English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Sou

Sou traduction Turc

276,437 traduction parallèle
Não sou má.
Kötü değilim.
Sou?
Kötü müyüm?
Costumam dizer-me que sou moreno.
Normalde esmer deyip geçerler.
Não sou grande fã do programa.
Sorun şu, programı o kadar tutkuyla yapmıyorum.
- Sou o único branco aqui.
- Burada tek beyaz ben varım.
Eu sou o McDreamy.
McDreamy benim.
Sou o Dev, o apresentador.
Ben Dev, programın sunucusuyum.
- Sou o Magnífico Kenny.
- Ben Muhteşem Kenny'yim.
- Sou o Magnífico Kenny!
- Ben Muhteşem Kenny'yim!
Não sou o único que faz magia.
Burada sihir yapan tek kişi ben değilim.
Quando propus um programa de viagens, recusou porque sou uma cara nova.
Gezi programımı sana teklif ettiğimde yeni bir yüz olduğum için beni reddettin.
- Sou moreno!
- Ben esmerim!
Sou um McDonald's?
Ben McDonald's mıyım?
E eu sou um grande White Castle.
Ben de bizim White Castle'ım.
Sou homossexual.
Ben eş cinselim.
Sou homossexual.
Eş cinselim.
É quem eu sou.
Ben böyleyim.
Não sou parente das Watkins.
Watkins'lerden değilim.
- Sabes como sou.
- Tarzım bu.
- Não sou racista.
- Ben ırkçı değilim.
Não sou definido pelos sabores que agradam ao meu povo.
Ben köri insanı değilim, halkımın sevdiği tatlar beni tanımlayamaz.
Sou uma figura pública. - O programa é popular.
Ben ünlüyüm Francesca, ünlü bir kapkek programı sunuyorum.
A rapariga sou eu.
Bu arada, kız olan benim.
Tecnicamente, namoro com ele desde que sou adulta.
Yani, yetişkinlik hayatım boyunca onunla çıkmışım.
Sou feliz aqui.
Burada mutluyum.
- Eu sou o chefe Jeff.
- Benim adım Şef Jeff.
- E eu sou o Dev Shah.
- Benimki de Dev Shah.
Sou o Dev.
Ben Dev.
Ela disse : "Chefe Jeff, sou casada."
Kadın "Şef Jeff, ben evliyim." falan demiş.
Sou a Raven, ao vivo e isto é o Raven Live!
Ben Raven, canlı yayındayız ve Raven Live'ı izliyorsunuz.
- Não sou o melhor amigo dele.
- Bir bilgim yok. En iyi arkadaşı değilim.
Sou a Maddie Kenner.
Ben Maddie Kenner'ım.
Sou um membro de sétimo nível.
Ben 7. seviye üyeyim.
Ele está aqui para provar que sou sério.
O, ciddi olduğumu ispatlamak için burada.
Eu sou o Alan.
Ben, Alan.
Sou um enviado especial da Governador-Geral.
Genel Vali'nin özel elçisiyim.
Tenho a certeza que o seu funcionário o mencionou, sou do escritório da Governador-Geral.
Eminim memurunuz bahsetmiştir. Genel Vali için çalışıyorum.
Não sou diferente de si, Sargento.
Görevim seninkinden farklı değil, çavuş.
Sou o Liam.
- Adım Liam.
Senhor, chamo-me Liam Cole, sou estudante do MIT.
Efendim, adım Liam Cole. MIT'de öğrenciyim.
Chamo-me Liam Cole. Sou estudante no MIT.
Adım Liam Cole ve MIT'de asistanım.
Podes falar. Sou todo ouvidos.
Anlat bakalım, dinliyorum.
Liam Cole, sou aluno do MIT, senhor.
- Liam Cole. MIT'de asistanım, efendim.
- Sou bom a ler as pessoas.
- İnsanları gözünden tanırım.
Eu... sou um zé-ninguém.
Ben mi? Şey... Hiç kimseyim.
Sou o novo chefe de segurança do Darius.
Darius'un yeni güvenlik şefiyim.
Sou a Amanda. Liam.
- Adım Amanda.
- Sou de Avonlea. Green Gables.
- Avonlea Green Gables'danım.
Dizem que sou muito despachada.
Benim için eli çabuk kız derler.
Eu não sou uma ladra.
Çünkü ben bir hırsız değilim.
Eu sou a minha família, e basto-me a mim mesma!
Artık başımın çaresine bakıyorum. Kimseye ihtiyacım yok.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]