Translate.vc / Portugais → Turc / Rockin
Rockin traduction Turc
42 traduction parallèle
- Corta a " "Keep on Rockin" ".
- Öyleyse "Keep on Rockin" i atalım.
Vamos ao rock-and-roll, rapaziada, com Ricky Rialto a voz de Kingston Falls, E.U. A!
Rockin'Ricky Rialto'yı dinliyorsunuz. Kingston Falls'un sesini!
Pára com essa história à Orson Welles.
Rockin'Ricky, bu Orson Welles numarasından sıkıldı!
Foi uma dura noite para o Ricky do Rock mas continua no ar.
Rockin'Ricky için zor bir gece oldu ama o hala yayında!
É o Bobby Day com Rockin'Robin, é fantástico. Vamos prosseguir com outro disco.
Şimdi bir başka plakla devam ediyoruz.
Que se passa com o old rockin'e assim, e tu sabes, não fossem aquelas 6 polegadas de distância e eles tinham chegado lá, eles tinham ganhado a merda da corrida, eles vão lá chegar, entendes?
Sadece 15 santimetre ötede sallanıyorlar. Lanet yarışı kazanabilirlerdi. Dinliyor musun?
You don't stop rockin'to the bang, bang boogie...
Rock yapmayı kesmemelisin, kafa sallamayı...
Chama-se qualquer coisa como Dickin'Rockin'Dicky Eve.
Dick'li Clark'lı bir program işte.
Referes-te ao Dick Clark's New Year's Rockin'Eve?
Dick Clark'ın Çılgın Yılbaşı Partisi'nden mi bahsediyorsun?
Vamos ao Dick Clark's New Year's Rockin'Eve!
Dick Clark'ın Çılgın Yılbaşı Partisi'ne gidiyoruz.
Dispara para a lua Rockin!
Ay ışığında çekim yapmaya. Mükemmel!
Agora, Stanley apresentou o nome de "Rockin'Rocket".
Stanley, Rockin'Rocket ismini öneriyor.
- Quem quer "Rockin'Rocket"?
- Kim Rockin'Rocket'i ister?
E se fosse "good rockin'tonight"?
"Good Rocking Tonight" a ne dersiniz?
O que se passa é que me fazes lembrar o tipo com quem a minha mãe andou depois do divórcio. O Rockin'Randy.
Yalnız... bana annemin boşandıktan sonra çıktığı adamı Rockin'Randy'yi hatırlatıyorsun.
Ela sabia que se o Luther Vandross era um romântico, tinha de estar metido em algo.
She knew if Luther Vandross was a-rockin', you don't come a-knockin'.
- Said to myself, sit down - Sit down, you're rockin'the boat - Olha as mãos.
* Otur, * * kendime dedim ki, otur * * kendime dedim ki, otur * * kendime dedim ki, otur, kayığı sallıyorsun. *
Sit down, sit down, sit down, sit down Sit down You're rockin'the boat
* Otur, otur, otur, otur, kayığı sallıyorsun. *
Sit down, you're rockin', sit down, sit down, sit down, you're rockin'the boat
* Otur, kayığı sallıyorsun. * Otur, otur, otur, otur *
Sit down, you're rockin', sit down, sit down, sit down, you're rockin'the boat
* Otur, kayığı sallıyorsun. * * Otur, otur, otur, otur * * Otur, kayığı sallıyorsun. *
Sit down You're rockin' The boat
* Otur... * * kayığı * * sallıyorsun... *
Sr. Schuester, faz ideia do quão ridículo é dar a voz principal em "Sit Down, You're Rockin'the Boat" a um rapaz numa cadeira de rodas?
Bay Shuester, "Otur, kayığı sallıyorsun" şarkısının baş solosunu tekerlekli sandalyedeki bir çocuğa vermenin ne kadar gülünç olduğunun farkında mısınız?
Sou o Super Rockin'Mr. Magic, a segurar as pontas.
Bu Super Rockin'Mr. Magic.
Está a ouvir o "Ned and Noah Show, Rockin'Rock U" até às 0h.
Ned ve Noah programını dinliyorsunuz gece yarısına kadar Rock'n Roll.
Tivemos uns problemas técnicos estranhos aqui na WQRY, mas quero que saibam que foram resolvidos e que voltámos a emitir "Rockin'Rock U".
Geçtiğimiz bir kaç haftadır, WQRY'de biraz teknik sorunlar yaşıyoruz. Ama bütün sorunların çözüldüğüne ve sizi coşturmaya geri döndüğümüzü söylemek isterim.
É melhor não ficares com a Lil só para ti, porque preciso da minha amiga de copos nos sábados à noite no Rockin'Sushi, sim?
Lil'imi sıkmasan iyi olur çünkü Rockin'Sushi'de geçireceğimiz daha çok sarhoş cumartesi gecesi istiyorum.
Talvez possamos ir um dia as três ao Rockin'Sushi.
Belki bir ara üçümüz Rockin'Sushi'ye birlikte gideriz.
Fat-bottomed girls ( raparigas de rabo gordo ) You make the rockin'world go round
* Koca popolu kızlar, neşe katar sıkıntılı hayata *
Fat-bottomed girls, you make the rockin'world go round
* Koca popolu kızlar, neşe katar sıkıntılı hayata *
Yeah Fat-bottomed girls You make the rockin'world go round
* Koca popolu kızlar, neşe katar sıkıntılı hayata *
Liguei à tua mãe e ela deixa-te ir connosco ao Rockin'Rapids no próximo fim-de-semana.
Anneni aradım ve bizim le gelecek haftasonu Rock Rapids'e bizimle gelebilmen için annenden izin aldım.
Podem dizer adeus aos Rockin'Rapids!
Rock ve Rapids'i unutabilirsin.
Rocking... Robin?
Rockin'Robin mi?
Bem, então vou servir-te um Rockin Moroccan. É como droga legal.
O zaman size hemen bir Rockin Moroccan veriyorum, kendinize getirir.
Sabe se recebeu a embalagem de café Rockin Moroccan que...
Rockin Moraccan kahve paketini alırsa...
Rockin'With Dewey continua em segundo lugar.
Rockin'With Dewey yarışı ikinci sürdürüyor.
Mystery Woman vem a seguir, por fora, e Rockin'With Dewey em terceiro, por dentro.
Mystery Woman, dış kulvarda ikinci sırada, Rockin'With Dewey, iç kulvarda üçüncü sırada.
Depois Rockin'With Dewey e Mystery Woman, em 01 : 51 : 04.
Rockin'With Dewey üçüncü ve Mystery Woman 1 : 51.4 derecesiyle yarışı dördüncü tamamlıyor.
Quero que todos os homens na América pareçam um daqueles tipos dos LMFAO do "party rockin'in the house tonight".
Amerika'daki her erkek, LMFAO kliplerindeki "akşam parti yapan" adamlar gibi olsun.
Chamo-me Pete...
Rockin'Ricky'ylesin! Merhaba, ben Pete.
- Sou Rockin'Roy, o Morning Boy -
Telefonda konuşmuştuk.
Blues e o bom Rock Boogie.
Funk metal denedim ama bu çocuğun aşikar tercihi low-down blues ve güzelim rockin'boogie.