Fancy traduction Turc
81 traduction parallèle
Однажды я рыбачил в Сьерра-Невада на сухую мушку.
Bir kere Sierras tepelerinde, bir Wickham Fancy'si kullanıyordum.
Late Spring, Passing Fancy и Tokyo Story. ( клички лошадей )
Late Spring, Passing Fancy ve Tokyo Story.
И нацепить какой-нибудь тупой акцент... типа : "Hey, mistress, do you fancy a shag?"
Mesela, "hey bayan biraz eğlenceye ne dersin?"
Мы с Ненси только что говорили про осеннюю колекцию.
Fancy'le bizde bahar koleksiyonunu tartışıyorduk.
- Приятно встретить тебя здесь.
Fancy burada ne arıyorsun?
Or we could save them for a fancy special occasion.
Porselenlerimizi gerçekten özel bir şey için saklamalıyız.
Everyone, we're using our fancy china and it's very expensive, so please be careful.
Millet, süslü porselenlerimizi kullanıyoruz... ... ve onlar çok pahalı, bu yüzden lütfen dikkatli olun.
How come my plate's less fancy than everyone else's?
Nasıl oluyor da benim tabağım diğerlerinden daha az süslü?
Do you not trust me with a fancy plate?
Bana pahalı bir tabak konusunda güvenmiyor musun?
We thought it might be nice to use the fancy china for dessert too.
Tatlı için de süslü porselenleri kullanmanın hoş olacağını düşündük.
Что-то получше? Меллсток, конечно, маленькое местечко,
Melstock küçük bir yerdir Fancy.
Фэнси Дэй.
Fancy Day..
Думаю, теперь ты можешь звать меня Фэнси, мы же друзья.
Artık arkadaş olduğumuza göre.. bana Fancy diyebilirsin..
- Сначала ты... Фэнси.
Önce sen Fancy...
Постой, Фэнси.
- Bekle Fancy..
Фэнси, я тоскую по тебе.
Fancy seni özledim.
Я знаю, ты любишь меня, Фэнси, я знаю.
Dudaklarının tadı Fancy..
Окажи, что будешь моей, Фэнси.
Benim olacaksın Fancy..
И нет иного слова для него, Фэнси. Это - любовь.
Doğruyu söylemek gerekirse Fancy... bu aşk..
Морочишь голову девушке, а сам, крутишь любовь с мисс модной Фэнси Дэй в Иелбурском лесу!
Bu Fancy ile aşk yaptığın doğru demek.. senin olsun.
У меня учатся его брат и сестра. Я не могу...
- Ciddiyim Fancy.
Посмотри мне в глаза, Фэнси Дэй, и скажи ; это было плохо.
Gözlerime bak Fancy Day.. ve bunun hata olduğunu söyle.
Одно ваше слово, Фэнси, и я буду самым счастливым человеком на этой божьей земле.
Sadece kelimeyi söyle Fancy.. Ve beni en mutlu adam yap.
Я лгал, потому что я люблю тебя, Фэнси, так сильно, как ни один отец не любит свою дочь!
Yaptım çünkü seni seviyorum Fancy. Babanım ben. - O zaman neden mutlu olmama izin vermiyorsun?
Но вы станете моей женой, Фэнси?
Ama eşim olacaksın Fancy..
! Не надо, Фэнси, тут нет ничего такого...
Sakin ol Fancy..
Фэнси! Оставь её. Отпусти.
Fancy!
Откройте дверь, Фэнси.
Kapıyı aç Fancy..
"Ты должен быть как пирожное French Fancy"...
"Önce Fransız fantezisi yapmalısın." Ve...
Вкусное угощение!
Fancy Mama!
Отломи мне кусочек вкусного угощения.
¶ Beni şu Fancy Mama'yla rahat bırak ¶
Nobody said this was fancy dress
# Kimse söylemedi bunun maskeli balo olduğunu
Вы хотите сказать что эта Fancy кукуруза полезная?
Fancy Corn'un sağlıklı bir yiyecek olduğunu mu söylüyorsun?
Эй, ты знаешь что они здесь продают fancy кукурузу?
Hey, burada Fancy Corn satıldığını biliyor musun?
Я слышал что клубничная Fancy кукурузы дает суперсилу.
Çileklisini yiyince biyonik güçlerin oluyormuş diye duydum.
Простите, у вас есть что-то под названием Fancy кукуруза?
Affedersin, Fancy Corn adında bir şey satıyor musunuz?
Гэрри, помни про супер-пупер систему безопасности.
Harry, fancy - schmancy güvenlik sistemini unutma.
Салон Фенси. Чем я могу вам помочь?
Fancy Manikür, yardımcı olabilirmiyim?
Разве не чувствуешь?
Değil mi Fancy?
- Это Ева, владелица бара "Болельщики".
Sahibi, Fancy Bar'ı işleten Eva olarak gözüküyor.
В "Моднице"?
Fancy girl mü?
of fancy clients and good renown what if none of their souls were saved they went to their maker impeccably shaved by sweeney
Afili müşterileriyle namı yürürdü Eğer ruhları kurtulamamışsa Yaratıcılarına kusursuzca Tıraş edilmiş olarak giderler
Yeah, over 10 grand worth of fancy.
Tabii ki de şatafatlı.
Думал купить интересную трость.
Fancy cane almayi dusunuyordum.
Well, Klein left this awesome vacation house in East Hampton, and whit and I are gonna throw this big, fancy party, try to bring in some heavy hitters into the fund.
Klein, Doğu Hampton'da süper bir yazlık bırakmış. Whit'le orada büyük bir parti vereceğiz. Sermaye bulmak için ağır topları çağıracağız.
- Ты избегаешь меня, Фэнси.
Benden kaçıyorsun Fancy.
Фэнси!
Fancy..
Фэнси.
Fancy..
Мисс Фэнси Дэй.
Bayan Fancy Day.
Мисс Дэй?
Fancy Day mi?
- Fancy.
- Şatafatlı. - 10 binden fazla.