English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ M ] / Moving

Moving traduction Turc

42 traduction parallèle
♪ Of moving paper fantasy
Düşler aleminde Yeni yalanlar dinleyerek
Razor wire should have kept anyone out, let alone moving fast.
Bu yaylım ateşi kimseyi sağ bırakmaz, o kadar hızlı değilse tabii.
Его жена издала очень трогательное заявление : His wife issued a very moving statement :
Karısı çok dokunaklı bir açıklama yaptı :
THEY'RE GONNA COUNT, KEEP MOVING.
Hareket etmeye ve saymaya devam edin.
I guess I just was moving a little too fast, so I'm sorry if I read something in our friendship that wasn't there.
Sanırım biraz acele ediyordum, yani eğer dostluğumuzda olmayan bir şeyi görmüşsem üzgünüm.
Ну, Натали, как насчет Trans-Cal Moving and Storage, 13025 на Третьей улице?
Natalie, Trans-CalTaşımacılık ve depolamaya ne dersin? 13025 Üçüncü cadde?
{ Moving to Cage 1 runway. }
1. Kafese hareket ettiriliyor.
Следующую песню "the Scouse Duane Eddy" будет играть на гитаре...
Sırada, Liverpool'lu Duane Eddy, Moving and Grooving'i çalacak.
¶ You can keep on moving With your head down ¶
İlerlemeye devam edebilirsiniz Başınızı öne eğip
And toyota. Moving forward.
Pitiko
We're moving in now.
Şu an transfer ediyoruz.
Moving / Переезд
Louie, Louie, Louie Louaaa
I need to start moving these things, or I'm gonna have to tell Liam to start using them as coasters.
- Öyle olsa iyi olur, bunları satmanın bir yolunu bulmalıyım yoksa Liam'a bardak altlığı olarak vericeğim.
But it was also my desire for a better Andy - - a driven, forward-moving Andy.
Ama aynı zamanda daha iyi bir Andy olmaya çalışıyorum. İleri bakan bir Andy.
I thought moving to the city would be a good idea.
Bu şehre taşınmakla iyi ettim sanmıştım.
Мы плывем по волнам, ветерок в помощь нам,
Here we are on a ship Moving at quite a clip
You know, the one good thing about moving to Dallas is not having to run into Lemon Breeland ever again.
Dallas'a taşınmanın tek iyi yanı... Lemon Breeland'le bir daha karşılaşmayacak olmak.
I'm trying to sell Ruby on eventually moving her new company to BlueBell, or at least nearby, and it's very important that this week, of all weeks, she really love it here.
Ruby'yi yeni şirketini önünde sonunda BlueBell'e ya da en azından yakın bir yere... taşımaya ikna etmeye çalışıyorum, bu yüzden bu hafta... buradan hoşlanması çok önemli.
See, Lavon and I plan on moving in together after a year.
Bakın, Lavon'la ben bir yıl sonra birbirimizin yanına taşınmayı planlıyoruz.
I mean, do you really see yourself leaving BlueBell and moving to Dallas?
- Yani gerçekten kendini BlueBell'i bırakıp Dallas'a taşınırken... hayal edebiliyor musun?
"Отодвигают черту".
- "Moving The Line."
Вы осознаете, что сегодня мы ставим "Moving the line"? Уже нет.
Bugün Moving The Line'ı yapacağımızın farkında mısın?
I thought I'd enjoy moving to the country, but it's boring.
Taşraya taşınmak hoşuma gider diyordum ama sıkıcı işte.
Get it moving fast.
Çabuk halledin.
No right moving me around!
Beni taşımaya hakkınız yok!
Yeah, well, you're moving up in the world, Jim.
Bir şekilde kariyerini hareketlendirmelisin, Jim.
- Yeah, well, right now, he's just moving.
Şu anda sadece hareket etse yeter.
We just found out we're moving to the next step.
Bir sonraki adıma geçmemiz gerektiğini fark ettik.
We're actually this close to moving past basketball and into real friendship, so...
Basketbolu geride bırakıp gerçek arkadaşlığa geçmemize şu kadar kaldı.
This is why we're moving to Ireland.
Bu yüzden İrlanda'ya taşınıyoruz.
Мы не должны к этому возвращаться, а должны двигаться дальше, мы должны отпустить всех, с кем спали. Хорошая идея. Я начну.
- okay, so moving forward so we don't go through this again, we should probably clear the air on who we've slept with.
Print. Moving on.
Devam ediyoruz.
♪ Will you keep moving on like you do?
# Böyle devam mı edeceksin?
♪ Will you keep moving on?
# Devam edecek misin?
♪ So will you keep moving on like you ♪
# Yani devam edeceksin... #
She really shouldn't be moving around all that much.
Çok fazla hareket etmemesi gerek cidden.
И во вторых, это 100 % не Билли Джоел!
İlk olarak o parça : "Moving Out" ve parantez içinde : "Anthony's Song." Ve ikincisi ; bu parça % 100 Billy Joel'un değil!
Ты знаешь, когда они записывали "Movin'Out" кто-то оставил дверь студии открытой, и вот почему, в конце, можно услышать звук машины.
Sizde bilirsiniz, "Moving Out" u kayda aldıkları sırada biri stüdyonun kapılarını açık bırakmış.
Проходите.
Keep it moving.
These guys that work for Jamal's moving company, они конечно выходцы с востока, но большинство из них уже граждане США, they are Middle Eastern, but most of'em are citizens рождённые здесь.
Ama çoğu burada doğmuş, buranın vatandaşı.
All right, everyone, please keep moving the line. Это Саксон. Он все еще на свободе.
Saxon hâlâ dışarıda.
Moving on.
Basın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]