Translate.vc / Portugais → Turc / Women
Women traduction Turc
100 traduction parallèle
He didn't kiss no women at night
* Gece öpmemiş hiçbir kadını *
Lonely women make good lovers
Çünkü yalnız kadınlar iyi sevgili olurlar.
Lonely Women Make Good Lovers
yalnız kadınlar iyi sevgili olurlar.
"Women's Institute, Sandringham St. Quinta-feira, 20h30."
"Kadın Enstitüsü, Sandringham Sokağı, Perşembe günü saat 8 : 30."
Que interesse tem para Poirot o Institute of Women de Whitcombe?
Whitcomb Kadın Enstitüsü, Poirot'u neden ilgilendirsin ki?
Só o Institute of Women de Whitcombe e organizações que tais é que se dispõem a ouvi-lo ficar com os louros de Hercule Poirot.
Hercule Poirot'un davalarını kendisine aitmiş gibi anlatan Baş Müfettiş Japp'e sadece Whitcomb Kadın Enstitüsü gibi yerlerde kulak asarlar.
- Lendo Women's Wear Daily?
- Kadın gazetesi mi okuyorsun?
# The women and the children # Did begin to scream
Kadınlar ve çocuklar çığlık atmaya başladı
* Mulheres, eles dizem
# Women, they say
O Women's Wear Daily vai adorá-las, e a Simone também.
Women's Wear Daily bunlara bayılacak.
Ele tropeça nas mulheres amontoadas aos seus pés
# He trips over the women piled up at his feet
Li o Little Women mais que uma vez.
Sanırım "Küçük Kadınlar" ı birden fazla okudum.
Eu leio o The Shining, e tu lês o Little Women.
Ben Cinnet'i okuyacağım, sen de Küçük Kadınlar'ı.
Você tem uma namorada, Maritza, ela agora é uma detenta da prisão Parker Women ´ s.
Bir kız arkadaşın varmış, Maritza, o da Parker Kadınlarda mahkûmmuş.
Sua namorada, que foi presa com ele, está presa na Parker Women ´ s.
Beraber yakalandığı kız arkadaşı Parker Kadınlar'da.
- E a mim na "Women's Wear Daily".
Bana da Women's Wear Daily demişti.
Foi óptimo. - Ela disse-te "Women's Wear Daily"?
Demek sana Sears ve Roebucks dedi, öyle mi?
Vi na "Women's Wear Daily".
Evet, kızı bir moda dergisinde görmüştüm.
E mesmo no meio de uma maratona de "Designing Women", o pensamento começa a assustar.
Ve tamda gece yarısında tasarımcı kadın maratonu başlıyor. Ürkütücü olan şey ;
"Women's Liberation Front." ( Frente de Libertação das Mulheres ).
"Kadın Özgürlük Cephesi"
É um mostruário de mulheres!
Onların yatakhaneleri Whitman sampler of women!
O AMC, está a dar Two Women.
AMC Kanalı, "Two Women" vardı.
Eu não sou um ladrão, não sou um empregado de bar, nem sou o preto do "Designing Women".
Ben hırsız değilim. Ben barmen değilim. Kadınları aldatan zenci bir adam da değilim.
Reebok, Coca-Cola, Sports Illustrated for Women.
Reebok, Coca Cola, Sport Illustrated.
Bem, claro que também estaria... se "O diário das roupas de mulher" me chamasse "menos do que medíocre."
Tabi, elbette olabilirdim,... eğer "Women's Wear Daily" beni "vasattan daha az" diye isimlendirmeseydi.
Um compromisso sério leva anel.
Women in men's Pant yani erkeğin pantolonundaki kadınlar ) Gerçek sorumluluk br yüzükle başlar.
Todo o dinheiro extra que arranja dá-o à ACLU ou ao Abrigo Para Mulheres.
Büyük bir harcamadan azıcık para çıkartmak için çalışır sonra da aldığı parayı ACLU yada Franklin Armory Women's Shelter'a verir.
