Translate.vc / Portugais → Turc / Hero
Hero traduction Turc
203 traduction parallèle
Não sou nenhum hero ¡, mas fare ¡ o que posso.
Kahraman değilim ama elimden geleni yapacağım.
Estás? Quebraria o juramento, mesmo tendo jurado o contrário, se Hero quisesse ser minha mulher.
Her ne kadar yemin etmiş olsam da, Hero eşim olmayı kabul ederse sözüme sadık kalabileceğimden emin değilim.
É o que perguntareis. - Por Hero, a filha de Leonato!
Hero'ya, Leonato'nun kısa boylu kızına.
Leonato tem algum filho varão?
- Leonato'nun oğlu var mı, Lordum? - Hero'dan başka çocuğu yoktur.
Mas agora regressei e os pensamentos guerreiros partiram e deixaram um lugar vazio, agora ocupado por doces e sedutores desejos que me mostram como a jovem Hero é bela e me dizem que eu a amava antes de partir para a guerra.
Ama şimdi, geri döndüm ve savaş düşünceleri yerlerini boşalttı artık. Onların bıraktığı boşluğa akın eden yumuşak ve zarif arzular bana Hero'nun ne kadar güzel bir genç kız olduğunu hatırlatıyor savaşa gitmeden önce ondan ne kadar hoşlandığımı söylüyorlar.
Se amas a bela Hero, porfia.
Eğer güzel Hero'yu seviyorsan bunun değerini bil.
Empenhar-me-ei junto dela e do pai, e tê-la-ás.
Ben, hem onunla hem de babasıyla konuşurum. Hero senin olacaktır.
Far-me-ei passar por ti, disfarçado, dizendo à bela Hero que sou Claudio.
Senin kılığına girer ve güzel Hero'ya Claudio olduğumu söylerim. Ona yüreğimi açarım.
O príncipe fará a corte a Hero e, depois de a conquistar, dá-la-á ao conde Claudio.
Onu elde ettikten sonra da Claudio'ya devredecek.
Sou. Ocupais um alto posto na estima de meu irmão, que se apaixonou por Hero.
Siz kardeşime çok yakın birisiniz, sizi çok sever.
Ela é-lhe inferior.
Soyca, Hero ona lâyık biri değil.
Assim sendo, adeus, Hero!
O nedenle, elveda Hero.
- O príncipe conquistou a vossa Hero.
Prens Hero'nun rızasını almış.
- E vós, doce Hero?
- Sen de var mısın tatlı Hero?
A ela lançaremos a mesma armadilha, incumbindo disso Hero e a aia.
Aynı ağı Beatrice'e de atmak gerekir. Bunu kızınla nedimeleri yapabilir.
A conversa parecia séria. Foi Hero quem lhes contou.
İşin aslını Hero'dan öğrenmişler.
- Informei-vos há um ano de que caí nas boas graças de Margaret, a aia de Hero.
Sanırım geçen yıl size, Hero'nun nedimesi Margaret'ten ne kadar... -... hoşlandığımı söylemiştim. - Hatırlıyorum.
Hero! Hero!
Hero, Hero.
Esta noite fiz a corte a Margaret, a aia da fidalga Hero, e chamei-lhe Hero!
Bu akşam Leydi Hero'nun nedimesi Margaret'e sanki o Hero'ymuş gibi kur yaptım.
Vou contar-te como o príncipe, acompanhado de Claudio e do meu amo, segundo o plano do meu dito amo, D. John, viram este encontro amoroso.
Efendim Don John, önceden iyice doldurduğu Prens'le Claudio'yu bahçeye getirdi, bizim masum cilveleşmelerimizi görünce... Margaret'in, Hero olduğunu sandılar.
Tomaram Margaret por Hero? Sim, e Claudio retirou-se numa fúria.
Evet ve Claudio öfkeden köpürerek gitti.
- Conheces algum, Hero?
- Sen biliyor musun, Hero?
Não vivas, Hero!
Sakın yaşama Hero!
Quando souber que as palavras dele a mataram, a imagem dela invadir-lhe-á de mansinho a imaginação, e os encantadores dotes que ela tinha parecer-lhe-ão mais preciosos do que quando estava viva.
