English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Nazi

Nazi traduction Turc

2,223 traduction parallèle
Em Berlim passei por jornalista com simpatias nazis, e de novo o mesmo no Herald de Xangai.
Berlin'de Nazi sempatizanı bir gazeteci rolü oynamıştım ve aynısını, şimdi Şanghay Herald için yapıyordum.
Não sou nazi, se essa é a sua acusação.
Ben bir Nazi değilim, eğer bunu ima ediyorsanız Bay Sanger.
Pelo menos os seus amigos nazis estão impressionados.
Hiç olmazsa Nazi arkadaşların etkilenmiş.
Quando éramos miúdos, qualquer que fosse o papel que a Deb me desse, um monstro malvado, um nazi traiçoeiro, ou um E.T. horrível, interpretava-os na perfeição.
Çocukken, Deb'in bana verdiği her rolü- -... kötü canavar, hain Nazi, korkunç uzaylı- -... hepsini de mükemmel oynadım.
Quando saíres por aquela porta, um dos teus amiguinhos nazis vai estar à tua espera na garagem.
Bu kapıdan çıktığında Nazi dostlarından birisi otoparkta seni bekliyor olacak.
Clay, temos de mandar agora a este parvalhão Nazi uma mensagem clara.
Clay, bu Nazi pisliğine net bir mesaj yollamamızın vakti geldi.
Matar esta Aliança de "Cracker-Wetback" agora.
Bu Nazi-Meksika dostluğunu bitirmemiz gerekiyor.
Na sua pior faceta, a eugenia tornou-se uma visão tribal sombria, acabando por ser usada para justificar o genocídio étnico na Alemanha Nazi.
En kötü durumunda, soy ıslahı, sonuçta Nazi Almanyası'ndaki etnik soykırımı aklamak için kullanılan karanlık kabilesel bir vizyon oldu.
Continuando, durante o Holocausto, quando os primeiros judeus chegaram ao campo de concentração e perceberam que iam ser mortos, entraram todos em pânico, então os guardas - os Nazis - começaram a dizer-lhes que iriam ser usados como escravos,
Her neyse, Nazi katliamı sırasında... ölüm kamplarına ilk gelenler öldürüleceklerini anladığında, paniğe kapılmışlar, gardiyanlar - Naziler-... onlara işe yollanacaklarını söylemeye, becerilerinden yararlanılacağını anlatmaya başlamışlar... ve onlar da sakinleşmiş.
Cabrão de brochista nazi. Jesus Cristo!
Saksocu Nazi pislik.
Der kommissar está agora a sair do seu bunker.
Nazi subayı barakasından şimdi çıktı.
Bom, telefona a esse Nazi, marca um encontro.
Tamam, Nazi dürzüsünü arayın bir görüşme ayarlayın
Com a chegada da guerra, a Inglaterra queria fortalecer sua posição no Oriente Médio contra a Alemanha Nazista.
Savasin gelmesiyle birlikte, Ingiltere Nazi Almanya'sina karsi Orta Dogu'da kendi konumunu güçlendirmek istedi.
Sou um judeu, tu és nazi.
Ben bir Yahudi'yim, sen de bir Nazi.
Não só por causa dos criminosos de guerra nazis que ficaram sem castigo depois da 2ª Grande Guerra, levados à socapa para a América do Norte e espalhando-se depois pela América Latina e tornando-se conselheiros de ditadores, organizando dissidências e matando líderes socialistas.
Sadece İkinci Dünya Savaşı sonrası cezasız kalan ve Kuzey Amerika'ya kaçan, sonraları da Latin Amerika'ya dağılan Nazi savaş suçluları yüzünden değil, aynı zamanda muhalefetler oluşturan diktatörlere akıl veren ve sosyalist liderleri öldüren insanlar yüzündendi.
Ora, ora... Mulher Nazi.
Sen de mi buradaydın, Kara Defterli Nazi?
O Instituto Seizling, fundado pela filantropa americana Rebeca Seizling, como um centro, sob a direcção do Dr. Nathan Gross, para terapias inovadoras, é como um lar para os sobreviventes dos campos nazistas.
Amerikan hayırsever Rebecca Seizling tarafından Nazi kampında sağ kalanlara bir ev ve yenilikçi terapi amacıyla kurulmuş Dr. Nathan Gross tarafından idare edilmekte olan yer.
Os nazistas, eles feriram-na, no corpo e na alma. Mas ela sobreviveu.
Nazi'ler, onun ruhunu ve bedenini yaralamışlar, ama hayatta kalmış.
Vives com dinheiro nazista, numa mansão nazista.
Nazi parasıyla, Nazi malikanesinde yaşıyorsun.
Uma vez que cheguei primeiro vou ocupar aquele quarto, se não se importam.
