Translate.vc / Portugais → Turc / Mp
Mp traduction Turc
519 traduction parallèle
MP tem um processo forte. "
Devletin delilleri güçlü. "
Os jornais dizem que o MP está a recolher provas contra o nosso amigo George.
Gazeteler diyor ki, savcının ofisi dostumuz George'a... -... bir dava açmaya hazırlanıyormuş.
O seu namorado que enterre o que o MP tem contra ele, porque senão é o seu namorado quem será enterrado.
Sevgilin, savcılıktaki dosyasını gömmeliymiş çünkü eğer gömmezse, kendisi gömülecekmiş.
O MP achou que devia participar neste caso.
Savcı bir bakmanızı istedi.
O MP apanhou-me, sem saber que era culpado.
Savcı suçlu olduğumu bilmeden suçladı.
Se não o fizer, tenho o MP à perna e se é chato!
Tutuklamazsam Savcı beni gırtlaklar.
Ele foi MP em 1919.
1919'da geçici hükümette vekildi.
Tenho pouca experiência em casos criminais e estarei em desvantagem face a um hábil delegado do MP.
Ceza davalarında tecrübem az ve deneyimli bir savcı karşısında dezavantajlıyım.
Como sabem, o delegado do MP tudo fará para deitar abaixo o seu álibi, se possível.
Elbette, savcının işi mümkünse tanıklarınızı boşa çıkarmak.
Como já vos disse o delegado do MP, uma indiciação é apenas uma acusação.
Bölge savcısının söylediği gibi iddianame sadece bir suçlamadır.
Cavalheiros, o nosso MP falou com o PM esta manhã, e o PM quer mais LSD do PIB amanhã de manhã, ou à tarde, quando muito.
Beyler vekilimiz bu sabah başbakanı gördü ve başbakan PIB'den daha çok LSD istiyor yarın sabah ya da öğlene dek.
Quando as esposas se juntam, podem dizer : "Tenho o de um actor", "Tenho o de um delegado do MP"...
Bunlar bir araya geldiklerinde, "benim bir aktör tanışım var", "benim bölge savcısı tanışım var" diyebilirler.
- Polícia Militar a Panda 4, comunique.
- MP'den Panda Four'a, buyrun, lütfen.
PM a Zulu 7.
MP'den Zulu Yedi'ye.
Zulu 7 à PM.
Zulu Yedi'den MP'ye.
Um delegado do MP corrupto será um juiz corrupto.
Bölge savcısı olarak alıyorsa, yargıç olarak da alacaktır.
A começar pelos delegados do MP, que transformam homicídio qualificado em pequeno delito!
Cinayet davalarını kapalı kapılar ardında örtbas eden savcı yardımcıları!
O Delegado do MP?
Bölge başsavcısının?
Delegado do MP Silver.
Asistan Bölge Savcısı Silver.
A sua estação parece ser muito negligente em MP.
- Merkeziniz KB konusunda çok yetersiz.
- MP?
- KB mi?
Nós deixamos o seu mau MP em QT.
Kötü KB'nizi görmezden geliriz.
O MP não apresenta queixa, portanto, a Polícia encerrou o caso.
Savcı hakkında dava açmayınca
Use o que usar, o MP não acredita ter a condenação garantida,
Ne giyerse giysin, savcıIık ofisi hakkında kesin bir dosya bulamadı
Espera... Tim Stamper, MP.
Tim Stamper, Shotover milletvekili, aşırı sağcı.
O MP vai dizer que estás a incomodar testemunhas.
- D.A. tanık için başının etini yiyecekr.
- Uma MP-15.
- Bir MP-15.
O advogado do MP vai convencê-los a 5 anos e o miúdo apanha um terço.
Savcılık buna beş yıl yatması için teklif sunacak.
Motor Numero 3 está perdendo pressão!
Üç numara MP kaybediyor.
- Bem, contactámos a PM, senhor...
Evet doğru, uzman Ilario. Tamam, MP'lerle kontak kurduk, efendim...
- Richard Stein, gabinete do MP`s.
- Richard Stein, bölge savcılığından.
Claro, claro, gabinete do MP's, sim.
Tabii ya, savcılıktan.
Preciso de uma reunião com o MP amanhã às dez horas.
Tamam, dinle Bob, bana yarın 10'da savcıyla randevu gerekiyor.
É a delegada do MP, Teddy.
O savcı Teddy.
- Só apresentamos a proposta do MP.
- Hayır sadece savcının teklifini sunuyoruz.
Bem... Vamos transmitir a proposta do MP.
Pekala, savcının teklifini ileteceğiz.
- A pena proposta pelo MP.
Savcının önerdiği sürenin aynısı.
Pois, bem... tenho um filho que não está preparado para o pai sair com uma delegada do MP, para já.
Evet, şey, bir çocuğum var, hazır değil babasının çıkmasına bir savcıyla, henüz.
- O delegado do MP não quer negociar.
- Savcı anlaşmıyor.
O MP só vai acusá-lo de homicídio, nunca de homicídio involuntário.
Savcı sadece cinayet suçlaması yapıyor, alternatif olarak adam öldürme yok.
Nomearam um novo delegado do MP para o julgamento do Braun.
Braun davasında yeni bir savcının olacağı tebliği.
É delegado do MP e rabino?
Hem savcı hem haham mı?
Mas como delegado do MP, é implacável.
Ama savcı olarak, bu adam acımasız.
Este delegado do MP não é bom.
Bu savcı iyi değil.
Já que diz que é ilegal, talvez eu deva ir ao MP.
Madem bu yasadışı diyorsunuz, belki de direk savcıya gitmeliyim.
Mas o senhor devia pensar que se o MP apresentar aquilo amanhã em tribunal, será difícil alegar surpresa injusta porque vim primeiro ter consigo.
Ama şunu da bir düşünün. Eğer bölge savcısı yarın bunu mahkemede ortaya atarsa haksız sürpriz iddia etmeniz baya zor olacaktır. Çünkü önce size geldim.
A delegada do MP tinha razão.
Savcı tamamen haklıydı.
- O Walters não vai ao MP.
- Bakın bence Walters savcıya gitmez.
- O MP teria de me dizer.
Savcı bana haber vermek zorunda.
Receio ter de concordar com o delegado do MP.
Maalesef bölge savcısına katılmak zorundayım.
O MP arrasou.
Savcı da son noktayı koydu.