Translate.vc / Portugais → Turc / Sitting
Sitting traduction Turc
70 traduction parallèle
Sioux e Apaches, chefiados por Sitting Bull, Crazy Horse, Gall e Crow King, uniram-se numa guerra comum contra a Cavalaria americana!
Oturan Boğa, Çılgın At, Gall ve Karga Kral yönetiminde, Birleşik Devletler süvarilerine karşı, ortak bir savaş için birleşiyorlar.
" O Sitting Bull anuncia uma guerra santa.
Oturan Boğa kutsal savaş vaazları veriyor.
O mundo de Nuvem Vermelha e Touro Sentado.
... Red Cloud'un ve Sitting Bull ( Oturan Boğa ), nın dünyasında, Ve aynı zamanda ;
Com certeza, é o que os Williams imaginam... com todo o tempo que passa na cozinha deles.
Eminim what the Williams think you want... all the time you've been sitting in their kitchen.
Há o Cavalo Maluco, Sitting Bull, Pocahontas, Gerónimo.
Vahşi At, Oturan Boğa Pocahontas, Geronimo...
Serviço Rubber Baby Bumper Baby-sitting.
Aman Bebek Aklım Sende Bebek Bakıcılığı Şirketi?
Serviço Rubber Baby Buggy Bumper Baby-sitting. Estou.
Aman Bebek Aklım Sende Bebek Bakıcılığı Şirketi?
"Aqui sentados, numa detenção paralisante"
* Sitting here in a cramped detention * - Burada gözaltında duruyoruz -
Olhe para ele, ali sentado, sozinho.
Look at him, sitting there all alone.
Sentado no setor barato Embaixo dos degraus
# Sitting in se cheap seats underneas se stars
Tenho feito baby-sitting desde os meus dez anos.
10 yaşından beridir çocuk bakıcılığı yapıyorum.
O que o Sr. Presidente está a tentar dizer é que o número à Sitting Bull não está a resultar.
Sanırım başkanın demek istediği şu, Oturan Boğa taktiği işe yaramıyor. Oturan Boğa taktiği mi?
Lindsay, os Johnsons querem que faças baby-sitting na quinta.
Lindsay... Johnson'lar perşembe günü bebeklerine bakmanı istiyorlar.
O que é que estás aqui a fazer? Devias fazer baby-sitting para os Johnsons.
Johnson'ların çocuğuna bakıyor olman gerekirdi.
Vou fazer baby-sitting e quero que venhas comigo.
Bebek bakıcılığı yapacağım ve senin de gelmeni istiyorum.
Nunca mais faço baby-sitting.
Bir daha asla bebek bakıcılığı yapmayacağım.
- Acerca do baby-sitting.
- Bakıcıklık hakkında.
Isto é baby-sitting ou futebol?
Bu çocuk bakımı mı, futbol mu?
O Dylan está no hospital, o Charlie vai ser expulso, a Nora tirou férias e faz baby-sitting.
Dylan hastanede, Charlie uzaklaştırma almış Nora bakıcılık için işinden izin almış?
O meu pai teve que ficar sentado uma semana... numa cadeira baixa, período conhecido como "sitting shiva".
Babam 7 günlüğüne alçak sandalyeye... oturmak zorunda kaldı. "Shiva'ya oturma" anlamına gelen bir dönem.
Ms. Reynoso não é a sua baby-sitting.
Bayan Reynoso çocuk bakıcılığı yapmıyor.
Eu estava a fazer baby-sitting, quando o Anquoin ligou e me convidou para sair.
Anquoin çıkalım dediğinde bebek bakıyordum.
A minha família seguirá Sitting Bull.
Benim kabilem Oturan Boğa'yı izleyecek.
Acampamento de Sitting Bull Rosebud Creek Território de Montana
Oturan Boğa'nın Kampı Rosebud Deresi, Montana Bölgesi
Sitting Bull sentia os espíritos dos Facas Longas, que tinham sido enviados para o capturar e à sua gente e obrigá-los a viver como homens brancos.
Oturan Boğa, onu ve halkını esir etmek ve onları... beyaz adam gibi yaşamaya zorlamak için gönderilen... uzun bıçakların ruhlarını hissetti.
A visão de Sitting Bull inspirou muitos guerreiros a deixar a reserva.
Oturan Boğa'nın kehaneti çok savaşçıya kampı terketme cesareti verdi.
