English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Rosetta

Rosetta traduction Turc

96 traduction parallèle
Acabámos como o cozinheiro da Rosetta.
Olan Rosetta'nın mutfağına oldu.
E a sensacional e jovem estrela mexicana, Rosetta Nixon, interpreta a comandante do bombardeiro, cuja paixão por aves marinhas termina em tragédia.
Sansasyonel Meksikalı yıldız Rosetta Nixon bombardıman uçağının komutanı. Deniz kuşu tutkusu trajediyle bitiyor.
E entre elas havia imagens de algo chamado a Pedra de Roseta, e retratos das pessoas que viviam por entre as ruínas dos faraós.
Arasında Rosetta Taşı denen bir şeyin resimleri ve firavunların harabeleri arasında yaşamış insanların portreleri vardı.
Houve um, que olhou para a Pedra de Roseta, e logo anunciou o seu conteúdo.
Rosetta Taşı'na bakan araştırmacılardan biri, bakar bakmaz olayı kavramıştı.
Esta é uma réplica exacta da Pedra de Roseta.
Bu Rosetta Taşı'nın tam bir kopyasıydı.
O original tinha sido encontrado no ano 1799, por um soldado francês que trabalhava nas fortificações, da cidade de Rashid, no delta do Nilo, e à qual os Europeus, desconhecendo e não querendo saber o árabe,
Orjinali 1799 yılında, Nil Deltası'ndaki Raşit kasabasının sağlamlaştırılmasında çalışan bir Fransız askeri tarafından bulunmuştu. Arapça öğrenmeye tenezzül etmeyen Avrupalılar,... bu taşa "Rosetta" adını vermişlerdi.
Champollion fluente em Grego antigo, pois era um soberbo linguista, concluiu que a pedra tinha sido inscrita, para comemorar a coroação, do Rei Ptolomeu V Epífanes, na Primavera do ano de 196 a.C.
Müthiş bir dilbilimci olan Champollion Eski Yunancayı okuyabiliyordu ve söz konusu Rosetta Taşı'nın M.Ö. 196 yılının baharında,... Kral V. Batlamyus Epiphanes'in taç giyme töreni dolayısıyla yazıldığını anlamıştı.
Felizmente, Champollion tinha em seu poder um obelisco, como uma segunda Pedra de Roseta, encontrado nas escavações, do templo de Fila, no qual estava inscrito, cartuchos representando os hieróglifos equivalentes, a um outro nome Grego :
Şans eseri, Champollion ikinci bir çeşit Rosetta Taşı benzeri bir dikili taşla Philae Tapınağı denen bir yerde karşılaşmıştı ve bunda Yunanca yazılı bir kalıbın hiyeroglif yazısındaki karşılığını saptamış bulunuyordu :
Haverá, num certo sentido, uma Pedra de Roseta cósmica?
Yıldızlararası bir Rosetta Taşı var mıdır?
A pedra Rosetta galáctica.
Bir galaktik Rosetta taşı.
Sra. Rosetta Dial?
Bayan Rosetta burada mı?
Sou a Rosetta, Henri.
Ben Rosetta, Henri.
- Quero que... - Rosetta!
Gelmek istedim- -
Rosetta, gostava de sentir menos medo deles.
Keşke onlardan bu kadar korkmasaydım, Rosetta.
Tu chamas-te Rosetta.
Senin adın Rosetta.
Eu chamo-me Rosetta.
Benim adım Rosetta.
Rosetta!
Rosetta!
É a Rosetta.
Ben Rosetta.
O que não consegue perceber devido a essa sua miopia triste é que o basebol é a chave da vida. A pedra de Roseta, se preferir.
Beysbol hayatın anahtarı, adeta bir Rosetta taşı olduğunu görmeyi beceremiyorsun.
- Giorgio, Rosetta, como estão?
- Giorgio, Rosetta, nasılsınız?
Mas não acho a Pedra de Rosetta.
