Realize traduction Turc
18 traduction parallèle
Didn't realize there was that much to say.
Söylenecek pek bir şey olduğunu bilmiyordum.
I realize that I really like you.
Senden gerçekten hoşlandığımı farkettim.
* You must realize *
Anlamalısın ki
Вы понимаете, что терорристическая ячейка планирует You two do realize that a terrorist cell is threatening ударить и что на коны жизни тысячи людей?
Terörist bir grubun vurmakla tehdit ettiğinin ve binlerce insanın tehlikede olduğunun farkına varın.
Neal, if ever you do decide to grow up, you should realize this one thing.
Neal, eğer büyümeye karar verirsen dikat etmen gereken bir şey var.
And when I wake up, I realize some of my goo has come out.
Ve uyanıyorum, bakıyorum ki kaygan sıvım biraz geliyor.
Питер, почему ты не разбудил меня?
Peter, beni realize izin.
Да, ты сможешь and I'm never gonna be happy until you realize что у тебя никогда не будет жизни, которую ты заслуживаешь если я в ней.
Evet, unutacaksın ve sen, eğer hayatında olsaydım hak ettiğin hayata sahip olamayacağını fark ettiğin ana kadar asla mutlu olamayacağım.
I just didn't realize you had plans tonight.
Bu akşam bir planınız olduğunu bilmiyordum.
I'm talking about, you keep bringing up Carly but you're so involved with yourself that you don't even realize the look he gets every time you do.
- Bahsettiğim şu sürekli Carly'den bahsediyorsun ama o kadar kendi derdine düşmüşsün ki her bahsettiğinde onun yüzündeki ifadeyi fark etmiyorsun bile.
Didn't realize you were friends.
Arkadaş olduğunuzu bilmiyordum.
It's time they realize what kind of a man their host is.
Ev sahiplerinin nasıl biri olduğunu öğrenme zamanları geldi.
Made me realize it... wasn't much of a life.
Pek de matah bir hayat olmadığını fark etmemi sağladın.
They probably wanted to protest and didn't realize the consequences.
Muhtemelen protesto etmek istediler ve doğuracakları sonuçların farkına varmadılar.
I did nothing to dispel that notion, though it may not take him a long time to realize who it was that actually brought me into this.
Öyle düşünmesi için hiçbir şey yapmadım ama beni bu işe aslında kimin soktuğunu anlaması uzun sürmeyecektir yine de.
But it's funny, you know- - when you get older, you realize that your parents are also just people, like everyone else.
Ama ne gariptir ki, insan büyüdükçe anne-babasının da diğer herkes gibi birer insan olduğunu anlıyor.
I'm sorry. I, uh, I didn't realize it was a gift. May I?
Hediye olduğunu fark etmemiştim.
Я понимаю это, поэтому позволь мне сказать, что не было никакого внутреннего заговора на станции Харбор-Пойнт.
I realize that, so so let me just say, there was no domestic terror plot foiled at the Harbor Point nuclear facility.