Translate.vc / Portugais → Turc / Pis
Pis traduction Turc
8,548 traduction parallèle
Não é gabarolice. É orgulho.
- Bu pis pis gülme değil.
Cheira a mijo aqui.
Pis kokuyor burası.
Ladrãozeco sujo.
Oldukça da pis bir hırsız.
Quero dizer, aqui estamos nós... Numa cave nojenta, a mentir a todos aqueles que conhecemos, sentados em cima de milhões de Dólares em dinheiro roubado.
Yani, buradayız pis bodrum, tanıdığımız herkese yalan söylüyoruz çaldığımız milyon dolarların üstünde oturuyoruz.
O Campo 4 era um lamaçal sujo e nojento.
Evet! Kamp 4, pis, kirli bir çamur deliğiydi.
Por isso, levará imenso tempo, fará muito lixo e será um desperdício.
Yerçekimi testi! Hem zaman alıcı,... pis ve müsrif bir şey olacak.
Forçou-me a fazer o trabalho sujo de extorquir os seus cidadãos em prol do seu ridículo palácio e jardins, e agora simplesmente quer expulsar-me daqui?
Aptal sarayın ve budanmış ağaçların için vatandaşlarından zorla aldıklarını taşıtarak, beni pis işlerini yapmaya zorladın ve sonra da buradan çekip gitmemi mi istiyorsun?
Temos de os levar de volta para o buraco selvagem de onde saíram.
Onları içinden çıktıkları pis çukura geri yollamalıyız.
Para trás, criatura odiosa!
Geri bas, seni pis canavar!
Isto é apenas um truque para me controlar.
Bu... bu beni kontrol altına almak için pis bir oyun.
Esta foi a última vez que me manipulaste.
Beni son kez pis işlerine alet ettin.
Uma criatura imunda.
Pis bir yaratık.
Então, isto é por causa do teu trabalho sujo. Não é!
- Bu başımıza pis işlerin yüzünden geldi öyleyse.
Estamos no activo, e o mercado está bom outra vez, sua puta, cujo...
İş yapıyoruz burada ve borsa yeniden öpüşüyor seni pis pire torbası...
Assinas ou garanto que vais voltar para o pântano de onde saíste, sua cabra teimosa.
İmzalarsın ya da seni o geldiğin pis, geri kalmış, nehir bataklığına geri döndüreceğimi garanti ederim, seni inatçı orospu.
E ele faria uma coisa tão suja?
Bu kadar pis bir işe kalkışmış olabilir mi?
Um, o mundo aos pés dele, nesta cidade, e é o raio de um viciado, porque, pelos vistos : "Que se lixe."
Birincisi, bu kentte dünya ayaklarının altına serilmiş, ama o pis bir bağımlı, çünkü "siktir et" diyor.
Por favor, diga-me que bate na sua mulher com mais força do que isso, seu cobardolas.
Karına daha sert vurduğunu söyle pis korkak.
Não sou grande fã de companhia com má reputação.
Pis işlere meraklı değilim.
Tu vais aparecer, ou tens medo de sair para fazer o teu trabalho sujo?
Kendini gösterecek misin yoksa ortaya çıkmaya ve kendi pis işlerini yapmaya korkuyor musun?
Não há nada disso.
Yapılması gerek pis iş yok.
Eles não se podiam envolver nisto, por isso vieste ter comigo... para que eu pudesse fazer o vosso trabalho sujo.
Bunun üzerinde onların parmak izlerini bulamazlar, sen bana geldin... yani bu pis işi ben halledebilirim.
É um demónio desgraçado.
Evet sen de pis bir şeytansın!
Este carro está um nojo.
Bu şey çok pis.
Vai estar tão morta como um peixe num anzol, não falta muito, toda a tremelicar e a deitar cheiro.
Birazdan tahtadaki bir balık kadar ölü olacaksın, bıngıl bıngıl ve pis kokulu.
Reencaminhamos a base de dados para toda a gente.
Bu pis işler veritabanının davetiyesini herkese yolladık.
Nunca na vida tinha andado numa coisa tão nojenta quanto esta.
Ben hiç böylesine pis ve iğrenç bir araca binmedim.
Parece que alguma coisa está errada.
Burnuma pis kokular geliyor.
Acredita em mim... Vai ser complicado.
İnan bana pis bir akşam olacak.
Aquelas grandes mentirosas!
Pis yalancılar!
Que tipo de monstro faria isso?
Çok pis. Nasıl bir canavar böyle bir şey yapar?
Cheira mesmo como as fumaças do Inferno.
Pınarın çok pis bir kokusu vardır.
Precisamos de um bom líder forte e secular, que diga defender a democracia sem causar problemas.
Bu işin pis yanlarına sebep olmadan, demokrasi hakkında gerekenleri söyleyen güçlü ve kalıcı bir lider işimize daha çok gelir.
Talvez ele tenha recrutado outro anjo superior para fazer isso?
Belki pis işlerini yapması için başka bir büyük melek bulmuştur?
- Tu lutas sujo.
- Pis dövüşüyorsun.
- Eu gosto disso.
Pis dövüşçüleri severim ben.
O quê? Mais trabalho sujo?
- Pis işler mi yapacaksın?
Rebentou um cano, têm esgoto espalhado pela sala de estar.
Lağım borusu patlamış. Oyun odasına pis su damlıyormuş.
O Teller pediu-te para fazeres o trabalho sujo?
Teller sana pis işlerini hallettiriyor ha?
Não tem que ser feio.
Pis olması gerekmiyor.
Hippie de merda.
Seni pis hippi.
Paga um bom funeral para ti, sua puta de merda.
Bununla kendine güzel bir cenaze töreni yaptırırsın pis orospu.
Desaparece, seboso.
Siktir git pis İtalyan.
Bufo de merda.
Pis köstebek.
Maldito assassino de ovelhas.
Pis koyun katili. İyi oldu, defoldu gitti.
Vou cortar-te as mãos, seu gatuno!
Ellerini keserim senin Pis hirsiz..
Estão porcos.
Çok pis.
Não do tipo bom de bactérias, como as do iogurte, ou anunciados por actrizes, mas do tipo verdadeiramente desagradável.
Yoğurt kültürleri veya Jamie Lee Curtis tarzı iyi huylu bir bakteriden bahsetmiyorum. Gerçekten pis görünüşlü tehlikeli bir bakteri.
Contratou outra pessoa para fazer o seu trabalho sujo.
Pis işlerini başkasına hallettiriyor tabii ki.
Porque estás a seguir este rumo horrível, outra vez?
Yine bu pis işlere niye bulaşıyorsun?
- que ficavam a implicar... - Por favor, Doreen.
Son romanımızda..... böyle pis bir üçlü vardı ve onlar birbirlerine...