Translate.vc / Portugais → Turc / Knick
Knick traduction Turc
113 traduction parallèle
Tenho bilhetes para um jogo dos Knicks hoje à noite.
Buddy, bu geceki Knick maçı için biletim var.
Tenho bilhetes para o jogo desta quarta-feira.
Elimde Knick biletleri var. Bu Çarşamba için.
- Do Knicks.
- Knick maçı.
Vais ver o jogo, esta noite?
Knick maçını izleyecek misin bu akşam?
Bilhetes de época para os Knicks.
The Knick için sezonluk biletler.
- Para os Knicks?
- Knick biletleri?
No jogo dos Knick game.
Knicks maçında.
Sabe o que aconteceu no jogo dos Knick?
Knicks maçında ne oldu biliyor musun?
Ei gente queremos saber o que aconteceu no jogo dos Knick?
Knicks maçında ne olduğunu mu öğrenmek istiyorsunuz?
És fã dos Knicks?
- Knick taraftarı mısın? - Evet.
Fã dos Knicks, pareço-te interessada na tua opinião sobre a paternidade?
Knick hayranı, senin babalık görüşünle ilgileniyor muyum?
Ouve, pediste o bilhete dos Knicks ao teu patrão para o Kramer?
Kramer için patronun Knick biletini aldın mı?
RÁDIO KBBL Obrigado, Knick-Knack e Paddy-Whack, as anãs siamesas.
Teşekkürler, Knickknack ve Paddywhack, Siyam cüceleri.
"Knick-knack paddywhack, dá um osso ao dono"
"Cici bici öfkecik, kuçuya bir kemik ver."
Quando dei por mim, tinha um lugar cativo e nunca mais faltei a um jogo dos Rangers e dos Nicks.
Sonra bir de baktım ki Garden'a bağlıyım. Ondan sonra hiçbir Rangers ya da Knick maçını kaçırmadım.
Com quem é que os Knicks terão jogado?
Evet... Acaba Knick'ler kime karşı oynadı?
No jogo dos Knick, pus-me a olhar para os lugares.
Knick maçındaydım ve oturulan yerlere bakıyordum.
- Podes crer que é! - Mas és adepto dos Knicks.
- Ama sen Knick taraftarısın.
Pai, sabe onde é o clube de jazz do Page Nick?
Babacım, Page'in Knick Jazz Kulübünün nerede olduğunu biliyor musun?
Os Knicks?
Knick mi?
Está bem, que Knick preferes?
Pekala, tercih ettiğiniz bir Knick var mı?
Quem quer ir ver um jogo dos Knicks? Eles são péssimos.
Kim gidip Knick maçı izlemek ister ki?
Como os bilhetes para o jogo dos Lakers contra Knicks, hoje à noite.
Bu akşamki Lakers-Knick maçı biletleri gibi.
Os Knicks contra os Nets, Meadowlands, 1988, um jogo épico.
Knick, Nets'e karşı. Meadowlands, 1988. Efsaneydi.
Estava a ver o jogo dos Knicks.
Hayır, dostum. Dinliyordum Knick maçı için.
Temporada 01 - Episódio 03 The Busy Flea
"The Knick" S01B03 | "Hareketli Pire" Çeviri :
Foi resvés Campo de Ourique para este homem do Knick.
Knick'ten gelen adamımız tam vaktinde getirdi borcunu.
Não foste tu que me disseste que o Daniel Hemming e a filha deram entrada no Knick com o mesmo?
Daniel Hemming ve kızının da aynı hastalıkla Knick'e yatırıldığını söylememiş miydin?
Temporada 01 - Episódio 02 Mr. Paris Shoes
"The Knick" S01B02 | "Bay Paris Pabuçlu" Çeviri :
As fortunas que financiam o Knick são vastas.
Knick'in arkasındaki servetin sonu yoktur.
Duvido que eles queiram partilhá-lo com alguém do Knick.
Bunu Knick'ten birileriyle paylaşmak isteyecekleri konusunda şüpheliyim.
Bem, o Dr. Thackery é bem capaz de nos destronar. Em poucas palavras, tem-se mostrado indispensável para o Knick.
Dr. Thackery ikimizi de alt edebilir.
Não podemos mantê-los no Knick.
Onları Knick'te tutamayız.
Sou o Dr. John Thackery, Chefe do Dept. de Cirurgia do Knick.
Ben Dr. John Thackery. Knick'te baş cerrahım.
- Era demasiado perigoso mantê-los no Knick.
Onları Knick'te tutmak çok tehlikeliydi.
Sobre como acabaste no Knick com o grande John Thackery.
Muhteşem John Thackery'li Knick'e nasıl girdiğini öğrenmek isterim.
Por amor de Deus, porque não o levamos ao Knick?
Tanrı aşkına patron, onu niye Knick'e götürmüyoruz?
THE KNICK Acumulam o Calor
"The Knick" S01B05 | "Ateşi Ele Geçirmek" Çeviri :
Transferir o Knick para a zona alta, onde há investidores.
Knick'i şehir dışına, yani para babalarının gittiği yere taşımak.
Temos de levá-la para o Knick, imediatamente.
Lillian'ı derhal Knick'e götürmemiz gerekiyor. - Nesi var?
O Knick terá de fazer o mesmo, se não quiser ser encerrado.
Kapanmak istemiyorsa Knick'in de öyle yapması gerekecek.
Está a fazer um bom trabalho no Knick?
Knick'teki durumu nasıl yani?
Mais uma terça-feira no Knick.
Knick'te olağan bir Salı günü daha.
O meu rapaz... Um médico no Knick.
Evladım Knick'te doktor olmuş.
Essas pessoas equivalem a 90 % dos pacientes do Knick, mãe.
O insanların % 90'ı Knick'teki hastalardan oluşuyor anne.
Com os fundos da igreja? Talvez com a conta de Bem-Estar Social do Knick?
- Knick'in sosyal destek hesabı.
THE KNICK Trabalhar Até Tarde
Çeviri :
Pode casar, ter uma família, uma profissão lucrativa, longe dos tumultos do Knick.
Evlenebilir. Bir aileye sahip olabilir. Ve Knick'in hengâmesinden uzakta mükemmel, kazançlı öğrenimleri olabilir.
Como correu o jogo?
- Knick'ler yine kaybetti.
Com um'knick-knack'o brigão... deu um osso ao cão... Quem está aí?
Kim var orada?
E eu escolhi o Knick.
Ve ben de Knick'i seçtim.