Translate.vc / Portugais → Turc / Ogre
Ogre traduction Turc
353 traduction parallèle
Não sou o ogre que aparento.
Göründüğüm kadar yabani değilimdir.
E que o diabo leve o ogre para St.ª Helena.
Ve şeytan St. Helena'da ki deliğine girdi.
Por isso diga-nos, que destino escolhia para o ogre?
O yüzden anlat bize. İmparator için nasıl bir kaderi tercih ederdin?
Eu? Um ogre?
Bir devin mi?
Ogro!
Ogre!
Ogro!
( Adam ) Ogre!
- Isso mesmo, Ogro.
- Devam et Ogre.
Não, Ogro.
Hayır, Ogre.
Ogro seu palerma.
Ogre seni pislik.
Ogro.
Ogre.
Se ele não consegue, Ogro consegue.
O yapamazsa, Ogre yapar.
O nosso capitão defensivo, número 79, Fred Polowoski... o Ogro.
Defansif kaptanımız, 79 numara, Fred Polowoski - Ogre.
- Onde está o ogre?
- Canavar nerede?
Se tivesses estado a prestar atenção, talvez tivesses notado que a tua família te vê, como uma autoridade, um ogre, se o desejares.
Eğer dikkatini vermiş olsaydın, belki de ailenin seni daha çok sert bir otorite figürü... ya da bir canavar olarak gördüğünü anlardın.
- Um ogre é uma palavra muito forte.
- Canavar çok ağır bir kelime.
Acabei de ler uma história maravilhosa, sobre um feijoeiro e um ogre...
Kitapçıya. Dünyanın en güzel kitabını yeni bitirdim bir dev ve fasulye sırığı ile ilgiliydi ve...
E foi então que o malévolo ogre pediu de volta as chaves mágicas, ao jovem e belo príncipe.
Sonra, o şeytani dev yakışıklı genç prensten sihirli anahtarları geri almış.
- O ogre era frio à brava, não?
- Şu dev oldukça zalimmiş, ha?
Se o ogre me fizesse uma cena dessas, dava cabo do gajo.
Eğer o dev bana böyle bir numara yapsaydı... -... onu bıçaklardım! - Bekle.
Não quero que pensem que odeio crianças ou que sou um ogre.
Çocuklardan nefret eden biri veya taş yürekli dev olduğumu düşünmesinler.
Um ogre? Uma bruxa?
Bir yamyam?
As pesquisas indicam que as pessoas o vêm como um ogre.
Araştırmalar, halkın sizi canavar olarak gördüğünü gösteriyor.
Aquilo de que não conseguimos imaginar-nos capazes será culpa do ogre ou do corcunda, ou do animal arraçado humilde.
Kendimizi buna muktedir göremeyiz bunları çirkin birine, bir kambura ya da aşağı türlere yükleriz.
È o Ogre.
Sadece bir dev.
Ogre!
- Dev?
O rabo do Ogre.
Devin kıçı.
O castelo do ogro do fogo rondava sobre o bosque como uma grande nave espacial negra, convertendo o dia em noite.
Ogre of Fire kalesi büyük bir siyah uzay gemisi gibi ormanın üzerinde durdu, gündüzü geceye çevirdi.
Mas o ogre terrível, Barney, tinha deixado a casa de banho nas piores condições possíveis.
Ama şeytani yaratık, Barney erkekler tuvaletini en kötücül halde bırakmıştı.
Claro que fiz uma grande birra por a mãe gostar mais do Raymond e o pai ser um ogre, mas eles cuidam de mim!
Annemin Raymond'ı daha çok sevmesi ve babamın bir canavar olması ile ilgili büyük bir şov yaptığım doğru ama bana onlar bakıyorlar.
Cuidado com o Ogre
Uzak Durun - Dikkat Dev
Tu aí! Ogre!
Hey, sen!
- Não! Sou um ogre.
Ben bir devim.
Sou um ogre medonho!
Korkunç bir devim!
Quem matar o ogre será o campeão!
Devi öldüren turnuvayı kazanacak! Saldırın ona!
- Parabéns, ogre.
- Tebrik ederim, dev.
Está bem, ogre, Vamos fazer um trato.
Pekala dev, bir anlaşma yapalım.
Porque não lhe deste com as tuas coisas de ogre?
Neden ona o dev numaralarından çekmedin?
Ocupar-lhe a fortaleza, fazer farinha com os seus ossos, a cena toda à ogre.
Şatosunu kuşatıp ekmek için kemiklerini öğütebilirdin, bütün o dev numaralarınla.
És um ogre.
Sen bir devsin.
Não devias ser um ogre.
Dev olmaman gerekiyordu.
Mas eu tenho de ser salva pelo meu verdadeiro amor, não por um ogre e a sua mascote.
Ama gerçek aşkım tarafından kurtarılmam gerekiyordu bir dev ve evcil hayvan tarafından değil.
E aquele é Throwback, o único ogre que cuspiu a uma distância de três campos.
Oradaki de Throwback üç buğday tarlası üstünden tükürebilen tek dev.
Um grande ogre feio! "
Aptal, çirkin bir dev!
Quando te conheci, não achei que fosses um ogre estúpido e feio.
Tanıştığımızda senin kocaman, aptal, çirkin bir dev olduğunu düşünmemiştim.
Mas, sabes, tu és uma espécie de ogre, e o Shrek, bem, vocês têm muita coisa em comum.
Ama sen... Bir çeşit devsin ve Şrek'le, çok ortak yönünüz var.
Não desperdices a tua simpatia com o ogre.
Bir deve karsı iyi davranmaya gerek yok.
Boa sorte, ogre.
Sana elveda dev.
- Cuidado com o Ogre
- Tehlike
Quando um ogre no bosque Te agarra o rabiosque, que feio
Ormanda bir dev Bir leydi yakalarsa, bu kötüdür
- Um ogre?
- Dev misin?
Um ogre.
Bir dev.