Hanky traduction Turc

Podólogo, voyeur, abusador de galinhas.

Len Hanky, el ve ayak hastalıkları uzmanı, röntgenci, tavukçu.

Hanky, seu gorila!

Hanky, seni kabadayı!

O Hanke Fedorento?

Jason Hanky. "Pis Kokulu" Hanky mi?

Mal posso esperar que o Fedorento volte a rastejar para mim!

Hanky'nin bana sürünerek gelmesini sabırsızlıkla bekliyorum.

- Olha o Fedorento.

- Bak, Hanky orada.

O Fedorento passou ao passo 10.

Hanky 10.adıma geçti.

- Olá, Hanke. - George...

- Merhaba, Hanky, ve diğerleri.

Então, é o supervisor do Jason Hanke.

- Yani sen Jason Hanky'nin süpervizörüsün.

Olha, o Hanky-Panky, foi suficiente para ti, hã?

Bizim Hank düzenbazı sana yeterli gelmedi demek?

Hanky, eu não recebo amor.

Hanky'yi kimse sevmiyor.

Nada de brincadeiras.

Hanky-Panky yok.

O tapete condiz com os cortinados, Hanky Panky?

Soru - - aşağıdaki tüyleriyle saçının rengi aynı mı?

Hank, Hank, Hanky...

Hank, Hank, Hankie.

Não estou a falar de $ 20, no assento traseiro de um carro... a fazer "stanky-stanky", "hanky-panky".

20 dolar karşılığında arabanın arka koltuğunda yaşanan iğrenç, kirli, yasak aşktan bahsetmiyorum.

Hanky, viu o Pete?

Hanky, Pete'i gördün mü?

Seu nome é Hanky. Certo, estou indo.

Pekala, Ben gidiyorum.

Diga-lhe que ligou o Hanky Moody, e que fixaram a fiança.

Ona Hank Moody'nin aradığını ve kefaletin belirlendiğini söyle.

Nunca digas nunca, Hanky.

Asla "asla" deme Hankie.

Eles não fizeram o "hanky-panky" ( sexo ).

Bir dalavere falan yok.

Está na hora das minhas histórias, Hanky.

Hikâye vaktim geldi Hanky. Pekâlâ Hanky.

Sai daqui, Hanky!

Defol git Hanky!

E aquele sujeito, Hanky... não valia dois centavos, Milk.

Ve o adam, Hanky ciğeri beş para etmez adamın tekiydi Milk.

Hanky teve uma overdose no meu apartamento.

Hanky fazla çekip benim eve gelmişti.

Enfim, o Hanky não era um viciado bonzinho.

Her neyse, Hanky zaten serseri keşin tekiydi, değil mi?

Alguém, com certeza, matou o Hanky... excepto eu.

Birisinin Hanky'yi öldürdüğü çok açık. Benim dışımda.

Tenho cães que ladram, pessoas que olham pelo visor da porta... boato de droga sobre Hanky.

Havlayan köpekler, kapı ve pencere aralıklarından bakan insanlar Hanky'nin keşliği hakkında konuşanlar var.

Hanky, abraço!

Hankie, sarıl bakayım.

Não vás, Hanky.

Gitme, Hanky.

- Obrigada, Hanky.

Sağ ol Hanky.

Hanky-Panquecas.

Fırıldak.

Não é, porque chamam-te nomes como "Hanky Punhetas", tens que mudar de escola, e... não tem piada.

Değil, çünkü sana Otuzbirci Hanky derler ve okul değiştirmek zorunda kalırsın ve bu hiç eğlenceli olmaz.

do Royal Arsenal Women's College, em Bagshot, e saber a verdadeira história deste homem Len Hanky.

Çünkü onun cesareti, öngörüsü ve anlayışı sayesinde içyüzünü görebildik Bagshot Kraliyet Arsenal Kadınlar Koleji'nin ve bu adamın gerçek öyküsünü öğrenebildik :

- Obrigado.

Hanky nerede?

Você é um idiota.

Sen Hanky'sin.

Tem a ver com tu conseguires voltar a ser o alcoólico funcional que todos conhecemos e amamos. - Temos saudades desse tipo, Hankie.

- O adamı özledk Hanky.

Obrigada, Hanky.

- Teşekkürler Hanky.

Coitado do Hankie.

Zavallı Hanky.