English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Taiji

Taiji traduction Turc

35 traduction parallèle
Lá está ela, a cidade de Taiji.
İşte burası. Taiji kasabası.
É curioso entrar em Taiji.
Taiji'ye gelmek komiktir.
Aqui à nossa esquerda, é o tristemente famoso Museu da Baleia de Taiji.
Solunuzda kötü namıyla ün salmış "Taiji Balina Müzesi" yer almakta.
Não me deixaram falar sobre a matança de golfinhos a ocorrer em Taiji.
Taiji'deki yunus katliamı hakkında konuşmamı istemedikleri için.
E é a sua perdição em Taiji.
Ses, onların en önemli duyuları ve Taiji'de yunusları ölüme götüren de bu.
Taiji é o maior fornecedor de golfinhos para parques e programas "nade com golfinhos" em todo o mundo. Cada golfinho rende até 150 mil dólares.
Taiji, ulusal parklara ve yunuslarla yüzme programlarına yunus sağlayan en büyük tedarikçi konumundadır.
O Museu da Baleia de Taiji medeia os negócios, partilhando os lucros com município e pescadores.
Her bir yunusun değeri 150.000 $ civarıdır. Taiji Balina Müzesi komisyonculuk yapmakta ve yunusları yakalayan balıkçılara paralarını ödemektedir.
Aqui, em Taiji, podemos ir ao Museu da Baleia e ver o espectáculo dos golfinhos enquanto comemos golfinho.
Burada Taiji'de Balina Müze'sine gidip yunusları izledikten sonra yunus eti yiyebilirsiniz.
Em 2003, enviei uma equipa a Taiji.
2003'de, Taiji'ye bir ekibimi göndermiştim.
Saímos do comboio em Taiji e fomos imediatamente recebidos por Ric O'Barry... e pela polícia.
Taiji'de trenden inip vakit kaybetmeden Ric O'Barry ile buluşmuştuk peşimizdeki, polis arabası eşliğinde.
Presidente da Câmara de Taiji Queria satisfazer os dois lados.
İşte o an bazı şeylerin ters gittiğini anlamıştım.
Por isso, fomos ver paisagens fora de Taiji.
Böylece Taiji'de turistik bir geziye çıktık.
Na primeira manhã em Taiji, Ric O'Barry foi ter connosco ao hotel.
Taiji'ye vardığımızın ertesi sabahı Ric O'Barry, otelde bizimle buluştu.
Comprei-a na Prefeitura de Wakayama, em Taiji.
Bu eti, Taiji'deki bir dükkândan satın aldım.
Um consumidor pode pensar que está a comprar carne saudável de baleias do hemisfério sul e, de facto, adquirir carne de um golfinho roaz de Taiji, cujos níveis de mercúrio são 20 vezes superiores aos recomendados pela Organização Mundial de Saúde.
İnsanlar, etiketlerine bakıp sağlıklı ve besleyici balina eti aldıklarını sanıyorlar. Fakat tükettikleri şeyin, Taiji'den gelen ve aşırı civa içeren.. ... bir yunus eti olma ihtimali çok fazla.
Se esse produto está envenenado e não o puderem vender em Taiji, não podem vendê-lo em Iwate, nem em Okinawa, nem em nenhum outro sítio onde o vendam.
Bunun zehir olduğu ortaya çıkarsa Taiji'de kimse, bunu satın almaz. Orada satılmayınca, Iwate'de satın alan olmaz. ... ve Okinowa'da.
Temos de continuar concentrados naquela lagoa de Taiji, para pôr cobro a isto.
O yüzden bana kalırsa, bu sorunu ortadan kaldırmak için Taiji'deki o koyda yaşananlara odaklanmalıyız.
Até podia dizer "Bem-vindos a Taiji".
Emin değiliz ama.
A primeira vez que fui a Taiji foi em 1980
Taiji'ye ilk olarak 1980 senesinde gitmiştim.
Como precisam de golfinhos para os parques, compram em Taiji.
Fakat yunus gösterileri için yunuslara ihtiyaçları olduğundan onlar da artık Taiji'ye gidip, yunusları oradan satın alıyorlar.
Perguntámos aos pescadores se podíamos subsidiar a actividade.
Taiji'de, bu işi yapan balıkçılara yardım önerisinde bulunduk.
Ou seja, se deixassem os barcos presos nas docas, nós pagávamos-lhes a mesma quantia que teriam feito a matar golfinhos em Taiji.
Başka bir deyişle teknelerini bu iş için kullanmamaları ve yunusları öldürmemeleri karşılığında aldıkları paranın aynısını vereceğimizi söyledik.
A Comissão Internacional de Pesca à Baleia está essencialmente a matar as pequenas comunidades costeiras de pescadores de baleia, como Taiji.
IWC, Taiji'deki gibi çok küçük sayıda ve küçük ölçekli canlıların yakalanmasına izin vermektedir.
Podemos ajudar a causa japonesa e o povo de Taiji.
Böylece Japon halkına ve Taiji'deki insanlara yardım etmiş olacağız.
Para perpetuar esse argumento cultural, os caçadores de golfinhos de Taiji começaram a fornecer carne de golfinho gratuitamente à rede escolar.
Sözde kültürel olan bu etkinliğin devamını sağlamak için Taiji'deki yunus katilleri bu etleri, okullardaki çocuklara bedava vermeye başladılar.
Sabe que o Presidente da Câmara de Taiji planeia distribuir carne de golfinho por todo o Japão, às crianças japonesas?
Taiji belediye başkanının, yunus etini Japonya'daki çocuklara dağıtmayı plânladığını biliyor muydunuz?
Vereadores de Taiji O Presidente da Câmara quer introduzir baleias e golfinhos capturados em Taiji nos almoços escolares em todo o país.
Belediye Başkanı, balina ve yunus etini ülkedeki okullara bedava dağıtmak istiyor.
Os pescadores de Taiji usam uma faca especificamente feita, cravam-na na espinha e a maioria dos animais é morta instantaneamente.
Taiji'deki balıkçılarımız özel olarak üretilen bir bıçak kullanıyorlar ve bıçağı, omurgaya sapladıklarında hayvanlar, acı çekmeden anında ölmüş oluyor.
A carne de golfinho foi retirada dos almoços escolares de Taiji, por acção directa dos vereadores Hisato Ryono e Junichiro Yamashita.
Yunus eti, Taiji'deki okul menülerinden çıkarıldı. Bu iki üyenin bireysel katkıları sayesinde.
A chacina de golfinhos de Taiji recomeça sempre em Setembro.
Taiji'deki yunus katliamı her sene Eylül ayında tekrarlanıyor.
Este é Huang Taiji, Principe de Jin.
Jin'in prensi, Huang Taiji yolladı.
Vá e diga a Huang Taiji.
Git Huang Taiji'ye söyle.
Huang Taiji está liderando os clãs Azul e Amarelo.
Huang Taiji, sarı ve mavi kavimlere önderlik ediyor.
Huang Taiji.
Huang Taiji.
"Aprecie o nosso maravilhoso Lugar da UNESCO".
Kime sorsak "Taiji'ye Hoşgeldiniz" yazdığını söylüyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]