Madem buraya önce ben geldim, gidip şu Nazi yatağını kapayım, tabii sorun olmayacaksa.
Mas para aqueles de vós que participaram... nas terríveis ações das SS, um nome falso não vos servirá de nenhum consolo.
Nazi bünyesinde korkunç suçlar işleyip yeni isimler uyduranlar tedirgin olmaya mahkumlar. Ortaya çıkarılacaksın.
Em 1941, na região ocupada de Leningrado, a 8ª Divisão das SS, sob o comando do Coronel Heinrich Lombard, e com a ajuda do Capitão Edisch Neivac, cometeu certos atos ilegais.
1941 yılında, Albay Heinrich Lombard komutasındaki 8. Nazi Birliği Yüzbaşı Erik Neivach'ın yardımıyla Leningrad'ın işgal altındaki bölgesinde bazı kanunsuz hareketlerde bulundu.
Mesmo para os padrões da SS.
Nazi ölçütlerine göre bile.
Soubemos que foi amante de um oficial nazi na altura em que dançou no Folies-Bergéres em Paris. Encontrámos a publicação dos banhos de um casamento anunciado para 14 de Outubro de 41, na igreja de St. Germain-des-Prés.
Paris'teki Folies-Bergeres'de dans ederken bir Nazi subayının metresi olduğunu biliyoruz ve elimizde 14 Ekim 1941 tarihi için St. Germain-des-Pres kilisesinde gerçekleşecek bir düğün için nikâh ilanı da var.
- Tudo isso por um tipo... e ainda nazi?
Hepsi bir erkek için mi. Hem de bir Nazi için!
Não dormi com um nazi, apaixonei-me por um alemão.
Bir Nazi ile yatmadım. Bir Almana aşık oldum.
E tu, deste-lhe um super uniforme nazi?
Sen de ona üniforma mı almıştın?
Um nazi ou um resistente, para mim, não fazem diferença.
Nazi ya da direnişçi, ikisi de benim için aynı.
Assim esquece o pai é nazi, e a mãe colaboracionista.
Artık bir Nazi Babası ve iş birlikçi annesi olmayacak.
Este filme é dedicado à memória das mulheres que lutaram contra a barbárie nazi.
1949'da, Louise, Fransa'ya dönüp bir mimarla evlendi. Croix de Guerre ve Legion Onur Madalyasına lâyık görüldü.
Dentista e Nazi.
Diş kliniği ve Nazi.
- O vizinho é nazi?
- Komşu Nazi mi?
Nazi idiota!
Bir sorun var Charlie.
Ouro Nazi desaparecido.
Kayıp Nazi altınları.
O Sr. Coninha acha que anda atrás de ouro Nazi. - Ouro?
- Hunt denen herif Nazi altını peşindeymiş.
Isto era uma casamata Nazi, DC.
Burası bir Nazi sığınağıydı DC.
- Aquela cena Nazi.
- Şu Nazi zımbırtısı.
Navegar este navio até ao Chile para ir buscar um oficial das SS.
Gemiyi Şili'ye götürüp oradaki Nazi subayını almamızı söyledi.
E esse oficial das SS, pensavam que ele tinha uma arma secreta?
Nazi subayının gizli bir silahı olduğunu düşünüyorlardı.
Ele foi a primeira "cobaia" numa experiência secreta Nazi.
Gizli Nazi Deneyi'nin ilk katılımcısı oydu.
Editores nazis que espalham a propaganda nos seus jornais.
Gazetelerde Nazi propagandası yapan editörler.
Quer continuar a viver? Seu porco nazi.
Yaşamak istiyor musun Nazi domuzu?
O gerente do hotel era nazi.
Çalıştığım yerin müdürü Naziydi
Eu sinto que é da minha responsabilidade Para estar preocupados... Que poderia ser o nosso quarto nazistas.
...... sanki benim sorumluluğumdaymış gibi, endişeli hissettim kendimi çünkü oda arkadaşımız bir Nazi olabilir.
Essas meninas são nazistas!
O kızlar Nazi!
os miúdos Randle, John e Robin, atiraram o Coronel reformado Johnson ao chão à porta da Fortnum and Masons gritando "provocador nazi"
Randle'lerin oğulları, John ve Robin. Malulen emekli Albay Johnson'a dışarıda Fortnum ve Mason'ın... "Nazi yanlısı" diye bağırması.
Realização
2004'te 98 yaşında, çocuğu olmadan, öldü. Bu film, Nazi barbarlığına karşı savaşmış kadınlara ithaf edilmiştir.
Ele não é nazi.
- O Nazi değil.
Tens sempre o merceeiro nazi.
Runddelen'in dışında bir esnaf var.
Está a abarrotar de dinheiro.
Nazi domuzu, para içinde yüzüyor.
O cozinheiro era nazi.
Şefim Naziydi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]