Invite traduction Turc
8 traduction parallèle
Look, I was thinking, if it's okay with Monica I would like to invite Amy to Thanksgiving.
Bak, düşünüyordum da, eğer Monica için sorun olmazsa... ... Amy'i Şükran Gününe çağırmak istiyorum.
It's easy to remember, and it doesn't invite a lot of questions.
Hatırlaması kolay ve bir sürü soruya da yol açmayacaktır.
Thanks for the invite, Fish.
Davetin için sağ ol, Fish.
So much so that I'd like to invite you both to a party tonight.
O kadar tahrik etti ki bu akşamki partimize sizi davet etmek istiyorum.
I'll just invite Ruby to the contests with me. And I'll forward my mail to Dallas.
- Ruby'den benimle yarışmalara katılmasını isteyeceğim... ve mesajımı da Dallas'a göndereceğim.
You invite me heretoday as an apology and yet you seem benton offending me again.
Beni buraya özür mahiyetinde davet ettiniz ama beni tekrar kırıyorsunuz.
- Did you meet with Avon and not invite Pete?
- Pete'i davet etmeden Avon'la mı görüştünüz?
I would invite you, and that's what hurts my feelings.
Buna çok alındım işte.