English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Ote

Ote traduction Turc

3,046 traduction parallèle
Mas então... costumava sentir isso quando fodia com aquela velha gorda, quando estávamos em Silver State.
Ama öte yandan Silver State'de kalırken şişman yaşlı kadını becerdiğim zamanda öyle hissederdim.
É pior do que um idiota, é um atrasado.
Salaktan da öte gerizekalı.
E a Tempolite tem danos significativos e há cerca de 300 graus de oxidação.
Öte yandan Tempolite'da gözle görülür hasar var 300 derece civarında paslanma görülüyor.
Vejam só este rabo!
O göte bülbül öte!
John, não achas que, após quatro anos, talvez ela espera algo mais do que jantar?
John, sence de dört yılın ardından akşam yemeğinden öte bir şey beklemiyor mudur?
Por outro lado, com um camião mais antigo, é só uma questão de saber como fazer uma ligação directa.
Öte yandan eski bir tıra düz kontak yaptırmak hala marşa bağlanan devrelere kısa devre yaptırmakla sağlanmaktadır.
Por outro lado, velocidade e curvas apertadas são exactamente o que precisas... Se quiseres que o camião fique de lado. Caramba!
Öte yandan tırı kelebek gibi katlamak istiyorsanız hızlı gidip keskin dönüşler yapmak tam aradığınız şeydir.
Por outro lado, quando é um rastreador que o alvo acredita que possa salvar a vida dele, sempre estará na moda.
Öte yandan hedefi hayatını kurtaracağına inandırdığınız cihaz moda falan dinlemez.
Saio a correr pela cidade para vir aqui e Greyson nem aparece à hora?
Bu anlaşma için şehrin öte yanından gazlayıp geliyorum, Greyson bu zahmete bile girmiyor.
Bem, isso é muito nojento.
Oh, bu iğrençten de öte.
Estou mais que bem.
İyiden de öte.
- Sim, mas então...
- Ama öte yandan...
Mas o Kennedy é jovem e bonito e inspirador.
Öte yandan Kennedy genç, yakışıklı ve yaratıcı biri.
É simplesmente um jogo para rapazes ricos brincarem?
Zengin çocuk için bu, basit bir oyundan değil mi öte?
Está melhor do que bem.
İyiden de öte.
- Isto é maior do que uma noção
- Bu bir kavramdan da öte
O modo marcial é mais que um desporto.
Dövüş spordan öte bir şey.
A segunda é : amanhã cedo eu posso levá-los para o outro lado da fronteira
İkinsine gelince, yarın sabah sizi sınırın öte tarafına kendim götürebilirim.
Mas ela é também a vossa salvação, rainha.
Öte yandan kurtuluşunuz da onun elinde Kraliçem.
Contudo, só foi concedido acesso a um certo número de meios e mais ninguém pode permanecer no edifício durante os testes.
Öte yandan, sadece bir avuç medya kuruluşu binanın içine giriş hakkı elde edebildi ve deneyler yapılırken diğerlerinin girişine izin verilmeyecek.
Mas os investigadores pensam que é mais que uma rivalidade entre gangues.
Ama habercilere göre bu çete savaşlarından öte bir durum.
Afinal, és o grande Rei Escorpião.
Herşeyden öte sen büyük Akrep Kralsın.
Quer dizer, este será o meu último dia como donzela virgem.
Her şeyden öte, bugün bakire olarak geçirdiğim son gün olacak.
Perdoe-me por vê-lo enquanto entretenho outros... naquilo que pode ser descrito num contexto de negócios.
Bir yandan sizinle görüşürken öte yandan diğerlerini ağırlıyor olmamın sakıncası yoktur umarım.
Isto é para lá de louco!
Bu uçmaktan öte bir şey.
Por outro lado... Preciso da tua ajuda e se não estás a pensar em recusar, muito melhor.
Öte yandan,... yardımına ihtiyacım var, ve bunu reddedemeyecek bir durumda olmaman daha iyi.
"William, por outro lado, era um psicopata nato. Arrogante e iludido."
"Öte yandan William kendi kendini psikopat yapmış kibirli ve aldanmış biri."
Ao mesmo tempo, a sua ansiedade sobre o desempenho sexual diminuiu.
Öte yandan cinsel performansıyla ilgili endişeleri azaldı.
Apesar de tudo.
Her şeyden öte.
É mais do que doce.
Hoştan öte bir şey.
Mas no geral, o Danell é um bom rapaz.
Ama her şeyden öte, Danell iyi bir çocuktur.
Mas evoluiu muito mais, tendo Bruce como instrutor.
Bruce'un, gidip Joe'nun eğitmeni olması çok öte bir şeydi.
Tirando isso, não fizemos nada de mal.
Öte yandan yanlış da bir şey yapmadık.
É mais do que fantástica.
Müthişten de öte.
Está tudo muito melhor que bem.
Her şey önemli derecede iyiden de öte.
E iremos sobretudo incitar-vos a escrever, a defender um ponto de vista, a exprimir-vos, a contar histórias...
Hepsinden öte onları yazmaya teşvik etmek için, bir bakış açısını savunmak için kendilerini ifade etmek için, hikayeler anlatmak için.
Afinal, tenho um poder superior do meu lado.
Her şeyden öte, yüce bir güç benim tarafımda.
Já sabe, assim que se aperceber disso, ficará para lá de feliz.
Yani bilirsin, o oynaşmalardan sonra eminim mutludan da öte olacaktır.
A função dos órgãos reprodutivos, no entanto, não mudou.
Öte yandan üreme organlarının işlevi değişmedi.
Por outro lado, obrigou-nos a parar no sítio certo.
Öte yandan, bizi tam yerinde durdurdu.
Mas, acima de todos, os Sforza.
Ama hepsinden öte, Sforza'lar.
Também para o clero e a nobreza, mas sobretudo para os plebeus.
Kilise, soylular ve hepsinden de öte halk için.
Nesse caso, diga-lhe que sou um tolo, grosseiro ou medonho, parta comigo e seja só minha.
O zaman ona münasebetsiz, kaba ya da çirkinden de öte olduğumu söyleyin. Sonra benimle gelip, sadece benim olun.
E longe dos teus afectos também.
Elbette ki senin sevginden de öte.
Por outro lado, a TPA.
Öte yanda, TPA.
Por outro lado, Travis está em más condições.
Öte yandan Travis oldukça kötü durumda.
A capacidade da Chloe de processar álcool é lendária, mas tu, minha amiga de fígado pequeno, não podes beber durante seis meses.
Chloe'nin içkiye dayanıklılığı olağanüstüdür. Öte yandan sen, küçük karaciğerli dostum altı ay boyunca içki içemeyeceksin.
- Mas o Engravatado disse para irmos embora!
- Peter şehrin öte yanında, vaktinde gelemez. - İyi de Ajan yerinizden ayrılmayın dedi.
Isto está para além da minha tecnologia.
Bu benim teknolojimden çok öte!
Mas, uma parceria que garantisse 5 % da própria empresa poderia sustentar uma mulher e uma criança para toda a vida.
Öte yandan, şirketin % 5 hissesini içeren bir ortaklık bir kadına ve çocuğuna ömür boyu yeter.
Vi a campanha e é algo que eu nunca imaginaria, mas exatamente o que eu esperava.
Reklamı gördüm, hayal bile edemeyeceğim bir şey olmuş. Öte yandan tam da beklediğim gibi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]