Вкус traduction Turc

Это вкус сомнения.

Bu kuşkunun tadı.

Мы делаем напитки на любой вкус.

Özel içkilerimiz var.

Ужасный музыкальный вкус.

Müzik zevkinin aksine.

На вкус хорошая, но немного... со слизью.

Tadı iyiydi ama kendimi kötü hissetmeye başlamıştım.

Да, ты еще долго будешь чувствовать вкус.

- Tadı damağınızdan günlerce gitmeyecek.

Одно дело, когда ты хочешь знать, каково на вкус яблоко. Другое дело, когда ты его пробуешь.

Sebebi, elmanın tadının nasıl olduğunu duyduğumuz için gerçek bir elmanın tadına bakmak istedik.

Похоже, вы серьёзно вошли во вкус.

Bugün iyi pratik yapıyorsun.

- Давай, давай. - И придаст мороженому более приятный вкус.

- Dondurmanın da tadı daha iyi olur.

О, на вкус как в тот раз, когда я опустила консервированные персики в вино в коробке.

Tadı kutu şarabın içine konserve şeftali koyduğum karışıma benziyor.

Я тебя оставлю, чтобы ты выбрал запах на свой вкус - дезодорант, гель для душа, одеколон, спрей для тела.

Seni burada istediğin kokuyu alman içi bırakacağım. Deodorant, duş jeli, kolonya, parfüm.

Но если вы голодны, мои чипсы превосходны, сырные палочки на любой вкус, а куриные крылышки - пальчики оближешь.

Ama açsanız, papateslerim bir numara çedar peyniri toplarım zirve tavuklarım kural yıkıcıdır.

Именно это я и хотел сделать... привить этому городу вкус искусства.

Burada yapmak istediğim şey şehre biraz kültürel çeşitlilik getirmek.

Даже еда в баре Грейсона на вкус такая, будто её приготовил человек после травмы головы.

Beyin hasarlı birinin yapmasına rağmen Grayson'un barında yemek bile yediniz.

Думаю, мы все согласимся, что всё вино на вкус одинаковое, и если вы тратите на него больше 5 $, то вы ужасно тупые.

Sanırım artık tüm şarapların tadının aynı olduğunu ve şaraba 5 dolardan fazla veriyorsanız aptal olduğunuzu kabul edebiliriz.

Да, а ещё оно на вкус как желе.

Evet, bir de tadı jöle gibi.

Для вас, сэр, лёгкий, бодрящий "Pinot" с лёгкой ноткой лимона, подчёркивающего вкус вашей рыбы.

Efendim, sizin için hafif bir Pinot limon aromasıyla balığınızın tadını ortaya çıkaracaktır.

Вам я принёс смелый "Cabernet", который, даже разбавленный, должен иметь приятный вкус.

Sizin için de yoğun bir Cabernet getirdim su eklense bile tadı bozulmayacaktır.

Не волнуйтесь, вы можете испробовать вкус этой булочки, к тому же ее уже намазали маслом.

Merak etmeyin isterseniz bu çöreği tadabilirsiniz hem artık tereyağlı da oldu.

Мускусная дыня, вкус-кус-кусная!

# Kavun. Evet yapabilirim.

Был парень сделал колдовать Две женщины поют, плохой вкус, для Гладстон.

Şey, herifin biri sihirbazlık yaptı Gladstone hakkında kötü bir şekilde şarkı söyleyen iki kadın vardı.

Твой вкус к женщинам и правда ухудшился.

Kadın seçimindeki zevkin yerlerde sürünüyor.

Вкус еще не отбили.

Lezzet denilen şeyi üretmeyi başaramadılar henüz.

Ч акой у него вкус...

Evet.

Спорим, и на вкус странно?

Bence tadı da gariptir.

На вкус мне не понравилась, но некоторым приходится по душе.

Tadını beğenmedim ama bazıları bunu işlemenin bir yolunu bulmuş.

На вкус одно и то же.

Tadı aynı.

– Я потеряла вкус к религии.

Dine inancım pek kalmadı.

– У тебя самый чудной вкус.

- Ne garip zevklerin var.

На вкус было как курица, ну типа как рыба-курица, и когда я проснулся, кровать была мокрой.

Tadı sanki talık gibiydi, tavuk ve balık gibi ve sonra uyandığımda yatak ıslaktı.

Называется "Вкус Тандора".

Adı Taste of Tandoor.

Может, на вкус и не очень, зато теплый.

Tadı iyi değil ama en azından sıcaktır.

У него был отличный вкус.

Dedektif Frost'un iyi bir zevki vardı.

Первоклассные рестораны, бесконечные кафе - выбор на любой вкус, а у нас, в Лас-Вегасе, объявился каннибал.

Dünya standartlarında restoranlar Açık büfeler, tüm bu zevkli seçenekler dururken Las Vegas'ta bir yamyamımız var.

"Присоединяйтесь к нам, чтобы побаловать свой вкус самыми причудливыми деликатесами, среди самых изысканных любителей в городе."

Şehrin en zevkli insanları arasında, enfes ve gizemli yiyeceklerle Damak zevkinizi tatmin etmek için bize katılın.

Желе не так уж плохо на вкус на самом деле.

Jelatinin tadı gerçekten de fena değil.

Должна сказать, у твоей матери был отличный вкус.

- Söylemeliyim ki, annen zevkli bir kadınmış.

Я помню, мы договорились, что всё выбираю я, но оказалось, что у тебя довольно-таки хороший вкус.

Benim seçimlerimde karar kıldığımızı biliyorum ama görünüşe göre senin de bayağı iyi bir zevkin varmış.

О чём, что рыба на вкус как курица?

Balığın tavuğumsu olduğundan mı?

У тебя отличный вкус, кстати.

Zevkini beğendim bu arada.

Чтобы попробовать, как на вкус мясо до тепловой обработки!

Elektriğin icadından önce etin tadının nasıl olduğunu görebilmek için!

У тебя отличный вкус.

Harika bir zevkin var.

И какова зависть на вкус, дружище?

Kin tutmak güzel mi oğlum?

Вкус странноватый, но Алану выбирать не приходится.

Tadı biraz garip, ama, Alan'lar seçici olamaz.

Вкус у всего необычный.

Her şeyin tadı da tuhaf geliyor.

Я поняла, почему себя неважно чувствую. И почему еда необычная на вкус.

Kendimi niçin bir süredir pek iyi hissetmediğimi ve yediklerimin tadının niçin tuhaf geldiğini anladım.

Пей. Ты знаешь, что у тебя ужасный музыкальный вкус?

Aç bakalım.

Ты им звонишь, говоришь, кто тебе рекомендовал... и получаешь любые незаконные наркотики на свой вкус.

Arıyorsun, bir referans veriyorsun... ve onlar da istediğin her türlü yasadışı uyuşturucuyu getiriyorlar.

Оу, вот она клевая. Могу я смешать всех их на свой вкус?

Kadının kafa iyi. 31 tat misali ben de karıştırıp uyabilir miyim?

Мускусная дыня, вкус-кус-кусная! Предатели!

Hainler!

Ч ј это как на вкус? Ч ≈ ще винее.

Şu bacaklara bak.

Это смелый вкус...

Yoğun bir aroması var.