Write traduction Turc
32 traduction parallèle
Они называют себя "райтерами", от английского "write" - писать.
Anlatan : Onlar kendilerini "writers" diye çağırıyorlar çünkü yaptıkları bu.
I can't believe I forgot I usually write stuff like this down on my arm
Unuttuğuma inanamıyorum! Genellikle böyle şeyleri koluma yazarım!
... or something like that was a mission report. И если вы прерывали миссию, то вы должны записать почему. And if you aborted a mission, you had to write down why.
Görevi iptal ederseniz, nedenini yazıyordunuz.
playtime's over - since year six i been a playground soldier dem days were lyrical dat lyrical G but now everything is colder now there's content flows and everything - mix tape promos everything - who'd you name your favorite MC, I'll write the sixteen
Oyun zamanı bitti altı yaşından beri oyun alanında askerim O günler şiirseldi dat şiirsel G, ama artık her şey soğuk Şimdi içerik akışı var ve her şey - bant miskleri promolar her şey en sevdiğin MC'nin adını söyle bana onun benzemek isteyeceği on altılığı yazayım sana
* There's nowhere to write it * Мне нравится имя Трейси. * There's nowhere to write it down *
Tracy adını sevdim.
мы поняли что для 100 % гарантии успеха нам понадобится ещё один Код { I'd like to write "Then what have I been [fighting for]?" but without the verb it wouldn't work } таких трагедий больше не будет никогда. - Код C.C.
Ama araştırmalarımız devam etti, ihtiyacımız olan diğer Kod'un yani C.C.'nin, 100 % garantili olması gerekiyordu.
Every bored housewife who pulls off a decent lasagna thinks she can write a cookbook.
Her, sıradan lazanya yapan ev kadını yemek kitabı yazabileceğini sanır.
Of course, I'm not really in the mood to write a cookbook right now.
Gerçi, şu anda, yemek kitabı yazabilecek bir ruh halinde değilim.
"Alison", "Pump It Up", "Everyday I Write the Book"
Aiison, Pump It Up, Everyday I Write The Book.
Почему я узнал что сложно написать следующую строку
# Why do I find it hard to write the next line
What'd you write on your divorce papers?
Boşanma evraklarına ne yazdın?
I'll write whatever I want.
Canım ne isterse onu yazarım.
and I'll knit a sweater while you write a letter unless we got better to do-hoo
Daha iyisini bulana kadar Ben kazağımı örerken Sen de mektubunu yazarsın
Well, then why did she write this scene Where Angela Cannon has an unfortunate encounter with a bull?
O hâlde Sarah neden Angela Cannon'ın talihsiz boğa dövüşü sahnesini yazdı?
She was all fired up About Sarah wanting to write her off the show.
Sarah'nın onu diziden atmak isteyişi sebebiyle dellenmişti.
Я знаю, что ты ее не писала.
I know you didn't write it.
I write you a note for extreme exhaustion, with a prescription for R amp ;
Aşırı yorgun olduğuna dair bir... not yazsam da bir süre dinlenip istirahat etmen gerektiğini söylesem?
Was I meant to friend him on Facebook to write on his wall some psychotic rant about how he ruined my life?
Facebook'ta ekleyip duvarında hayatımı nasıl mahvettiğiyle ilgili psikopatça şeyler yazmam da mı kader?
Write down the information for this pimp service.
Şu pezevengin bilgilerini yaz.
Go ahead and write it down for us, Frank.
Devam et ve bizim için bunları yaz, Frank.
- The woman who's going to write the book came today.
Bugün kitabı yazacak kadın geldi. - Bodil.
What madness possessed you to write that letter?
Aklında nasıl bir delilik vardı da o mektubu yazdın?
♪ I didn't write these pages ♪ ♪ and my script's been... ♪
Bu yazılanlar benim değil Yazdığım senaryo değiştirilmiş
С каждой написанной песней
♪ with every song I write
Is pee-pee a write-off?
Çiş yapmak giderden sayılır mı?
I write things, and then they come to life?
Bir şeyler yazdım ve bunlar hayat buldu.
Тогда мы получим рецензию от Дуин-Дуин.
Sonra biz "hands-on" "write-ups" "doingdoing" i halledebiliriz..
You buy the USB, you write whatever you want in the password prompt... it's not that hard.
USB'yi alıyorsun, ne şifre istediğini yazıyorsun, o kadar zor bir şey değil.
You could write your own ending here.
Kendi sonunu yazabilisin burada.
She said, "Well, okay, why don't you write a contract with the president и если он примет эти условия, то соглашайся."... and if he'll accept those conditions, do it. "
Bu şartları kabul ederse, evet de. " dedi.
I'll write the announcement. "
Bir duyuru yazayım. "
I should be delighted Харольд. Will you write?
Bana yazacak mısınız?