Translate.vc / Portugais → Turc / Tatum
Tatum traduction Turc
204 traduction parallèle
Certo. Diga ao Mr. Boot que o Mr.
Pekala, Bay Boot'a, Bay Tatum'un kendisini görmek istediğini söyle.
Tatum gostaria de o ver. Charles Tatum de Nova York.
New York'tan Charles Tatum.
Pensei que, de vez em quando, alguém atirasse um do comboio e que teria assim visto o meu nome num artigo. Charles Tatum?
Doğu Ekspresi geçerken atılan bir gazete elinize geçmiş ve makalelerimden birini okumuşsunuzdur diye düşünmüştüm.
Trabalhou em Nova York, Chicago e Detroit.
Charles Tatum? New York, Chicago, Detroit'te çalıştı...
um especial Tatum e eles estenderão o tapete vermelho.
Bir Tatum özel haberi. Sonra önüme kırmız halıyı serecekler.
Oh, Sr. Tatum.
Bay Tatum!
Desculpe-me Tatum.
Özür dilerim Tatum.
- Charlie Tatum.
- Charlie Tatum.
Sun-Bulletin? Daqui é o Tatum.
Sun-Bulletin mi?
Passa-me o Sr. Boot, e faça-o depressa.
Ben Tatum. Bana hemen Bay Boot'u bağlayın.
Tatum.
Ben Tatum.
O Sr. Tatum está lá com o doutor.
- Daha yok. Bay Tatum şu an doktorla birlikte orada.
Então você é o tal de Tatum que estava a estrebuchar ao telefone a noite passada!
Demek dün gece telefonda bağırıp çağıran Tatum sensin.
Sr. Tatum, vamos mudá-lo para o nosso quarto.
Bay Tatum, sizi kendi odamızı geçiriyoruz.
Deixe o Sr. Tatum tratar de pensar por aqui.
Bırak düşünme işini Bay Tatum yapsın.
O mais sensacional destes jornalistas é, claro está, Chuck Tatum,... o corajoso repórter que primeiro teve contacto com Leo no passado Sábado.
Bunlardan en öne çıkanı tabi ki Chuck Tatum, geçen Cumartesi Leo ile ilk teması kuran cesur gazeteci.
Mais tarde, durante esta transmissão, tentaremos falar com o Sr. Tatum.
Daha sonra Bay Tatum'u yayınımıza katmaya çalışacağız.
Lamento termos de interromper estas entrevistas no terreno, mas vejo estar quase na hora do Sr. Tatum fazer a sua primeira visita do dia ao Leo.
Bu olay yeri röportajlarımıza ara vermek zorunda olduğumuz için üzgünüm ancak Bay Tatum'un, Leo'ya günün ilk ziyaretini yapmak üzere olduğunu görüyorum.
Tentaremos ter o Sr. Tatum para dizer algumas palavras para vocês, quando chegar até nós.
Yanımıza geldiğinde Bay Tatum ile konuşmaya çalışacağız.
- E o Tatum? - A zona está restrita.
- Tatum'dan ne haber?
- E o Tatum? – Zona restrita.
- Tatum'dan ne haber?
E o Tatum?
Tatum'dan ne haber?
Porque é que ela não está restrita ao Tatum?
Nasıl oluyor da Tatum için yasak olmuyor?
Isso mesmo. E o Tatum?
Evet, ne olmuş Tatum'a?
- " Fale com o Tatum!
- " Tatum'u görün!
Fale com o Tatum! "
Tatum'u görün! "
Tatum, eu sempre soube que eras um tratante.
Tatum, aşağılık biri olduğunu hep biliyordum.
Digam aos vossos jornais que Chuck Tatum está disponível.
Gazetelerinize Chuck Tatum'un iş anlaşması yapmaya hazır olduğun söyleyin.
E Tatum está sentado sobre eles.
Kaynağı da Tatum'da.
Aí está o Sr. Tatum dirigindo-se para as ruínas.
Mağara girişine doğru ilerleyen Bay Tatum'u görüyorum.
Sr. Tatum!
Bay Tatum!
Sr. Tatum, poderia dispensar-nos alguns instantes, por favor?
Bay Tatum, bize birkaç saniyenizi ayırabilir misiniz lütfen?
Obrigado, Sr. Tatum.
Teşekkür ederim Bay Tatum.
O Sr. Tatum está agora aproximando-se da entrada das ruínas para iniciar mais uma das suas perigosas jornadas pelos labirintos subterrâneos desta temível montanha.
Bay Tatum, şu an bu korku dağının yeraltı geçitlerinde yeni bir yolculuğa başlamak üzere mağara girişine doğru ilerliyor.
Significa que tudo terminará bem, não é Sr. Tatum?
Her şeyin yoluna gireceği anlamına geliyor, değil mi Bay Tatum?
Tatum, tens colocado uma auréola à volta do tal xerife Kretzer para que você controlar toda a história.
Tatum, Kretzer denen şerifi iyi biriymiş gibi gösterdin böylece bütün hikaye sana kaldı.
Diga-lhe o que Sr. Tatum estará pronto para falar daqui a meia hora.
Onlara Bay Tatum'un yarım saat içinde konuşmaya hazır olacağını söyleyin.
Tatum assegurou-se disso.
Bunun böyle olduğunu gösterdim.
Tatum tornou-se famoso, e agora os grandes andam atrás dele.
Tatum tur vuruşunu yaptı, büyük takımlar onu bekliyor.
Muito bem, Tatum.
Pekala Tatum.
Vamos Tatum.
Hadi ama, Tatum.
- Sim, Sr. Tatum?
- Buyurun Bay Tatum?
Não se preocupe, Sr. Tatum, apenas querem que eu escreva alguma coisa para eles.
Endişelenme Bay Tatum. Onlar için bir şey yazmamı istiyorlar sadece.
O Tatum vai. Tu vais.
Ben, Tatum, sen.
O está enviando aqui?
TATUM Ne gönderiyorsun böyle?
Se Tatum disse que iria enviar mais, ele irá fazê-lo.
Tatum bir şey göndereceğim dediyse gönderecektir.
É o Charles Tatum a falar!
Charles Tatum konuşuyor!
Tinhas tudo controlado, não tinhas, Tatum?
Her şeyi ayarlamıştın, değil mi Tatum?
O grande Tatum.
Büyük Tatum.
Para onde vais agora, Tatum?
Şimdi nereye gideceksin Tatum?
- Sr. Tatum?
- Bay Tatum?