Sadece Rosetta Stone'u bulamıyorum.
Ele pode ser uma fraude, doutor ou pode ser que seja a Pedra de Roseta que temos procurado.
Sahtekar olabilir doktor veya aradığımız Rosetta taşı olabilir.
Até com a pedra de Rosetta centenas de... egiptólogos estiveram 17 anos decifrando... os hieroglíficos egípcios.
Rosetta'nın taşına kadar... Mısır bilimcilerinin hieroglifleri deşifre etmesi... 1 7 yıl sürmüştü.
Sem a Rosetta. Em... 7 horas e 26 minutos.
Rosetta'nın taşı olmadan... 7 saat ve 26 dakikada yaptım.
Diga-me, ele é a Pedra de Roseta... que vai revelar o que aconteceu nos últimos 60 anos?
Bana şunu söyle, Rosetta Stone son 60 senede olup bitenleri açığa vuracak mı?
- A nossa "Tábula Rosetta", se preferir.
- Rosetta Stone gibi.
A Pedra virtual de Rosetta.
Sanal Rosetta Stone.
O nome dela era Rosetta.
Adi Rosetta'ymis.
Rosetta Stone.
Rosetta Stone.
Os professores tratam-me como se fosse uma espécie de Rosetta stone para os Afro-Americanos.
Öğretmenler bana, Afro Amerikalılar'ın Rosetta Taşı muamelesi yapıyor.
Um conjunto de inscrições na chamada pedra de Roseta tinha a chave.
Devasa bir yazılı tablet, Rosetta Taşı, çözümü getirdi.
Só ele sabe o que significa, ou sabia, e sem algum tipo de pedra de Rosetta acho que não...
Sadece o ne olduğunu biliyor, yada biliyordu ve sanıyorum Rosetta Taşı olmadan yapabileceğimiz...
Está bem, está bem, e que tal giz de Rosetta?
Tamam, tamam biraz Rosetta Tebeşiri'ne ne dersin?
Cuidado, Rosetta, ela pode desmaiar!
Dikkat et Rosetta, her an bayılabilir!
Nem Roseta quer ensinar-me a ser uma fada de jardim.
Rosetta bahçe perisi olmayı öğretmekten vazgeçti.
A Iridessa e a Roseta vão misturar cristais de luz com pigmentos de flores.
Iridessa ve Rosetta ışık kristallerini çiçek pigmentiyle karıştıracaklar.
Roseta!
Rosetta!
- Rita, Rosa, Roseta...
- Rina, Rhoda, Rosetta...
Depois, vou dar à Roseta os cristais de luz para o fogo-de-artifício.
Sonra Rosetta'ya havai fişekler için ışık kristali vereceğim.
- Rosetta, vem agarrar-me nos pés. - O quê?
- Rosetta, ayağımı yakala.
Eu vi-te a falar com a Rosetta, a criada da Ferrara.
Seni şu Ferrara'nın hizmetçisiyle konuşurken gördüm.
Ela é uma Pedra de Roseta virtual.
Fiilî bir Rosetta taşı * gibi.
Eu sei o que é uma Pedra de Roseta, obrigada.
Evet, Rosetta taşının ne olduğunu biliyorum, sağol.
Aulas de espanhol.
Rosetta Stone.
Meu Deus, Rosetta, lamento muito, estás bem?
- Tanrım, Rosetta. -... temizle şunu, temizle!
- Rosetta!
- Rosetta!
Lindo trabalho, Rosetta.
Aferin, Rosetta.
Que vestido lindo, Rosetta!
Bu ne güzel bir elbise, Rosetta!
Rosetta, tens realmente que subir no sapo.
Rosetta, aslında kurbağanın üstüne oturmalısın.
E tinhas ido melhor se a Rosetta estivesse realmente tentado.
Rosetta da çabalasaydı daha iyi olabilirdiniz.
Rosetta!
- Rosetta! - Rosetta!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]