Seja o que for, acredita, nao demorarei muito tempo para recusar e chegarei a Georgetown às 14 : 00 para a minha aula de Ciência Política e vou dar a conferência na Women
Konu her ne ise "Hayır" demenin uzun sürmeyeceğinden eminim. "Siyasi Bilimler" sınıfım için saat iki gibi Georgetown'da olacağım ve akşam yedide de Washington'daki Kadınlar konulu yemekte konuşmam olacak.
Se encarregar... do Batman, Mulher-Maravilha e o Lanterna Verde.
Batman, Wonder Women.. ve Green Lantern'ın icabına bakmanız gerekiyordu.
Não é isso, Mulher-Maravilha.
Pek sayılmaz, Wonder Women.
Fazer parte... da mesma equipe, que Superman, Batman, Mulher-Maravilha...
Yani... Süpermen, Batman, ve Wonder Women ile aynı takımdayım...
Olha, as minhas câmaras ainda estão posicionadas para que eu arranje mais material mas... o que eu já te mostrei aqui é muito melhor do que
Bak, hala orda gizli kameralar var, daha fazla para alabilirim, ama Demek istediğim, size gösterdiklerim Bare Knuckle Backyard Brawls ve Wild Women of Encino'dan daha başarılı bir adım.
Tenho uma sessão fotográfica com a "Women's Fitness".
Haklısın. Women's Fitness'la fotograf çekimim var bugün.
Bem, não estou de facto a gostar do curso de Poesia Feminina Contemporânea.
Contemporary Women's Poetry kursunda gerçekten eğlenmiyorum.
Viram o filme "Women behind bars"?
"Kadınlar Parmaklıklar Ardında" filmini hiç seyretmiş miydin?
Viste o filme "Women between bars"?
"Kadınlar Parmaklıklar Ardında" filmini hiç seyretmiş miydin?
Santa Maria, mãe de Deus leva-nos contigo até ao momento da nossa morte.
Meryem'i selamlıyor şükranlarımızı sunuyoruz. Tanrı sizinle. Blessed art thou among women and blessed is the fruit of thy womb, Jesus.
Estás na Young Women's?
Young Women's'a * üye misin?
E era conselheira da Young Women's na nossa antiga ala.
Eski semtimizde Y. W. * danışmanıydı.
You can't say "hot." Women want romance, poetry.
Sen "sıcak." Diyemeyiz Kadın romantizm, şiir istiyorum.
Sim, olá, fala o médico pessoal do Tom Tucker, o Dr. T e as Mulheres.
Merhaba, ben Tom Tucker'in doktoruyum. Dr. T and the Women.
Estou a tentar ver "The Women".
"The Women" filmini izlemeye çalışıyorum.
- Meu Deus, ela é uma Combatente.
Çok teşekkür ederim. Aman Tanrım, "Minute Women" gurubundaymış.
Eu cuido de uma organização não-governamental Women for Change W.F.C
Kar amacı olmayan bir organizasyon yürütüyorum. Değişmek İsteyen Kadınlar. DİK diyebilirsiniz.
Só para levar para casa Mulheres da má vida E depois acordar com a comichão
Just to take home slutty women and then wake up with a rash
A Serena está no "Women's Wear Daily"...
Serena "Bayan Giyim" gazetesine çıkmış.
Honey, the women in Manhattan dress so nice, I look like I'm from Arkansas.
Tatlım, Manhattan'da kadınlar çok güzel giyiniyor. Ben aynı Arkansas'lı gibi duruyorum.
do Royal Arsenal Women's College, em Bagshot, e saber a verdadeira história deste homem Len Hanky.
Çünkü onun cesareti, öngörüsü ve anlayışı sayesinde içyüzünü görebildik Bagshot Kraliyet Arsenal Kadınlar Koleji'nin ve bu adamın gerçek öyküsünü öğrenebildik :
Gostei mesmo do "Dead Yellow Women".
'Dead Yellow Women'ı gerçekten beğendim -
Made the women sick, so they lashed it down.
Kadınları hasta ediyormuş ve bu yüzden bağlamışlar.
Where women glow and men plunder.
# olabilir mi?