English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Tropical

Tropical traduction Turc

604 traduction parallèle
Não, o que ele precisa mesmo é de uma viagem marítima, com ar tropical e sol.
- Hayır, hayır. Onun gerçekten, tropikal hava ve güneşin bol.. .. olduğu uzun bir okyanus yolculuğuna ihtiyacı var.
Fiz 27 mil milhas com o Bounty e acham que chegaram a uma ilha paradisíaca, uma taverna tropical cheia de festas, cançöes e sono.
Bounty'yi 27,000 mil getirdim ve siz cennete geldik sanıyorsunuz yemek, müzik ve uykudan başka bir şey olmayan bir yere.
Entre arrepios, o Pablo sempre desejou ardentemente viver numa praia tropical.
Pablo'nun tek arzusu hayatının geri kalanını tropik bir kumsalda geçirmekti.
E assim, enquanto o Sol tropical se põe a Ocidente, despedimo-nos do Pablo, uma ave no paraíso.
Güneş batıda yavaşça batarken küçük Pablo'yu bu cennette bırakıyoruz.
Vi-nos inclinados sob o parapeito de um barco, olhando para o mar e para as estrelas. Numa praia tropical, ao luar, com as palmeiras em cima de nós.
Bir geminin küpeştesine yaslanmış, denize ve yıldızlara bakarken gördüm ayışığında, tropikal bir kıyıda dururken üstümüzde palmiye ağaçları hışırdarken.
Tenho um irmão mais novo que veio para cá há cinco anos para pintar uma lua tropical.
Erkek kardeşim Tropiklerdeki ayın resmini yapmak için beş yıl önce buraya gelmişti.
Aqui está uma noite tropical Para ir dormir
İşte içinde uyunacak tropikal gece
A floresta que havia aqui e cobria todas essas colinas era a Mata Atlântica, a floresta tropical do Atlântico.
Burda eskiden orman vardı ve tepeyi kaplardı. Atlantik Ormanıydı. Atlantik Ormanı.
- Amanhã partirão para a Faculdade de Medicina Tropical em Antuérpia.
Yarın Antwerp'teki Tropikal Tıp Okuluna gideceksin.
- Porque você perderia todos estes meses de seu tempo aqui... - após seus cursos extenuantes em medicina tropical?
Tropik tıp üzerine hararetli çalışmalarınızdan sonra... neden o kadar ayı burada geçiresiniz ki?
- Na Escola de Medicina Tropical...
Tropik Tıp Okulunda...
Há semanas que está no hospital, com uma estranha doença tropical.
Haftalardır hastanede. Garip tropikal hastalıklardan birine yakalandı.
E perdeu mais um ano, por causa duma doença tropical qualquer.
Sonra tropik bir hastalık yüzünden bir sene kaybetti.
"Predadores Arbóreos da Floresta Tropical Brasileira".
"Brezilya Yağmur Ormanlarının Ağaçta Yaşayan Yırtıcıları"
Mas sabe tão bem como eu que os homens que não estão habituados ao clima tropical não conseguem lutar.
Ama elimden gelenin en iyisini yapacağımı bilirsiniz bu adamlar eksik donanımla tropik iklimde savaşamazlar.
Lecionou na Faculdade de Medicina Tropical de Londres.
Londra Tropikal Tıp Fakültesi'nde profesör.
Apenas a zona tropical está livre de gelo.
Sadece tropik bölge buzsuz.
Uma árvore fabulosa, acabada de chegar de um tour à Holanda, três seringueiras a fazerem a sua primeira estreia neste país, pinheiro escocês e as coníferas, e Ulmo Bole, aí têm, não pode ser mau, uma nova e excitante tábua americana, uma floresta tropical e um balde de serradura a partilharem os seus pontos de vista sobre a violência nos adolescentes, e um convidado fora do comum para este programa, um pedaço de plástico laminado.
Hollanda turnesinden dönen muhteşem bir ladin ülkemize ilk kez gelen üç sakız ağacı İskoç çam ağaçları Karaağaç Gövdesi, kötü olamaz ilginç bir Amerikan kalası, bir yağmur ormanı ve bir kova talaş gençlerde şiddet hakkında konuşacaklar.
Ou Tropical ou Gonosina.
Tropikal ya da Gonosina.
Estas tartarugas são de origem tropical, e encontram-se sempre perto de água.
Bu kaplumbağalar tropik bölgelerde yaşar. Ve hep suya yakın yerlerde bulunurlar.
Algum combustível fóssil ou alguma espécie... de planta ou vida animal na floresta tropical. E a resposta é...
Bazı fosil yakıtları yada yağmur ormanlarında yok olan bitkiler veya hayvanlar.
Não, um cínico tropical.
Hayır, bir tropikal alaycı.
É quase inimaginável, penso eu, a ideia de esta árvore imponente passear pela Nigéria pavoneando-se talvez um pouco ao passar a fronteira para o Zaire, a saltar pela floresta tropical, em busca de uma mata sossegada onde possa saltar sozinha.
