Translate.vc / Portugais → Turc / Tra
Tra traduction Turc
2,095 traduction parallèle
Encontra aqueles que te fizeram isso e tra-los a mim.
Sana bunu yapanları bul ve bana getir.
É o'pter...'ptero...'pterodactyl'...
Pé... pé... péro... Tra... Crapotactyle orada...
Podes trazê-lo em pedaços no que me diz respeito, mas trá-lo vivo.
Onu paramparça bir hâlde getirebilirsiniz ama öldürmeyin.
Vai buscar um colchão aos meus aposentos e trá-lo cá.
Saraydan bir tane yatak kap ve buraya getir.
Trá-lo à nave. Diz-lhe que o quero conhecer.
Onu gemiye getir ve görüşmek istediğimi söyle.
JJ, preciso que chames os especialistas em fertilidade e trá-los cá para entrevistas.
J.J., bu doğurganlık uzmanlarını görüşme için çağırmanı istiyorum.
- Vai chamá-lo. Trá-lo de volta.
Git onu geri getir.
Depois, trá-los-ia, um por um, até à cave. Primeiro o mais novo.
Sonra en küçükten başlayarak birer birer aşağı indirirdim.
Trá-lo de volta imediatamente!
Derhal yere indir!
Trá-los cá!
Getir onu!
Trá-la de volta.
- Betsey? - Baba.
Trá-lo.
Getir onu buraya.
Amarra-o e trá-lo para ali.
Adamı bağla ve şuraya getir.
Trá-lo aqui.
Getirin onu.
Então porque não tornas tudo mais fácil para todos nós e trá-lo aqui?
Bu yüzden neden hepimiz için iyi olanı yapıp onu buraya getirmiyorsun? Asla.
Trá-lo apenas para o jardim da frente.
Hadi şunu ön bahçeye çekelim.
Então, trá-lo contigo.
O da gelsin o zaman.
Trá-la para dentro.
Getir onu içeri.
- Como eu disse, trá-la para dentro.
- Dediğimi yap, içeri getir onu.
Trá-la de volta!
Onu geri getirin!
- Trá-la de volta.
- Onu kurtar!
Trá-la de volta.
- Onu kurtar! - Tamam.
- Starbuck, trá-los para dentro.
- Starbuck, içeri getir.
Se completarmos a nossa missão com sucesso, a Galactica trá-nos-á para casa.
Görevimizi başarırsak, Galactica bizi yuvamıza götürür.
Se completarmos a nossa missão com sucesso, a Galactica trá-nos-á para casa.
Görevlerimizi başarı ile tamamlarsak, Galactica bizleri evimize geri getirecek.
Descubra quem planeou essa operação e trá-los a minha frente para ontem.
Bu olayı planlayanları hemen ortaya çıkarın ve yarın benim önüme bir rapor getirin
- Trá-lo até mim.
- Onu bana getirin.
Trá-lo para casa Red!
Kazan da gel Red!
Ok, trá-lo para dentro.
Tamam içeri sokun.
Trá-lo para casa, Ronnie.
Sadece sağ salim gelin Ronnie.
Trá-lo aqui, Dwight, parte-lhe qualquer coisa, eu recupero o meu dinheiro e temos todos um belo fim-de-semana.
Onu buraya getir Dwight, bir kaç kemiğini kır ben de paramı alayım ve güzel bir hafta sonu tatili geçirelim.
Está bem, diz ao Carey e trá-la para cima.
Tamam. Carey'e haber verip buraya gelin.
John, trá-la para cá, está bem?
John onu buraya getir, tamam mı? - Tamam.
Trá-lo aqui, Dunn!
Onu bu tarafa çek, Dunn!
- Trá-lo!
- Bu tarafa.
Então trá-lo aqui.
Öyleyse onu buraya getir.
Trá-los cá. Não importa.
Lütfen getir onları.
Ela disse : "Trá-lo até mim."
Bana, "Onu bana getir." dedi.
Trá-la de volta.
Onu geri getir.
Imploro-te, trá-la de volta.
Sana yalvarıyorum, onu geri getir.
Trá-lo.
İkram et.
Trá-la de volta, bruxo!
Onu geri getir, büyücü!
Trá-los para cima.
Yukarı çıkart.
Depois, trá-lo de volta para o concerto no Greek.
Sonra da Greek'teki gösteri için buraya getir onu.
Trá-lo.
- getir onu.
Trá-los cá.
- İçeri gönder.
Vai buscar os espíritos que pus em teu poder, e trá-los aqui.
Git ve emrine verdiğim adamları buraya getir.
Está bem, trá-lo cá.
Tamam, getirin bakalım.
Lucy, trá-lo, mas não o deixes armar-se.
Onu ayarla ama çok büyük bir şey olmasın.
Trá-los de volta sãos e salvos, ouviste?
Aracımı sağ salim geri getir. Duydun mu?
Trá-la até aqui.
İçeri gönder.