Backseat traduction Turc
4 traduction parallèle
There was another guy in the backseat who I didn't see.
Arka koltukta biri daha varmış, onu görmemişim.
'Cause if the killer was in the backseat, so were his shoes.
Çünkü katil arka koltuktaysa, ayakkabıları da oradadır.
Он подошел к ней пару месяцев назад в бильярдной.
birkaç ay önce Backseat Bilardo turnuvasında temas kurmuş.
В бильярдной?
Backseat billiards?