Step traduction Turc

Time-step!

Bu ritmik step. - Ritmik step.

Conheço este passo, o box step.

Waltz yapabilirim.

Vossas Excelências, senhoras e senhores, a primeira dança será a "Military Two-step".

İlk dans askeri iki adım dansı olacak.

Every step seemed the same Todo passo parecia o mesmo

# Her adım birbirinin aynısıydı #

- Que é que fazes?

- Step dansı.

Sei lá, um fox-trot, um one-step?

Ne bileyim, bir fox-trot, bir one-step mesela?

Agora, senhoras e senhores, eis, Tops "n" Taps,

Şimdi, baylar bayanlar, Şapka ve Step.

O Jota H. Cristo!

Aman Step Dansı Yapan Tanrım!

E deixou-te os sapatos de sapateado?

Step ayakkabılarını o mu verdi?

Têm de ter explicações no campo de sua especialidade, e estudar ballet, dança moderna, jazz, sapateado e dança histórica e História da Dança, adágio de apoio, classe de variação, maquilhagem, e até representação para bailarinos.

Ana branşınızda dışarıdan dersler alacak bale, modern, folk, caz, step, tarihsel danslar, dans tarihi destekli adagio, varyasyon dersi makyaj, kuaförlük, dansçılar için oyunculuk öğreneceksiniz.

- E agora, connosco com uma versão nova do épico sapateado feito o ano passado, a Tina e os seus Pezinhos Mágicos!

Çok güzel. - Şimdi de geçen seneki step dansı klasiğinin kısaltılmış bir yorumuyla huzurunuzda Tina ve Zıpır Ayaklar!

- É mais como um calafrio.

Bu daha çok step dansına benziyor.

Mas primeiro tens de parar com esse número de sapateado e as vigarices.

Ama önce şu step dansı ile ikide kıvrıl rutininden kurtulman lazım.

- Sapateado?

- Step dansı?

- Sapateado, balé, aeróbica...

- Step, bale, aerobik...

que, como lhe dizía... eramos famosos pelo sapateado, mas o nosso reportório... era bastante ecléctico e Fred demonstrou... que o flamenco e o sapateado têm muitas afinidades.

Maalesef, fotoğrafları seçiyor. Step dansında meşhurduk, ancak repertuarımız oldukça azdı. Ve sonra, bildiğiniz gibi, flamenko ve stepin birçok ortak yönü vardır.

Tu ainda mijavas na cama.

Step dansı hakkında hiçbirşey bilmiyorsun, ufaklık.

Pode dizer-se que agora sou eu quem se mija na cama!

Öyleyse! Koca Fred step dansı yaparken, sen daha altına kaçırıyordun.

Já é altura, por fim, de falar a sério, sobre o sapateado.

Step hakkında konuşmanın tam zamanı.

- Muito bem. - El claqué...

Step sadece dans demek değildir.

Verá, também penso que o sapateado é... é algo mais.

Bence de step dansı danstan daha fazlasıdır... fazlasıdır!

O sapateado, na sua origem, não era uma dança qualquer.

- Step dans değildi. - Neydi peki?

15 anos a dançar, com sapateado, e nunca me disse nada.

15 yıl boyunca step dansı yaptık ve bana hiç bahsetmemiştin!

Não, ela tem razão - - ainda temos que ensaiar o sapateado.

O haklı çünkü step yapmak için uğraşmamız gerekiyor.

- Perdoe, isso que interessa? - Interessa-lhe a si e muito.

İzleyiciler sizin yaşınızda birinin step dansı yapabildiğini görecekler...

E, agora, num extraordinário número de sapateado... aquí, convosco : Ginger e Fred.

Ginger ve Fred, sıradışı step dnslarını sizler için yapıyorlar!

Vou fazer sapateado na sua cabeça. Tem cuidado.

Kafatasın üzerinde step dansı yapacağım.

Mas deves ter suado ao ler as instruções da máquina de step.

Tatlı olmak için çalışmak içindekiler kısmında imzanın üzerinde yazıyor.

O que querem?

Herneyse ya step, veya okuldan atılmak.

Façam uma boa viagem. Não se preocupem com nada.

Sebze yemeyiz, ve step dansı yapmayız.

- E uma parva. Nem consegue excitar um rapaz.

Bakalım "Dueling Banjos" un step yorumundan hoşlanacakmısınız.

De quem é o Bobby Brookato?

Marcie... Al beni, step ustası.

Por que não vais com ele?

Nasıl oldu da onlara katılmadın? Step yapabiliyorsun.

Tu até sabes sapatear.

Step dansı yapabiliyorsun.

# Every step I take

# Attığım her adımda

Parece de dançarino.

Kulağa step dansçısı gibi geliyor.

A jornalista do "Step Magazine"?

Yazar mısınız? "Step Dergisi"? Gerçekten mi?

Diz-me Nadine, minha amiga, sabes dançar sapateado? Sabes sapateado?

Söyle bakalım, Nadine... step dansı yapabiliyor musun?

Caminhando, caminhando, bem lá, bem ali.

Step, step... Tam orada...

Apanhou-me no meio de um exercício de aeróbica que estava aqui a fazer.

Aaa, Bayan Purty, şey... Beni basit bir step-aerobiğin ortasında yakaladınız, tam burada yapıyordum.

Paguei dez anos de sapateado, e é esta a paga?

Ne? On yıl step dansı dersi aldır ve bu şekilde mi karşılık alıyorum senden?

E quero um aparelho de "step", um liquidificador.

Ve bir perde arkası uzmanı isterim. Meyve suyu uzmanı isterim.

Portanto : "Steppity-step e mãos de jazz."

Yani şu, "Adımsı-adım ve jaz eller."

Já viste o "Step by Step"?

Step by Step'i görmedin mi?

E porquê, precisamente, o sapateado?

- Niye step dansı?

Kell, pelo buraco da parede dos chuveiros femininos, consta que vais fazer uma festa do pijama.

Step dans klubü azınlık mahallesinde resital veriyordu. Şimdi, görünüşe göre, tüm çeteler bir araya gelmiş ve otobüslerine saldırmışlar.

- Nunca é nada do que eu quero.

Şey, Sana ne yaptı? Step dansı klubüne katılmak zorundayım.

Já foram. Eu tenho a chave, vamos assaltar a casa.

Step sınıfı için yeni birisi daha olmayacak, ve yarın işe gitmek için Kalkacağım bileklerimden birisi boyalı olarak, ve daha sonra, en önemlisini göreceksiniz.

Céus, odeio-a.

Step danscısı değilim. Yani, onunla yüzleşmeliyim,

Lábios prontos.

O ya step dans yapacak veya kovulacak.

Isto é para fazer sapateado.

Bunlar step dansı için, görüyor musun?