Translate.vc / Portugais → Turc / Spinning
Spinning traduction Turc
55 traduction parallèle
Esmaguem a Spinning Jenny!
İplik eğirme makinelerini kırın!
E rodopias no meu cérebro
# And I find you spinning round in my brain #
Chute giratório!
Spinning Bird Kick!
Eu adorava os "Spinning Topps."
"Spinning Topps" u çok severim.
Yeah, ele não precisa dos "Spinning Topps" a aproveitarem-se da sua glória.
Evet "Spinning Topps" un onun tüm zaferini sömürmesine ihtiyacı yok
Eu faço spinning na academia, mas os homens são todos gays.
Ben olsam fırlatır atardım. Bütün erkekler eşcinsel.
Esta semana vamos ter de compensar na bicicleta.
Bu hafta mutIaka fazIadan bir spinning dersi yapmaIıyız.
A mãe e eu estamos perdidas pelo instrutor de bicicleta.
AnnemIe ben spor saIonumuzdaki bir spinning hocasından çok hoşIanıyoruz.
Desculpem a linguagem, mas arrastei-lhe o cu para fora da cama e levei-a para a aula de ginástica.
Argomun kusuruna bakmayın, kıçını kaIdırdım ve spinning dersine götürdüm.
Amanhã de manhã vêm à aula de ginástica connosco.
Yarın sabah erkenden bizimIe spinning dersine geIiyorsunuz.
Se não nos vamos embora, temos de andar de bicicleta.
Eğer hemen buradan çıkmazsak, spinning dersine gideceğiz.
Como se as aulas de ginástica resolvessem tudo e...
... sanki spinning dersi her şeyin çözümü...
Estou girando no Underground hoje a noite.
Bu gece Underground'da spinning. Gelmek ister misin?
Vocês lembram-se da sensação que tínhamos numa aula de spinning, realmente intensa?
O yoğun gym günlerinde aklımızdan geçenleri hatırlıyor musunuz?
Então terá de encontrar alguém que cubra esse... seu traseiro de três aulas de spinning por semana, com factor 50.
O halde, haftada üç bisiklet egzersizi yapan poponuzu... 50 faktörlük kremle kaplayacak birini bulmanız gerekecek.
Ela dá aulas de spinning, seja lá isso o que for.
Döndürme gibi bir şey öğretiyor.
Vemo-nos no Spinning Wheel logo à noite!
Bu gece "Spinning Wheel" de görüşürüz.
Queres saber uma coisa? Prefiro uma aula de spinning.
Fitness dersini tercih ederim.
Estive a fazer treinos de bicicleta seguidos.
Spinning * sınıfıma tekrar tekrar tekrar döndüm.
Losing my head, spinning round and round
* Aklımı yitirdim, savruluyorum deli gibi *
Ela faz aulas de spinning.
MM's'tekiler gibi spor salonunda bisiklete biniyor.
Vou para o "spinning".
- Spinning'e gidecektim.
"Spinning"?
- Spinning mi?
Nós tínhamos uma aula de "spinning" esta tarde.
Bugün öğleden sonra dikiş kursumuz vardı.
Acho que vais faltar à aula de spinning.
Sanırım bugün dönüş dersini kaçıracaksın.
Assim, poderíamos andar com o "porta-feto" o dia todo e tirar quando quiséssemos usar um vestido sensual ou fazer 30 minutos de spinning.
Böylece bütün gün onunla her yere gidebilir seksi elbiseler giymek istediğimizde veya yarım saat kondisyon bisikletine binmek istediğimizde de çıkarıp bir kenara koyabiliriz.
Conheço-a da aula de spinning.
Spor yaparken tanıştım.
"Aulas de spinning".
spor salonu.
Acontece que a Bridget Woo tem aulas de spinning com aquela miúda do cabelo ondulado que anda com o quarterback.
Sonra ortaya çıktı ki, meğer şu kursa gelen kız, oyun kurucu ile çıkan şu kıvırcık saçlı kızmış.
Eu conheço a Klamitra, a negra sensual que dá as aulas de spinning.
Klamitra'yı ben biliyorum. Pedal sınıfımdaki öğretmenlik yapan, seksi zenci kadın.
Instrutora de spinning?
Spor salonu hocası mı?
Mahalo. Mais duas semanas, e posso retomar as minhas aulas de spinning.
Bir kaç haftaya kadar bisiklet çevirme derslerine devam edebileceğim.
É aquela puta da aula de spinning.
Spordaki sürtükleymiş.
Se contasse a todos que o Chad, o teu marido, dormiu com a instrutora de spinning muito antes de mim?
Tüm bu insanlara, kocan Chad'in benden çok daha önce spin eğitmeniyle yattığını söylersem?
Tenho aula de ginástica daqui a 20 minutos.
20 dakika sonra spinning dersim var.
Se eu quisesse o teu conselho para dar uma aula de spinning, pedia-te, mas disto percebo eu.
Kondisyon konusunda tavsiyeye ihtiyacım olsaydı sana sorardım ama bu benim alanım.
Fiz algumas aulas de "spinning".
Birkaç kondisyon bisikleti dersine katılmıştım.
Uma vez fizemos uma aula de spinning.
Bir zamanlar beraber bisiklet sürüyorduk.
* Eu sei que o mundo Continua a girar *
Çalan Şarkı : "Chronic Future - World Keeps Spinning"
Spinning
Bisiklet.
a girar pela vila cedo ou tarde, a febre acaba...
d Spinning through the town d d Sooner or later, the fever ends... d
Santo Deus! A aula de spinning não é aqui?
Hay Allah, burada müzik yapılmıyor.
Nem acredito que estou a faltar à aula de spinning por causa disto.
Bunun yüzünden spinning dersimi kaçırdım bir de ya.
Podia pensar-se que praticar yoga depois de uma aula de spin é boa ideia, mas confia em mim, não é.
Spinning dersi sonrası sıcak yoga iyi fikir gibi gelebilir, ama güven bana değil.
Eu conheço-te das minhas aulas de spinning.
Spor salonunda aynı sınıfaydık değil mi?
Fui finalmente àquela aula de spinning com a Miranda.
Sonunda Miranda'yla birlikte bisiklet kursuna gidebildim.
Spinning?
Bisiklet?
Estás a ir àquelas aulas de spin que te ofereci?
Seni yazdırdığım spinning derslerine gidiyor musun?
Salão Spinning Wheel, do outro lado.
Yol üzerindeki, Spinning Wheel salonu.
Faltei à aula de'spinning'para isto.
Buraya gelmek için bisiklet sınıfını ektim.
- "Spinning Topps"!
- "Spinning Topps"!