Bu koca ağacın Nijerya'yı geçtiğini ağır ağır Zaire sınırını aştığını kafasını dinleyebileceği sakin bir koru ararken yağmur ormanında heyecanla koştuğunu düşünemiyorum.
Tal e qual um peixinho tropical.
Tıpkı küçük balıklar gibi.
E só aconteceu do Dr. Mackenzie estar estudando uma tribo primitiva que vive num paraíso tropical e ter, como ele colocou, "pouca ou nenhuma inibição social".
Ne tesadüftür ki Doktor Mackenzie'de tropik bir cennette yaşayan ilkel bir kabileyi incelerken... ve ne demişti, "sosyal çekingenlik çok az"
Ao largo de uma ilha tropical.
kapa gözlerini... tropik bir adanın kıyısındasın.
Feita da minha fórmula de raízes da tripodia corputas, uma erva quase extinta que descobri na floresta tropical da Amazónia.
Formülünü benim bulduğum, Amazonlardaki tropikal bitkilerin köklerinden imal edilen bir ilaç
-... dinâmico, e o seu desodorizante é aquele aroma sofisticado a sexo tropical.
-... - dinamik, ve kokunuz da mükemmel olmalı, tropikal, seksi.
Temperatura : 39.4 graus. Sector três : vegetação sub-tropical.
Isı 39,4 derece 3. bölgede alt-tropikal bitki örtüsü.
Quando era uma menina... o meu tio levou-me num cruzeiro tropical.
Kücük bir kızken babam beni tropik bir gemi yolculuğuna götürdü.
Bronzeado tipo 10 ou tropical tipo 20?
10 numara mı yoksa 20 numara tropik yanığı mı?
Somos do Instituto Interamericano de Ornitologia Tropical.
Ve Tropikal Kuşbilimi Amerika Enstitüsü üyesiyiz.
Filmado na floresta tropical da Amazónia Baseado em factos e personagens reais.
Amazon Yağmur Ormanları'nda çekilen bu filmde adı geçen kişiler ve olaylar gerçeğe dayanmaktadır.
Bill Markham passou todo o seu tempo livre. à procura do Tommy na floresta tropical, sempre com esperança de o encontrar.
Bill Markham, Tommy'yi bulmak umuduyla boş zamanlarını Yağmur Ormanları'nı arayarak geçirdi.
Malditos exploradores, fazem o que querem na terra das aldrabices, voltam com uma doença tropical, um bronzeado e um saco com coisas castanhas granulosas, têm tudo facilitado e toda a gente tem quadros deles na casa de banho.
Lanet olası kaşifler, abuk sabuk yerlere giderler, biraz bronzlaşıp, bir çuval kahverengi yumruyla ve tropik bir hastalıkla dönerler, bütün millet de resimlerini helaya asar. Şunu demek istiyorum,
Num clima tropical, depois da estação das chuvas... estas hastes alongam-se de 40 a 50 centímetros por dia.
Tropikal iklimde, yağmur sonrası kökü günde 40 ila 50 cm arası uzar!
Evidentemente, não estamos num clima tropical.
Ama burası tropikal iklim değil.
É a atirar para o tropical.
Bence bir miktar tropikal olur.
É suposto simular um brilho tropical.
Teninin tropikallerde yanmışsın gibi görünmesini sağlıyormuş.
Isto é um bronzeado tropical.
Tropikal bronz ten.
Está a deixar-nos comprar o peixe tropical para ele hoje.
Bugün tropikal balıklarını almamıza izin veriyor.
- Inclino-me mais para algo tropical.
- Yüreğim tropik bir yerden yana.
Julguei que tinham em mente algo mais tropical.
Daha tropik bir yer düşündüğünü sanıyordum.
Que começou num porto tropical
* Küçük bir geminin pruvasında *
Numa ilha deserta? De facto, venho de uma ilha tropical no Sul do Pacífico.
Güney pasifikteki tropikal bir adadan geldim
E eu fui mandado para um orfanato... enquanto tu eras criado num paraíso tropical... por um cientista para quem tu fazes investigação... mas que não te paga, porque tu não precisas de dinheiro.
Ve ben öksüzler yurduna giderken.. .. sen tropikal bir adaya araştırmalar yapan.. uzmanlarca büyütüldün.
Foram para grande hotel numa praia tropical.
Büyük bir otele gittiler... tropikal bir sahilde.
- Que achas? - Tem um ar muito tropical.
- Ne düsünüyorsun?
Os médicos a bordo dizem-me que e uma infecção tropical.
Gemişdeki doktorlar bana tropikal enfeksiyona benzediğini söylediler..
Um clima bom... que tenha... uma água boa, entende? Pra mergulhar, pra nadar. Quer dizer : um país tropical!
Havaları güzel olan, suları temiz olan, nasıl derler, dalabileceğim, yüzebileceğim, kısacası tropik bir ülke isterim!
Tropical.
Tropik.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]