English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Wendy

Wendy traduction Turc

2,889 traduction parallèle
Ela trabalhava no meu snack-bar, o melhor de Filadélfia.
Wendy benim iş yerimde bir garson, Joel'in Bonfile Sandviç yeri Philadelphia'nın bir numarası.
Mesmo que seja, não explica a urgência da Wendy.
Neyse, hem katil o olsa bile Wendy'nin gizemli acil durumunu açıklamıyor...
Nada nas finanças, explica porque a Wendy precisava dos 4 mil dólares, mas posso ter descoberto o que ela fazia na cidade.
Wendy'nin mali durumunda, nakit olarak neden dört bin dolara ihtiyaç duyduğunu açıklayacak hiçbir şey yok ama bu şehirde ne işi olduğunu çözmüş olabilirim.
A Wendy deu-lhe o cartão.
Wendy kartvizitini almış.
Errámos a mensagem da Wendy. Não é uma palavra.
Wendy'nin mesajını yanlış yorumladık.
A Wendy morreu por esse depósito.
Wendy bu deponun içindekileri almaya çalışırken öldürüldü.
A chave do assassínio da Wendy pode estar nesta velharia e estamos quase a perdê-la.
Wendy'nin katilinin kim olduğu, bu ıvır zıvırların içerisinde yatıyor olabilir ama biz elimizden kaçırmak üzereyiz.
Se este depósito pertencia ao seu irmão, porque ia a Wendy comprá-lo?
Eğer bu depo kardeşine aitse, o halde neden Wendy açık arttırmaya katıldı?
Se estiver relacionada com a morte da Wendy pode ser um segundo assassínio.
Eğer ölümü Wendy ile bağlantılıysa, ikinci cinayetle karşı karşıya olabiliriz.
Falei com uma empregada de mesa colega da Wendy, de Filadélfia.
Konuştuğum Wendy'nin Philadelphialı garson arkadaşlarından birisiydi.
Segundo ela, a Wendy acreditava que a morte do irmão não foi acidente.
Arkadaşına göre Wendy kardeşinin ölümünün bir kaza olmadığından eminmiş.
A Wendy não disse, mas segundo ela, pouco antes do acidente o Wendell ligou para a irmã e disse que estava acabado e os problemas, resolvidos.
Wendy söylememiş ama bu konuştuğum garsona göre kazadan önce Wendell kız kardeşini arayıp her şeyin sona erdiğini, tüm sorunlarının çözüldüğünü söylemiş.
Quem matou a Wendy deve ter vindo do mundo do Wendell, o que sabemos sobre ele?
Demek istediğim, Wendy'i öldüren her kimse muhtemelen Wendell'ın yaşantısından gelen birisi. Yani onun hakkında elimizde ne var?
Ele segue a Wendy até ao depósito e mata-a.
O yüzden Wendy'i takip eder, Wendy onu depoya kadar götürür ve ardından onu öldürür.
Todas as provas, a morte da Wendy... tudo aponta para o facto de que a bracelete devia estar lá.
Tüm kanıtlar, Wendy'nin katili... Her şey o bileziğin orada olması gerektiğini işaret ediyordu.
Era da Wendy na altura, mas agora é meu.
O sıralar Wendell'ındı ama artık benim.
Mais para 30 anos depois de somarmos as mortes do Wendell e Wendy.
30 yıl diyelim biz ona. Wendell ve Wendy'nin cinayetlerini de ekleyince öyle olacak.
Wendy, Wendell, gémeos. Como em Colecção Gemini.
Wendy, Wendell, ikiz Gemini koleksiyon parçası gibi.
Bateu com o ADN encontrado na cápsula da bala encontrada no quarto da Wendy.
Wendy'nin otel odasında bulunan mermi kovanındaki DNA ile uyuşuyor.
Kirby Smith, está preso pelos assassínios de Wendell e Wendy Dupree.
Kirby Smith, Wendell ve Wendy Dupree'yi öldürme suçundan tutuklusunuz.
Mas a prova roubada pelo Wendell ainda andava por aí, assim como a sua irmã, Wendy.
Ama Wendell'ın çaldığı kanıt hala dışarıdaydı ki kız kardeşi Wendy de öyle.
- Bom dia, Wendy e Dave.
Günaydın, Wendy, Günaydın, Dave.
Wendy, podes vir aqui, por favor?
Wendy, buraya gelir misin lütfen?
A Wendy veio ao hospital ; nós temos que lhe dizer a verdade, Jax.
Wendy hastaneye geldi. Abel'a gerçeği söylememiz gerek, Jax.
É por isso que chamei a Wendy hoje.
Bu yüzden de Wendy'i aradım.
- E achas que deveria ser a Wendy?
- Sence bu kişi Wendy mi olmalı yani?
Ele vai matar a Wendy.
Yoksa Wendy'i öldürecekmiş.
Sim, ela deixou isso claro.
Evet, Wendy o kısmı belirtmiş.
Ele disse que a proxima coisa que vai fazer, é levar o Abel para Belfast.
Wendy'den sonra da Abel'ı kaçırıp onu Belfast'e götüreceğini söyledi.
Isso não foi uma ameaça vazia da Wendy.
Bu boş bir tehdit değildi.
A Wendy não pode provar merda nenhuma.
Wendy hiçbir şeyi kanıtlayamaz.
O Tig levou a Wendy?
Tig Wendy'i götürdü mü?
E a Wendy?
Peki ya Wendy?
A Wendy vai-se afastar.
Wendy geri çekilecektir.
Porque é que a Wendy está listada como tutora?
Niye Wendy bir veli olarak gözüküyor?
Preciso de fazer chegar uma mensagem a uma amiga, Wendy Peyser.
Dışarıdaki bir dostuma bir mesaj göndermem gerek, Wendy Peyser'e.
Wendy?
Wendy?
Ela pode saber da Wendy.
Belki Wendy ile ilgili bir şey duymuştur.
Wendy?
Wendy.
Wendy!
Wendy!
- Olá, Wendy.
Hey. Merhaba Wendy.
Sou a Wendy.
Ben Wendy.
Esta é a minha mulher, a Wendy.
Bu benim karım, Wendy.
POR QUE NÃO CONVIDAS A AMY PARA O BAILE DE UMA VEZ?
Wendy'ye kış festivali için çıkma teklif eder misin?
Wendy é mais provável, que seja considerada o Peão.
Wendy daha çok piyon gibi gözüküyor.
Não sei, Wendy.
Bilmiyorum Wendy.
Wendy! Wendy!
Wendy, Tanrım!
Falou com a Wendy?
Wendy ile konuştun mu?
Wendy...
Wendy...
Wendy...
Wendy.
Onde está a Wendy?
Wendy nerede?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]