Stealing traduction Turc
17 traduction parallèle
Next week, stealing.
Haftaya, hırsızlık var.
We're stealing Christmas-card money from the past.
Milletin yılbaşı harçlıklarını çalıyoruz.
- Ну, теперь, это не воровство.
Well, now it's not stealing.
It's not stealing when it's from a corporation.
Büyük şirketlerden alınca hırsızlığa girmez.
Arroyo's stealing your case.
Arroyo hala davanı çalıyor.
How is it stealing if it's mine?
Zaten benim ise nasıl hırsızlık oluyor?
He copped to stealing the money from Frank's stash?
Frank'in zulasından çaldığını kabul etti mi?
Я так не думаю.
to stealing a half a mil in jewelry? Hiç sanmıyorum.o.
I love that we live in a city where the police are more interested in catching you than the drug-stealing mobsters.
İlaç çalan haydutları yakalamak yerine seni yakalamakla ilgilenen polislerin olduğu bir şehirde yaşadığımız için seviniyorum.
Because you knew you were going to keep stealing cars?
Çünkü araba çalmaya devam edeceğini biliyordun.
If Benny was actually stealing these high-end cars, why wasn't he making any money?
Benny bu lüks arabaları çalıyorduysa neden para kazanmıyordu?
Stealing cars ain't what I signed up for. Hey, what the hell you doing?
Bu işe araba çalmak için girmedim.
Stealing cars ain't what I signed up for.
Bu işe araba çalmak için girmedim.
Но ради бога, давайте уберем эту жестокую, шизанутую воровку памперсов с улицы.
But by God, let's get this violent, diaper-stealing nutbag off the streets.
Maybe our repo man was actually stealing cars.
Hacizcimiz belki de gerçekten araba çalıyordur.
Yeah, that's because he was concealing his car-stealing ways.
Evet, araba çalmasını da bu yönüyle gizliyordu.
You're not stealing, we're offering.
Çalmıyorsun ki, biz veriyoruz.