genuinamente perturbado.
Bu sabah Greenleaf ile konuştum.
Mas o livro pertenceria a Sr. Greenleaf, não é?
Ama yine de kitap hâlâ, Mr.Greenleaf'e ait olacaktır. Değil mi?
O Riley Greenleaf não sabia nada sobre esse livro.
Riley Greenleaf kitap hakkında bir şey bilmiyordu.
Soube que o Sr. Greenleaf ameaçou Sr. Mallory.
Greenleaf'in Mallory'u tehdit ettiğini duydum.
As únicas impressões digitais que encontrámos na arma foram as de Sr. Greenleaf.
Silahta bulduğumuz tek parmak izi Mr. Greenleaf'a ait çıktı.
Disseram-me que o Sr. Greenleaf não sabia nada do conteúdo do novo livro.
Mr. Greenleaf, Mallory'un yeni kitabının içeriği hakkında hiçbir şey... bilmediğinizi söylemiştiniz.
Riley Greenleaf esteve envolvido num acidente de trânsito no parque de estacionamento do Lemora Park Inn.
Moore Park Inn otoparkta... bir araba kazası geçirdi.
Sr. Greenleaf, está um estranho a vaguear na secção editorial.
Mr.Greenleaf, editoryal bölümünde dolaşan garip bir adam var.
Sr. Greenleaf, passei por cá para lhe dizer que verifiquei o acidente e não há dúvidas.
Kazayı kontrol ettiğimi söylemeye geldim. Herhangi bir sorun yok.
Fala Riley Greenleaf.
Ben, Riley Greenleaf.
Caro Sr. Greenleaf...
Sayın Mr. Greenleaf.
Concordei publicá-lo após o contrato do Mallory com o Greenleaf expirar e quero ficar com o livro antes dele porque receio que nos cause sarilhos.
Greenleaf ile sözleşmesi bittiğinde yayınlamam konusunda Mallory ile anlaşmıştım. Ve kitabı ondan önce almak istiyorum çünkü, korkarım o bela çıkaracak.
A questão que me assombra agora é se algum se lembra de alguém que pudesse querer tramar o Sr. Greenleaf.
Şimdi akla gelen soru şu... Greenleaf'e kim tuzak kurmak ister? Bildiğiniz birileri var mı?
Acho que alguém está a querer deitar as culpas para cima de Sr. Greenleaf.
Benim düşüncem birisi bu cinayeti Greenleaf'e yıkmaya çalışıyor.
Achava que tinha um caso contra o editor Greenleaf?
Yayıncı, Greenleaf'e karşı bir dava var mı?
Pode não querer dizer nada, mas encontrei a agenda do Kane. E o número do Greenleaf consta nela.
Bir şey ifade etmeyebilir, ama Kane'nin adres defterini buldum ve içinde Greenleaf'de var.
Riley Greenleaf.
Riley Greenleaf.
Sr. Greenleaf, a questão é, conhecia ou não o Sr. Kane?
Mr. Greenleaf, asıl sorum... Kane'i duydunuz mu duymadınız mı?
Muito bem Sr. Greenleaf, vou andando.
Pekala, Mr.Greenleaf, Sonra birlikte çalışacağız.
Boa noite, Sr. Greenleaf.
İyi akşamlar, Mr. Greenleaf.
Sr. Black, Sr. Greenleaf.
Mr. Black, Mr. Greenleaf.
Sr. Black, pode dizer a Sr. Greenleaf quando é que meteu esta fechadura nesta porta?
Mr. Black, Mr. Greenleaf'e söyler misiniz... bu kilidi ne zaman taktınız?
Disse-me que desconhecia o conteúdo do novo livro de Sr. Mallory.
Mr. Greenleaf, Mallory'nin yeni romanı hakkında hiçbir şey bilmediğinizi söylediniz.
Eu entreguei um conjunto de páginas a Sr. Greenleaf, mas não estou metido em homicídios.
Greenleaf için yazıların bir örneğini aldım. Ama herhangi bir cinayete karışmadım. Cinayet hakkında bir şey bilmiyorum.
Herbert Greenleaf.
Herbert Greenleaf.
É muito provável que conheça o nosso filho, Dick Greenleaf.
Büyük olasılıkla oğlumuz Dick'i tanırsın. Dickie Greenleaf.
Vai fazer uma óptima viagem. SR. Greenleaf é amigo pessoal da gente da Cunnard.
Size söyleyeyim, Greenleaf adı pek çok kapıyı açar.
Primeira Classe O nome Greenleaf abre muitas portas, posso assegurar-lhe.
- İngilizce biliyor musunuz?
Dickie Greenleaf.
- Dickie Greenleaf.
Não me diga que pertence aos Armadores Greenleaf!
Şu nakliyeci Greenleaf mi?
Dickie Greenleaf?
Dickie Greenleaf?
O meu pai, Herbert Richard Greenleaf, 1º.
Babamla tanış. Herbert Richard Greenleaf l.
Greenleaf e para Ripley.
Greenleaf ve Ripley adına.
Deve estar com muito frio, Signor Greenleaf.
Üşüyor gibisiniz. Ah, Sinyor Greenleaf, değil mi?
Signor Greenleaf.
Sinyor Greenleaf.
Senhor Greenleaf, o Senhor Ripley não está aqui.
- Sinyor Greenleaf, Sinyor Ripley orada değil. - yok mu?
- Não, Senhor Greenleaf. Gostaria de deixar uma mensagem.
O zaman mesaj bırakayım.
Dickie Greenleaf.
- Dickie Greenleaf. - Dickie Greenleaf.
Sim, Greenleaf.
- Evet. Greenleaf. - Greenleaf.
Desculpe, Sr. Greenleaf?
Afedersiniz, Mr. Greenleaf?
- Gravar, claro, Senhor Greenleaf.
Sinyor Greenleaf.