English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Jörgen

Jörgen traduction Turc

158 traduction parallèle
Jørgen...
Jörgen...
Jørgen?
Jörgen?
- Não consigo ficar on-line.
- Nete bağlanmıyor bir türlü, Jörgen.
- Então vai encontrar-se com o Jørgen?
- Jörgen ile görüşecekmişsiniz.
O Jørgen é fantástico. É brilhante, mesmo brilhante.
Jörgen mükemmel biri.
Dê cumprimentos meus ao Jørgen.
Jörgen'e selamlarımı iletin.
Chamo-me Jørgen Hansson.
Ben Jörgen Hansson.
Estou aqui, não apenas perante ti, Anna mas também perante o meu patrão e sogro, Jørgen,
Şu an sadece senin karşında durmuyorum Anna. Aynı zamanda patronum ve kayınpederim Jörgen Helene ve elbette siz konuklarımızın huzurundayım.
Anna, conhecemo-nos na firma do Jørgen quando ainda ficava nos subúrbios.
Anna ile Jörgen'in şehir merkezinin dışındaki firmasında tanışmıştık.
O Jørgen não estava lá e por isso tive que tas emprestar eu.
Jörgen olmadığı için ben borç vermiştim.
Quase que parece que se está a casar com o Jørgen.
Görende Jörgen ile evleniyor sanacak.
Mas, Jørgen e Helene, Gostaria de agradecer a forma como me acolheram na família.
Jörgen ve Helene, bana kucak açıp ailenize kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Jørgen, Helene, os gémeos... Saúde.
Ve tabii bana kucak açan harika ailesi Jörgen, Helene ve de ikizlere de kadeh kaldıralım.
Chamo-me Jorgen Hook e sou neurocirurgião.
Adım Jørgen Hook. Operatör nöroloğum.
Eu, Jorgen Hook, testemunho perante Deus que Aage Krüger matou Mary Jensen.
Ben, Jørgen Hook, Aage Krger'in Mary Jensen'i öldürdüğüne Tanrı'nın huzurunda tanıklık ederim.
Eu, Jorgen Hook, testemunho perante Deus...
Ben, Jørgen Hook, Aage Krger'in Mary Jensen'i öldürdüğüne...
Jorgen Krogshoj.
Jørgen Hook.
E eu o Juergen.
Ben de Jørgen.
O Juergen quer um jogo.
- Jørgen kağıt oynamak istiyormuş.
Juergen, muita sorte.
Çok şanslısın, Jørgen.
Consegue provar que ele está a fazer batota?
Jørgen'in hile yaptığını kanıtlayamazsın, değil mi?
O nome do Jorgen está mal escrito.
Jorgen'in adı yanlış yazılmış.
Filme um pouco a Jorgen.
Bu arada Jorgen " i çekin biraz.
Não diga mais nada, Jorgen.
Sakın daha fazla konuşma, Jorgen.
Boa viagem, Jorgen.
İyi yolculuklar, Jorgen. - Görüşürüz.
Jorgen!
- Merhaba. Merhaba Jorgen!
Tenha cuidado, Jorgen!
Dikkatli ol, Jorgen.
Bom, Jorgen, até aqui você passou na prova.
Pekala, Jorgen buraya kadar olan sınavı atlattın.
Eu sinto, Jorgen, mas terei que falar duramente.
Üzgünüm Jorgen, sert konuşmak zorundayım.
Estou desiludido, Jorgen.
Hayal kırıklığına uğradım Jorgen.
Assim é como deve ser, Jorgen.
Böyle olmak zorunda Jorgen.
- Olá, Jorgen.
- Alo? - Alo! Merhaba, Jorgen.
Já terminamos, Jorgen.
- İzledik, Jorgen.
É incômodo, Jorgen, mas já voltaremos a isso.
Tamam. Çok muzipsin, Jorgen. Ama bunu sonra konuşuruz.
Uma delas é Jorgen Leth.
Bunlardan biri de Jorgen Leth.
Então, todo esse projeto poderia ter sido chamado : "ajudem Jorgen Leth".
Aslında tüm bu proje "Jorgen Leth" e Yardım " projesiydi.
Jorgen tem a pressa de Sartre e as falas históricas de Hemmingway para afugentar o mal-estar e a insegurança porque não tem a valentia de levantar vôo por si mesmo!
Jorgen rahatsızlığı ve güvensizliği uzaklaştırmak için... Satre "nin aceleciliğini ve Hemingway" in tarihi kanatlarını aldı çünkü kendi kanatlarını çırpacak cesareti yoktu!
Na minha carreira cinematográfica, sempre foram vitais as regras do jogo, como fala Jorgen. Isso é algo que ele introduzido no meu universo.
Benim sinemasal gelişimimde Jorgen " in oyunun kuralları olarak tabir ettiği şey, her zaman hayati öneme sahip olmuştur.
"faça alguma porcaria". - E não o disse...
Bu kırbaçlamayı Jorgen üzerinde uygulamak istedim.
Pensaste : "este é Jorgen. Mas, o que é Jorgen?"
Ama bir teorin var. " Bu Jorgen.
"Jorgen é um pilantra, como eu".
Peki ama Jorgen ne? "diye düşünüyorsun. " Jorgen da benim gibi bir zavallı ".
"Por que devo ser da mesma família de Jorgen".
"O zaman ben de Jorgen" le aynı aileden olmalıyım ".
Assim como quiseste ser castigado, agora castigarias a Jorgen.
Sen cezalandırılmak istediğin için Jorgen " ı cezalandırmak istedin.
Pensaste : "Jorgen está tratando de ocultar seu verdadeiro eu detrás da sua perversa, e provocativa perfeição".
"Jorgen provokatif, sapkın mükemmeliyetçiliğinin ardında gerçek kimliğini saklıyor" diye düşünüyorsun.
"Jorgen tem a pressa de Sartre e as falas históricas de Hemmingway para afastar o conformismo e essa maldita insegurança porque não tem valentia para voar por si mesmo!"
"Jorgen rahatsızlıktan ve güvensizlikten kurtulmak için Sartre" nin aceleciliğini ve Hemingway "in tarihi kanatlarını aldı çünkü kendi kanatlarını çırpacak cesareti yok!"
"Podemos distrair Jorgen colocando-o para fazer um filme"
"Ona bir film yaptırırsak Jorgen" in dikkatini dağıtabiliriz. "
Jorgen, ensine a nosso amiguinho negro alguns modos.
Jørgen, küçük kara arkadaşımıza biraz nezaket öğretelim.
Adorável! Continue. E o Jorgen...
Guillermo'nun deposunu daha önce gördün mü?
Conhece o Jorgen? Ele foi o meu agente na Europa.
Ez Lojistik'in yakınlarında mıydı?
Adoro o Jorgen! - E aquele lenço que ele usa? - Pois é.
Öyle önüne gelene sorulabilecek bir şey değil ki bu.
É minha e do Jørgen.
O benim ve Jörgen'in kızı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]