Translate.vc / Portugais → Turc / Junk
Junk traduction Turc
77 traduction parallèle
Junk, seu idiota!
Junk, seni aptal!
Porte-se bem, Sr. Morrison, e não provoque o Junk novamente.
Uslu durun ve bir daha Junk'i kızdırmayın, Bay Morrison.
Observa-o, Junk.
Ona dikkat et, Junk.
Junk, pensas que 8 quilos é mau em 6 meses?
Junk, sence altı ayda dört kilo kötü mü?
As ondas gama nesta região do espaço criam probabilidades difíceis de navegação... mas mesmo assim, sim, acredito que consigo, o planeta Junk está próximo.
Uzayın bu bölgesindeki gama ışınları, değişik yörünge ihtimalleri yaratıyor. Fakat yine de evet. Sanırım bulabilirim.
A matrix não foi destruída e o Ultra Magnus está vivo, no planeta Junk.
Matrix yok edilmedi, ve de Ultra Magnus çöp gezegeninde yaşıyor.
O novo planeta Junk com turbo manejável.
Yeni geliştirilmiş Junkion gezegeni aracı, turbo motoru da var.
os concursos, a comida junk, os filhos, os passeios pelo parque, o 9 às 5, o golfe, lavar o carro, ter várias camisolas, passar o Natal em família, fazer descontos nos impostos, limpar valetas, aguentar-me, seguir em frente, esperar pela morte.
Çamaşır makinesi, araba, CD çalar, elektrikli konserve açacağı sağlıklı yaşam, düşük kolesterol, diş sigortası ev kredisi, ilk ev, günlük kıyafet, valiz, oturma grubu tak-yap ürünleri, oyunlar, abur cubur, çocuklar, parkta yürüyüş, 9-5 mesai iyi golf oynamak, araba yıkamak, süveter seçmek, aileyle Noel emekli maaşı, vergi muafiyeti, oluk temizliği geçinip gitmek, geleceği düşünmek, ve öldüğün gün.
Vejo a arte contemporânea como um prato sujo cheio de junk food... e eu quero algo mais nutritivo.
Modern sanatı işe yaramaz yiyeceklerle doldurulmuş kirli bir tabak olarak görüyorum. Ben ise daha besleyici bir şeyler istiyorum.
Aqui é Holly Gribbs a pedir apoio no Junks em West Owens, over.
Ben Holly Gribbs, West Owens'taki JunK's tayım. Destek kuvvet istiyorum, tamam.
Controlo, Junks é um código 4.
Merkez, JunK'ın yerinde bir kod dört vakası var.
Mandei-te um e-mail disfarçado de junk mail.
Bir reklam e-postasına şifreli yazmıştım.
Como bónus, o Junk Moretti junta-se a nós na cabina.
Basın odasında özel bir konuğumuz var : Junk Moreti.
O Luke está flambé. Fergie apanha Luke, que finta Junk outra vez.
Fergie Luke'u görüyor, Luke yine Junk'a feyk atıyor.
- Junk Moretti junta-se a nós.
- Yanımızda Junk Moreti var.
Junk, queres fazer uma previsão? Claro.
Junk, bir tahminde bulunacak mısın?
- Como vai isso, Junk?
- Nasıl gidiyor Junk?
É bom que o Junk se aproxime mais, se quer apanhá-la.
Junk eğer vuracaksan biraz yaklaş.
- O Junk conhece a bicharada!
Junk kendi pisliklerini tanır.
- Existe uma enorme oposição por parte das companhias de "junk-food"
- Çöp yiyecekleri şirketlerinden.
John Banzhaf continua a lutar por rotulagem nutricional nos restaurantes e uma interdição de junk-food nas escolas.
- John Banzahf okullarda yiyeceklerin yasaklanması ve besin değeri açıklamaları için savaşıyor.
Há uns dias. Pensei que era correio não solicitado.
Bir kaç gün önce ; ilk başta "junk mail" sandım.
Estão lá em baixo à entrada com o Junk.