Kendi söyledikleri yüzünden öldüğünü duyunca, Hero'nun tatlı hayali aklından çıkmaz olacak. Ve her bir parçası, sağken olduğundan daha güzel bir kılıkta gözlerinin önüne gelecek.
Doce Hero! Enxovalhada, caluniada!
Tatlı Hero'ya iftira atıldı, aşağılandı, hayatı mahvoldu.
Acreditas, do fundo da alma, que Claudio difamou Hero?
Kont Claudio'nun Hero'ya haksızlık ettiğine yürekten inanıyor musun?
Que D. John lhe pagou mil ducados para caluniar a dama Hero.
Leydi Hero'ya haksız yere iftira etmek için Don John'dan bin duka altın aldığını söyledi.
- Que o conde Claudio, em ouvindo, humilharia Hero em público e não casaria com ela.
Kont Claudio'nun ona kanıp Hero'yu herkesin önünde küçük düşüreceğini. Ve onunla evlenmeyeceğini.
Hero, desta maneira acusada e repudiada, tomada pela dor, morreu subitamente.
Hero bu şekilde suçlandı bu şekilde dışlandı ve bunun acısına dayanamayarak öldü.
A minha alma diz-me que Hero foi caluniada.
Yüreğim Hero'ya iftirâ edildiğini söylüyor.
Durante a noite, ouviram-me contar a este homem como o vosso irmão, D. John, me levou a caluniar a dama Hero, como me vistes cortejar Margaret.
Gecenin bir saatinde, bu adama anlattıklarımı duydular. Kardeşiniz Don Jonn'ın beni Hero'ya iftira atmam için kandırmasını. Pencerede beni Margaret'le oynaşırken görmenizi.
Como vós desonrastes Hero quando a devíeis desposar.
Hero'yla evlenmeniz gerekirken nasıl onu aşağıladığınızı.
Doce Hero!
Tatlı Hero.
Esta noite, chorarei Hero.
Bu akşam Hero'nun mezarının başında yas tutacağım.
Levada à morte por línguas viperinas,
"Yatıyor işte burada, İftiracı dillerin kurbanı Hero."
Provou-se que Hero foi falsamente acusada.
Leydi Hero'ya iftira edildiği kanıtlandı.
A Hero... que morreu.
Bu ölmüş olan Hero.
Morreu apenas enquanto foi difamada.
Hero, sadece kendine atılan iftira yaşarken ölüydü Lordum.
Uma Hero morreu aviltada, mas eu vivo.
Bir Hero lekeli öldü, ama bu Hero yaşıyor.
A fugir para lhes mostrar a ferida de herói, meu caro?
Running back to show them the hero's wound, dear boy?
A morte de um herói.
Death of a hero.
- Happy Scrappy Hero Pup.
- Mutlu Kahraman Kazıcı Köpek.
Hero, como vai isso?
- Kahraman. Nasılsın? İyi.
O Enrique diz que tirou as botas e as esporas da Fileira dos Heróis.
Enrique çizmeleri ve mahmuzları Hero's Row'dan aldığını söyledi.
Esperem. Escreveram mal "herói da guitarra".
"Guitar Hero" yazmanız gerekirdi.
What a hero!
Uuuu yeeee!
Apenas Hero.
Onun tek varisidir.
- Ouvi uma conversa.
Prens'in Hero'ya kur yapmasına karar verdiler.
Fiz a corte em teu nome e a bela Hero está conquistada.
Ve kalbini kazandım.
Hero pensa que ela morrerá, pois jura que morre se ele não a amar, que prefere morrer a revelar que o ama, e que morrerá se ele a cortejar.
- Hero, öleceğini düşünüyor. Eğer Benedick onu sevmezse öleceğini söylüyormuş. Aşkını açıklamaktansa ölmeye razıymış.
Concluídos os ritos sagrados, eu vos contarei tudo sobre a morte de Hero.
Sizlere, güzel Hero'nun ölümünü tüm ayrıntılarıyla anlatacağım.