Translate.vc / Portugais → Turc / Haunt
Haunt traduction Turc
28 traduction parallèle
Foi por isso que o Donny decidiu comprar o... Como se chama? - O Old Haunt.
Donny neden orayı almaya karar verdi, bu arada yerin adı ne?
- Haunt. O Old Haunt?
'The Old Haunt'-'The Old Haunt'?
Não me digam que nunca foram ao Old Haunt. É lendário.
Sakın bana'Old Haunt'a hiç gitmediğinizi söylemeyin.
E dada a localização do Old Haunt, uma potencial cena do crime a dois quarteirões do rio.
Ve böylece Old Haunt, potansiyel suç mahallimiz oluyor. Nehire sadece iki blok mesafede.
O Old Haunt é o último de uma raça em vias de extinção. Instituições orgulhosas que fazem frente a uma remodelação impiedosa.
'The Old Haunt'ölmüş nesillerimizin... hatırası, muhteşem... geçmişimizin bir simgesi.
Bem-vindos ao Old Haunt.
Hiçbir şeye. 'Old Haunt'a hoşgeldiniz, arkadaşlar.
O Old Haunt recordou-me do quão vital é a cultura das tabernas nesta cidade.
Old Haunt bana bu şehir için... bar kültürünün ne kadar önemli olduğunu hatırlattı.
Andamos atrás de si por aquela disputa no Old Haunt há duas semanas. O Old Haunt!
Hayır. 2 hafta önce Old Haunt'ta yarattığın... kargaşa yüzünden peşine düştük.
Que tal irem ao Old Haunt ver as contas do Donny?
- Neden Old Hount'a gidip... Donny'nin defterlerine bir göz atmıyorsunuz?
A conta dele não é a única coisa que está a zero. O Old Haunt mal pagava as despesas.
Kişisel hesabı, dibe vuran tek şey değil.
Quase todos os dias perdia dinheiro.
Old Haunt da zar zor ayakta kalıyormuş,
Ele não podia ter passado por vocês e saído pelo Old Haunt? Não.
Orada ikinizi atlatıp kaçabileceği bir yol yok tabi Old Haunt'a çıkmadıysa?
Não são de ninguém do Old Haunt nem da nossa base de dados.
Old Haunt'takilerden birine ait değil sistemde de kaydı yok.
Levaram 70 anos a encontrar a entrada do Old Haunt para aqueles túneis e de algum modo o assassino encontra outra entrada. Como?
Old Hount'ın altındaki o tüneller yaklaşık yetmiş yıllık ama katilimiz başka bir giriş bulmuş?
Tu achas que esta caixinha pode ser o Old Haunt?
Şu küçük kutu Old Haunt'ın olduğu yer mi?
E esse bar? O que acontecerá ao Old Haunt?
Şimdi o yere ne olacak?
Vai voltar para o Banco.
- Old Haunt ne olacak? - Bankaya geçecek.
Eu não me preocuparia com o Old Haunt.
Old Haunt için hiç endişelenmiyorum.
Encontrei um caminho que nos leva em 8 minutos ao Old Haunt.
- Evet ama favori barımıza bir kısayol var. Bizi Old Haunt'a 8 dakikada götürecek bir yol buldum.
Vamos para o Old Hunt?
Ee, Old Haunt'a gidelim mi?
- Vês, voltam para nos assombrar.
See, they do come back to haunt you.
Então lembrei-me do caso no Old Haunt,
Sonra seninle şu çözdüğümüz perili evi hatırladım.
Esta noite, no Old Haunt, bebidas por conta da casa.
Her zamanki yerimizde içkiler bedava!
Que tal irmos ao Old Haunt?
- Old Haunt'a gitmeye ne dersiniz?
Sem ressentimentos. Vou dizer-te uma coisa... Vou pagar a primeira rodada no Old Haunt.
- Şöyle yapalım, Old Haunt'taki ilk içkiler benden olsun.
Cada vez
# Timber Timbre - It Comes Back to Haunt Us #
Foi aí que eu fui ontem à noite.
'The Old Haunt'!
No Old Haunt.
Old Haunt'ta.