Şey... onlar ıvır zıvırların yanında duruyor..
- Então, que tal, Junk?
Nasıl gidiyor Junk?
Não, é uma mistura de jazz e funk. Chama-se "junk".
Caz ve başka tarzların karışımı bu.
Amigão, eu sei que é difícil, mas... mas veja o lado bom, é... a cada duas semanas você pega um avião, come "junk food", vai ao cinema, ver filmes que sua mãe não te levaria em um milhão de anos!
Bud, biliyorum senin için zor ama bir de iyi yanından bakmaya çalış. Her hafta buluşup geç saatlere kadar vakit geçiriyoruz, abur cubur yiyip annenin izlemene hayatta izin vermeyeceği filmleri izliyoruz.
Imagine a desilusão.
Onlara şeyi ağırlamaktan zevk duyacağımızı söyleyeceğim. Junk Dogs.
Não são um "quê", são um "quem". Os Junk Dogs são uma banda rock americana. Três noites num concerto de 5 dias na Arena de Wembley.
Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz, ama bir elektrik sorunu yüzünden bu katı boşaltmak zorundayız.
- Junk Dogs. - Os Junk Dogs.
Beni mi?
Deixe-me dizer, minha senhora, que é uma honra ter cá os Junk Dogs.
Dün giydiğinin aynısı. Böyle şeyleri fark etmek için eşcinsel olman gerektiğini düşünüyordum.
Bom dia, desculpe não a ter recebido na recepção.
The Junk Dogs'u burada ağırlamak bizim için bir şeref.
Parece que os Junk Dogs deixaram as bebedeiras, e por isso é que aqueles idiotas os empurraram para nós.
Ve? Görünüşe göre Junk Dogs içkiyi bırakmış.
Se ela pedir uma bebida, mijo nela. Têm a minha palavra.
Junk Dogs'ın konser sonrasında süitlerinde bir parti verdikleri ve herkesin davetli olduğu haberini yayalım.
Vamos espalhar que os Junk Dogs vão dar uma festa depois do concerto
Eğer parayı onlar harcamıyorsa, biz onlar yerine harcayalım.
# Se é um lixo chinês uma galeria romana #
# Çin junk'ı da olsa, ya da Romalı bir harp gemisi #
O que é um lixo chinês?
Çin junk'ı de nedir?
E se o meu "forno" estiver avariado e se a Cerie tem razão?
What if my junk goes bad? Ya Cerie haklıysa?
- Junk In The Trunk -
Jah Çeviren : Jah
O Junk e o Fergie jogam jogos de vídeo, bebem cerveja e comem pizza.
Junk ve Fergie oyun oynuyor, biralarını içip.. pizzalarını yiyorlar.
Não faças isso, Jamie.
- Topu kankin Junk'a gönder.
Se o pudim disser "Junk" ou "Fergie", podes comê-lo.
Pudingin üzerinde Junk veya Fergie'ye ait yazıyorsa yiyebilirsin.
O Junk.
- Ona da Junk söylemiş.
Eu juro por Deus, se eu ver anymore homem junk Sobre esta viagem, eu vou gouge meus olhos para fora.
Yemin ederim bu yolculukta bir tane daha çıplak adam görürsem, gözlerimi oyacağım.
- Tudo bem, Junk.
- Yapma Junk.
- O Junk.
- Onun adı "Junk".
- Então, Junk?
- Naber, Çöp.
O Duty Manager do Burlington tem ligado, quer saber - se podemos acomodar os Junk Dogs.
Onlar bizim can damarımız.
- O que é que tem a ver com o meu interesse?
- The Junk Dogs.
Queremos os Junk Dogs! - A que horas chegam?
Her şey iyi.
Ouve, o Fergie e o Junk também vão.
Bak Fergie ve Junk da baloya geliyorlar.
Quatro anos de liceu e zero namoradas para o Junk e para o Fergie. Nos últimos meses, estive a escrever isto.
Son bir kaç ay boyunca bunu yazmaktaydım...