Sitting Bull moveu a sua gente para as margens do rio chamado Greasy Grass, onde a caça era abundante.
Oturan Boğa, halkını av hayvanlarının bol olduğu Yağlı Çimen adlı nehrin kenarına götürdü.
A visão de Sitting Bull tornou-se passado.
Oturan Boğa'nın kehaneti gerçek olmuştu.
O povo não prestou atenção às advertências de Sitting Bull de deixar as posições dos soldados intocadas.
Halkı, Oturan Boğa'nın, askerlerin eşyalarına dokunulmaması uyarısını dikkate almadı.
Sitting Bull sabia que isto teria grande peso para Wakan Tanka.
Oturan Boğa, Wakan Tanka'nın böyle şeylere çok önem verdiğini biliyordu.
Como não conseguiram encontrar Crazy Horse nem Sitting Bull, a sua raiva caiu naqueles que estavam na reserva.
Çılgın At ve Oturan Boğa'yı bulamadıkları için, öfkelerini onlara ayrılmış arazilerde yaşayan Kızılderililerden çıkardılar.
Acampamento de Sitting Bull Reserva de Standing Rock
Oturan Boğa'nın Kampı Standing Rock Toplama Bölgesi
Sitting Bull foi o último a abandonar a arma e o cavalo.
Oturan Boğa, silahını ve atını veren son kişi oldu.
O povo de Sitting Bull também tem de dançar.
Oturan Boğa'nın halkı da dans etmeli.
O Sr. Mclaughlin em Standing Rock acredita que enquanto haja um rebelde solto como Sitting Bull, não estaremos seguros.
Standing Rock'taki Bay McLaughlin, Oturan Boğa gibi bir tek doyumsuz bile serbest dolaştıkça, güven içinde olamayacağımıza inanıyor.
Diz-se que Sitting Bull vem nesta direcção para se juntar aos renegados nas terras más.
Aldığımız habere göre, Oturan Boğa, çorak arazideki kaçaklara katılmak için buraya yönelmiş.
O general Miles autorizou a prisão de Sitting Bull.
General Miles, Oturan Boğa'nın tutuklanmasını emretti.
As acções de Sitting Bull requerem o seu aprisionamento imediato.
Oturan Boğa'nın yaptığı şey, derhal tutuklanmasını gerektiriyor.
Sitting Bull está preso.
Oturan Boğa tutukludur.
Ainda temos milhares espalhados pelas terras más, e não sabemos quanta gente de Sitting Bull corre para o ver.
Çorak arazide hâlâ binlerce kaçak var, ve Oturan Boğa'nın halkının kaçının onlara katılmak için koştuğunu bilmiyoruz.
Vimos do sítio onde... a polícia matou o Sitting Bull
Polislerin, Oturan Boğa'yı öldürdüğü yerden geliyoruz.
Dizem que alguns do povo de Sitting Bull estão aqui contigo.
Yanında Oturan Boğa'nın bazı adamlarının olduğunu söylüyorlar.
Apenas um pouco de'baby-sitting'.
Sadece biraz bebek bakıcılığı.
Ouçam-me, eu preciso que façam baby-sitting à'baleia', OK?
Dinleyin, çocuklar, balinaya bakıcılık yapmanızı istiyorum, tamam mı?
Tinha de se embonecar para vir fazer baby-sitting?
Çocuk bakmak için kıyafetinin düzgün olması mı gerekiyordu?
Chief, eu tive muito pouco que ver com a morte do Sitting Bull, Por isso talvez pudesses parar de te vingar em mim.
Reis, Oturan Boğa'nın ölümüyle hiçbir alakam yok o yüzden hıncını benden çıkartmasan iyi olur.
O chefe índio Sitting Bull estava em minoria perante as tropas de Custer.
Oturan Boğa'nın, Custer karşısında pek şansı yoktu.
Pensava que era só baby-sitting.
Sadece dadılık yapman gerektiğini sanıyordum.
Passou da criogenia para o "baby-sitting"?
Kriyojenik bebek bakıcılığı mı?
Para a minha Firma era ouro sobre azul. Mas havia mais coisas a fazer do que um mero baby-sitting :
Bu, grubum için çok kolay bir işti ama bebek bakıcılığından daha çok yapılacak iş vardı.
É o "Boi Sentado" do musical.
Bir müzikalde "Sitting Bull" u oynuyor.