English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Tangerine

Tangerine traduction Turc

47 traduction parallèle
Tangerina
Tangerine
Alturas em que a Tangerina
Tangerine
O coração dela pertence A Tangerina
Onun kalbi Tangerine'in
- Esta é a minha querida, Tangerina! - Olá!
- Bu yavrum, Tangerine.
"Tangerine, Rain, Pure, Light." Não há problema.
"Tangerine, Rain, Pure, Light." Sorun değil. Hallolmuş bilin.
E esse é o Tangerina.
Ve bu da Tangerine.
Não tinhas um cão chamado Tangerina?
Senin eskiden de Tangerine adında bir köğeğin yok muydu?
Tive um poodle no primeiro e último ano. Tangerina.
Yavru bir kanişim vardı ve okulun son yılllarıydı.Tangerine. Doğru.
Tangerina.
Tangerine.
Como é que a mesma pessoa pode ter dois cães, 25 anos de diferença, e os dois serem Tangerina?
Aynı kişinin 25 yıl arayla adı Tangerine olan iki köpeği nasıl olabilir?
Tangerina?
Tangerine mi?
E este Tangerina é preto.
Ve bu Tangerine siyah.
" Dêem um bom lar à Tangerina. Nenhum alívio.
Tangerine'iyi birilerine verin Rahatlayamıyorum.
Qual é o nome? Tangerina?
Adı neydi, Tangerine miydi?
Lembro-me de ti do Tangerine.
Seni Tangerine'den hatırlıyorum.
Josh Snyder, vocalista principal dos "Atomic Tangerine", foi diagnosticado com linfoma de Hodgkin, de nível 4.
Atomic Tangerine grubunun baş solisti olan Josh Snyder'e 4. seviye lenf kanseri teşhisi konuldu.
A minha avó tinha uma casa que era um restaurante em Tangerine, Florida.
Anneannemin Tangerine, Florida'da bir restoranı vardı.
A minha banda, Blue Tangerine, vai dar um concerto grátis.
Grubum, Blue Tangerine, ücretsiz bir konser veriyor.
É a nova demo dos Blue Tangerine.
- Bu Blue Tangerine'ın yeni demosu.
Não. Vou precisar da Tangerine e um par de favores extras.
Tangerine'e ve ektradan birkaç şeye ihtiyacım var.
A Tangerine está aqui.
Tangerine tamamdır.
Isto é a Tangerine?
Tangerine bu mu?
Uma que envolve o'Tangerine'.
Mandalina da lazım.
- A Tangerine.
- Tangerine.
- "Tangerine"?
- "Tangerine" mi?
Especialmente da Tangerine.
Özellikle de Tangerine'nin.
E também na limusina, havia outra jovem chamada Tangerine.
Limuzinde Tangerine adında bir kız daha vardı.
Ela atende pelo nome de Tangerine.
Tangerine isminde.
E não acho que era uma brincadeira para a amiga dela, Tangerine, também.
Ve arkadaşı Tangerine içinde, şaka gibi olmadığını sanıyorum.
E quanto à pessoa desaparecida, a Tangerine?
Kayıp kişiden ne haber var, Tangerine'den?
Podemos encontrar a bateria no mesmo lugar onde iremos encontrar a Tangerine.
Tangerine'i bulacağımız yerde bateriyi de bulabiliriz.
Meu Deus, essa é a Tangerine, a nossa rapariga desaparecida.
Bu kayıp kızımız Tangerine.
Ele rabiscou uma dedicatória em baixo. "Para a Tangerine."
Tangerine için altına bir not eklemiş.
Sim, porque se foi a Tangerine que a rasgou, isso significa que ela enlouqueceu.
Evet, çünkü Tangerine yırtsaydı buna dokunduğu anlamına gelirdi.
Então, temos a identificação da Tangerine.
Tangerine'nin kimlik bilgilerine ulaştık.
Bem, para começar, temos o telemóvel do Lex Young e uma série de fotos dele com a Tangerine.
Lex Young'ın telefonuyla başlayalım. Ve Tangerine ile çekilmiş fotoğraflarla.
Como a jovem e doce Tangerine a bajular alguém não tão jovem, que ambicionava ser uma estrela do rock.
Aynı genç ve tatlı Tangerine gibi. Yaşlanan rock yıldızı heveslisine bir yaltakçı.
Eu acho que a letra rasgada que encontramos diz que a Tangerine, em algum ponto, talvez, tenha perdido o seu tacto no seu golpe.
Bence, yırtık bulduğumuz şarkı sözlerinde Tangerine'nin bir şekilde dolandırıcılığını ortaya çıkarttığı yazıyordu.
Iremos encontrar a outra rapariga, a Tangerine.
Diğer kız Tangerine'i de bulacağız.
Então, se está a procurar o que aconteceu com o Lex e com a Marcy, talvez precise de procurar pela Tangerine.
Lex ve Marcy'ye ne olduğunu araştırıyorsanız belki de Tangerine'den öğrenirsiniz.
E ela diz : "Como pode esquecer-se de um nome como Tangerine?"
"Tangerine ismini nasıl unutursun?" Dedi.
- Olhe, Tangerine. Verificamos o seu ADN.
Bak, Tangerine, DNA'nı inceledik.
Tangerine.
Tangerine.
Acho que depois da Tangerine ter saído, você entrou e o Lex estava tão feliz, porque ele precisava de ajuda nos vocais de apoio.
Tangerine çıktıktan sonra sen geldin. Ve Lex, çok mutluydu. Çünkü arka fonda biraz vokalist yardımı lazımdı.
Mas principalmente, finjo que não sei que o meu marido tem encontros semanais com uma stripper chamada Tangerine.
Mm-hmm. Ama çoğunlukla kocamın Mandalina adlı bir striptizci ile haftalık buluşmalarını bilmiyormuş gibi rol yapıyorum.
Está bem, e quanto à Tangerine?
- Peki ya Tangerine?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]