Translate.vc / Portugais → Turc / Layla
Layla traduction Turc
343 traduction parallèle
Layla, entra.
Layla, atla.
Eu sou Layla Charon Callan, meu marido é Christopher Callan.
Ben Layla Charon Callan kocam Christopher Callan.
É melhor encontrarmos a Layla Callan antes deste tipo aumentar para dois assassinatos.
Bu adam ikinci cinayetini işlemeden önce Layla Callan'ı bulsak çok daha iyi olacak.
Talvez, mas espero que tenhas algum tipo de plano para encontrar a Layla Callan.
Belki, ama umarım Layla Callan'ı bulmak için bir planın vardır.
Layla, aqui.
Layla, buraya gelir misin?
Chamo-me Layla, Layla Callan.
Ben Layla, Layla Callan.
Layla, estamos a que distância da cidade?
Layla, kasabaya ne kadar uzaklıktayız?
Layla, preciso de reaver o meu carro.
Layla, arabamı almam gerek.
Layla!
Layla!
Layla, quem eram aqueles homens?
Layla, bu adamlarda kim? Kaçak avcılar.
Layla, o que fica na ponta nordeste do pantanal?
Layla, bataklığın kuzeydoğu tarafında ne var?
Onde está a Layla?
Layla nerede?
Layla.
Layla.
É agradável estarmos a sós outra vez, não é, Layla?
Tekrar baş başa olmak çok güzel öyle değil mi, Layla?
Onde está a tua aliança, Layla?
Evlilik yüzüğün nerede, Layla?
KITT, a Layla pode estar lá dentro.
KITT, içerideki Layla olabilir.
Layla, de certeza que queres ficar?
Layla kalmak istediğinden emin misin?
Leila.
- Layla?
É Layla.
Layla.
Layla?
Layla?
Layla, se não vieres hoje a casa do Sonny há boas hipóteses de eu vir a ser gago.
Layla, bu akşam Sonny'nin evine gelmezsen kekelemeye başlayacağım.
Boa noite, Layla.
İyi geceler, Layla.
Poderia falar com Layla Maloney?
Layla Maloney'le görüşebilir miyim?
Layla, linha 4.
Layla, dördüncü hat.
- Estou a brincar, Layla.
- Dalga geçiyorum, Layla.
Layla, não gostaste disso, pois não?
Doğru söyle, gerçekten zevk almadın, değil mi?
- Layla, levaram o miúdo.
- Layla, çocuğu aldılar.
Layla Maloney, Meritíssima.
Layla Maloney, Sayın Yargıç.
O Stanford organizou uma festa no Leila's, o restaurante marroquino.
Stanford, Fas restaurantı Layla'da parti ayarladı.
Parece inofensivo, mas representa a revista que arrasou "Layla" acabou com os Cream, e insultou cada álbum dos Zeppelin.
Masum görünüyor, ama "Layla" yı çöpe atan, Cream'i dağıtan Led Zeppelin'i topa tutan dergiye yazıyor.
O seu nome era Layla...
Adı Layla'ydı.
Logo, quando o Charlie pensou que a sua vida não poderia ser melhor, ele, Sr. Stork, chegou para dar-lhe a ele e a Layla uma visita.
Charlie, tam da hayatın daha güzel olamayacağını düşünürken, şu bizim leylek onlara bir ziyarette bulundu.
Charlie, porque não foste de férias quando a Layla te deixou?
Layla seni terk ettiğinde niye tatile çıkmadın?
Contudo quando a Layla se foi, o Charlie adormeceu... e fiquei eu.
Onu terk ettiğinde, Charlie hissiz bense asker kaçağı oldum.
O seu cadastro : em 1979, foi Princesa da Pornografia, Layla Cream Cheese.
Özgeçmişiniz. 1979'da Kremalı Layla adında porno yıldızıydınız.
Olá, Layla.
Hey, Layla.
Augustus fazia um grande trabalho com a Layla.
- Evet, çok kötü. Augustus, Layla ile iyi iş çıkartıyordu.
- Layla.
Layla.
- Esperamos lá dentro, está frio.
İçeride bekleyelim Layla. - Soğuk.
- Chamas-te Layla Moore?
Adın Layla Moore mu?
- Layla!
- Layla!
Layla...
Layla...
- A Layla?
Layla mı?
- Layla Moore.
Layla Moore.
A Layla é uma infiltrada, é uma agente dupla, James.
Layla bir muhbir. O bir köstebek, James.
A Layla vai levar-nos aos cabecilhas.
Layla bizi beslenme zincirinin en üst noktasına götürecek.
Tu e a Layla foram juntados.
Layla ve sen kasıtlı eşleştirildiniz.
Mas a tua verdadeira missão é aproximares-te da Layla e não a perderes de vista.
Ama asıl görevin Layla'yla yakınlaşmak ve ona yakın kalmak.
Estou aqui para ajudá-la, Layla.
Sana yardım etmek için buradayım, Layla.
- Quem foi que o Cray matou?
Layla Cray kimi öldürdü?
- Quero Layla Callan.
Layla Callan'ı.