English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Martini

Martini traduction Turc

1,284 traduction parallèle
É um martini, com uma cebola em vez de uma azeitona.
Zeytin yerine içinde soğan olan bir martini.
Temos um velho inconsciente na 2, e um almoço de quatro Martinis e dor de barriga na 5.
2'de kendinden geçmiş bir hasta 5'te de yemekte dört martini içmiş karın ağrısı olan biri var.
Um martíni seco e um charuto.
Sek Martini ve Küba purosu.
Que me prepara martinis, ouvimos Van Morrison.
Bana martini hazırlıyor. Van Morrison'ı dinliyor.
Sim, voltar para Chicago e beber martinis frescos.
Chicago'ya geri dönmek. Buz gibi martini.
Um martini seco e limonada.
Martini ve limonata, lütfen.
Uma linda rapariga com um martini.
Güzel bir kız ve martini.
A senhora vai beber um vodka martini seco, sem gelo.
Sek bir votka martini istiyor.
Seguiram os conselhos sobre a forma de fazer o martini perfeito?
Mükemmel martini hazırlamakla ilgili tavsiyeyi denediniz mi?
- Um Martini.
- Bir martini.
Um Martini, dois copos de vinho e uma salada.
Bir martini, iki kadeh şarap ve salata. Doğru mu?
- Dois copos. Diria que quatro copos de vinho e um Martini num período de 6 horas é beber muito, para si?
- Altı saat içinde, dört kadeh şarap... ve bir martini biraz fazla değil mi, ne dersiniz?
O costume, Nick. Martinis e miúdas.
Her zaman ki gibi, martini ve etekler.
Gostavas que te arrancasse os olhos, e os deitasse numa taça de martini?
Gözünü Martini bardağına nasıl koymamı istersin?
Quero mudar o meu pedido, traga-me um bife e um martini com azeitona.
Siparişimi değiştirmek istiyorum, kuzu pirzolası ile birlikte üzerinde kokteyl zeytin olan martini almak istiyorum.
O gin no seu martini As amêijoas no seu linguini
Martininizin ciniyiz Makarnacınızın midyesiyiz
Faz uns dos teus famosos Stoli-Martini.
Şu ünlü Stoli martinilerinden hazırlasana.
Estou a fazer uns Martinis.
Martini hazırlıyorum.
Só se eles souberem fazer um gin martini sem dar cabo dele.
Sadece güzel bir martini içersem.
E elas não se apressam a pôr cá o petróleo, até talvez tenham contratado um comandante que goste de martinis e de fazer slaloms com icebergues.
Değerli zamanlarını petrolü getirmek için harcayacaklar. Hatta belki sarhoş bir kaptanla bile anlaşabilirler. Martini içip buzdağları arasında slalom yapmayı seven biri.
- Melhor Martini?
- En iyi martini?
- Vai lá para fora.
- Onu dışarı çıkar Martini.
E não esqueças a festa na Delta Lambda Zeta.
Delta Lambda Zeta'daki martini partisini unutayım deme.
O Sr. Bond quer um vodka martini.
Bay Bond'a bir votka martini.
Um martini?
Martini?
Então isto é que é um martini?
Vay canına. Martini bu demek?
Uau, aquele martini. Eu...
Şu Martini yok mu?
Sim, mas faz um Martini.
Evet, fakat "martini" de iki "i" tane var.
Dois martinis, por favor.
Martini, lütfen.
Não há igual. Vagas de 12 metros não Ihe vertem uma gota do martini.
Bira sanat eseri Bunun gibi başka gemi yok madam 40 metrelik bir dalgaya çarpar ama martini'niz sallanmaz bile
- Que tal um martini? - Que tal um duplo?
- Bir martiniye ne dersin?
Dois martinis, por favor.
- Zil mi çaldın? - İki martini, lütfen.
Martini, seco, por favor.
Martini, sek lütfen.
Aqui tem o seu martini e a sua conta, Sra James.
Martininiz, sizin de hesabınız, Bayan James.
E traga-nos um par de "martinis". É noite de combate.
Bu arada birkaç Martini getir.
Para ela é um martini e para nós a conta.
Ona bir martini getir, bize de hesabı.
A mãe faz-te martinis para o almoço?
Annen sana martini mi yapıyor?
Eu quero um Vodka Martini, muito seco, com três azeitonas.
- Bir votka-martini lütfen, sert olsun.
Mas não costumo contar minha vida depois de uns Martinis e uma Coca-Cola
Bir martini ve kola eşliğinde, hayat hikayemi anlatmaya niyetim yok.
Vodka martini, muito seco, com três azeitonas.
Votka-Martini. Sert ve 3 zeytinli.
O nome dele é Alec e está prestes a levantar-se e oferecer-me um martini.
Adı Alec, Ve yanıma gelmek üzere Gelip bana martini ısmarlayacak.
Estava sentado ali, e a pensar se te poderia oferecer um martini, ou outra coisa.
Şurada oturuyordum, Sana bir martini ısmarlayabilir miyim? Diye merak ettim?
Martini, imagina isso!
Martini. Bir düşüneyim.
Vamos beber um Martini.
Hadi gidip martini alalım.
Quando eu era advogado, após um dia bastante atribulado, íamos todos ao MacSwaggin's beber um Vodka Martini, seco com uma azeitona.
Avukat olduğum zamanlarda, Davalar ve zorluklarla geçen uzun bir günün sonunda, tek zeytinli sek bir votka martini için hep beraber "MacSwaggin's" a giderdik.
Martini puro ou com limão?
Bu martini sek mi bir numarası var mı?
Um martini.
- Martini.
Pararam de fazer martinis, por isso trouxe dois Cuba Libre.
Martini yapmıyorlarmış. Bende bize, iki rom ve kola aldım.
Vais trazer a tua amiga à nossa festinha de hoje?
Hallie, kız arkadaşını bu geceki martini partisine getirecek misin? - Yapacak bir sürü işim var.
- Martini.
Martini.
- Era um gin martini, certo?
- Gin-Martini'ydi değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]