English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ Д ] / Движется

Движется traduction Turc

1,570 traduction parallèle
Ускорение объекта, который движется по круговой орбите подтверждается третьим законом Кеплера.
Dairesel bir yörüngede hareket eden bir nesnenin hızlanması Kepler'in üçüncü kanununa bağlıdır.
Точно. Представьте, электромагнитный шторм движется через всю Землю.
Gördüğümüz şeyi dünyada ilerleyen manyetik bir fırtına olarak düşünün.
Человек всегда движется по какой-то причине
Bir nedenden dolayı hareket edilir.
Она не такая стабильная, как человеческий глаз, как будто все... когда ты смотришь на... когда линза направлена на что-то, кажется, что все движется намного быстрее.
İnsan gözü kadar hızlı değil lenslere her baktığında böyle şeyler görürsün, her şey daha hızlı görünür.
Может быть то, что он трахал все, что движется, и вызвало ее болезнь?
Onun etrafındakileri becermesi onu hasta etmiş olabilir.
- Он трахал все, что движется, и тем самым вызвал ее болезнь? - Именно это я и сказал.
Onun etrafındakileri becermesi onu hasta etmiş olabilir mi?
Куда движется моя карьера?
Kariyerim hangi noktaya geldi?
Эта страна движется к хаосу со всем этим прогнившим парламентом.
Bu devlet beş para etmez parlementerleri yüzünden lanet bir karmaşa içerisinde.
Замечен объект, движется в твоем направлении. Поехали, красавчик.
Hedef belirlendi, senin yanına doğru geliyor.
Ваша попка движется, как поршни у Феррари.
Kalçaların aynı bir Ferrari'nin pistonları gibi.
Как у вас дело движется?
İşler nasıl gitti?
Она флиртует со всем, что движется.
O hareket eden her şeyle flört edebilir.
Диспетчер, это 3-Дэвид-34, преследуем подозреваемого. Белый мужчина, движется в сторону Фремон.
Merkez, 3-David-34, Fremont'un doğusunda beyaz bir erkeği yaya olarak takip ediyorum.
Нет, Ходжес, фэнтези — это всё, что движется быстрее скорости света.
Hayır, fantezi ışık hızından da hızlı yolculuk eden her şeydir Hodges.
Я понимаю, что дело об убийстве ножом пенсионера еле движется.
Yaşlı adamın bıçaklanması ile ilgili pek bir gelişme yok sanırım?
Он не движется?
Hareket etmiyor mu?
Цель движется.
Hedef harekete geçti.
Движется по шоссе.
Otobana doğru gidiyor.
Ты бросаешься на все, что движется.
Hareket eden her şeyin peşinden gidiyorsun.
Солнце движется в ту сторону, назовем ее западом...
Güneş şu tarafa doğru hareket ediyor... Oraya Batı diyeceğiz...
Уже подтверждено, что корабль инопланетян движется по направлению к Земле
Nasa bir uzay gemisinin güneş sistemimize girdiğini ve buraya doğru geldiğini doğruladı.
- Когда проводишь столько же лет в актерском деле, как я, начинаешь замечать, что все движется по кругу.
- Oyunculuk işinde benim kadar... uzun zaman geçirdiğinde her şeyin bir döngüde ilerlediğini görürsün. Bazen işler iyi gider, bazen kötü.
Что-то огромное движется в темноте.
Uçsuz bucaksız bir şey karanlıkta kıpırdanıyor.
Что-то огромное движется во тьме.
Karanlıkta canlanmış muazzam bir şey.
То, что когда-то было утеряно, движется за завесой.
Bir zamanlar yitirilmişlerin şekilleri, perdeyi hareket ettiriyor.
Повторяю, объект движется.
Tekrarlıyorum, hedef harekete geçti.
Но всё конечно движется к этому.
Eğer bir ilişkileri yoksa, başlamak üzere.
Я бросила колледж, чтобы содержать тебя и растить детей, а ты потратил 20 лет на то, что занимался сексом во время тура и трахал все, что движется.
Sen turnelerde 20 yılını hareket eden her şeyi düdüklemek için harcarken, ben seni desteklemek ve çocuğumuzu büyütmek için üniversiteyi bıraktım.
Все движется очень быстро с этим судебным процессом.
Bu grup davasında işler çok hızlı ilerliyor.
За рулём верного "Краба", Соноши движется по финишной прямой.
Kullandığı Crab Sonoshee ile bitiş çizgisine doğru dümdüz ilerliyor.
Стреляйте со все что движется.
Önünüze çıkan her şeyi ezin geçin.
Наш остров движется прямиком в шторм!
Fırtına! Bu ada fırtınanın içine doğru ilerliyor!
Что-то движется.
Hareket eden bir şey var.
Джонс : он движется на север по Аллен.
Kuzey'den Allen'e çıkıyor.
Почему лифт не движется?
- Asansör neden hareket etmiyor?
Ты должен быть быстрым, ты должен знать каких игроков задействовать, ты должен видеть все вокруг, все что движется
Hızlı olmalısın. Hangi oyunu oynadığını bilmelisin. Etrafına bakıp, hareket eden her şeyi takip etmelisin.
Через лёд плыть тяжело, и он движется очень медленно.
Buz, içinden yüzmek için çok serttir ve ilerleme acı veren şekilde yavaştır.
Земля движется по своему пути.
Dünya onların yörüngesinde dönüyor.
Она движется слишком быстро.
Çok hızlı dönüyor.
Что это за хрень сюда движется?
Bana doğru gelen o tuhaf şey de ne?
Его язык движется со скоростью ракеты, целясь в голову жертвы, и не оставляя ей ни единого шанса.
Dilini, bir mermi gibi avının savunmasını kırmak için başına doğru hedef alır.
Подобные метафоры выходят за рамки моего понимания. и наша история движется к своему логическому завершению.
Seni duyuyorum, ama bu bir metafor. Bunun neden öyle olduğunu hiç anlamadım. Peri masalları olduğu sürece, erkekler kaderlerinin yolunda gitmeye devam edecek.
Цель движется к вам!
Hedef sana doğru geliyor.
Потому что Вселенная движется к состоянию рассеивания.
Çünkü Evren, dağılım gösterme eğiliminde yol alır.
Для меня время движется назад.
Benim için zaman tersine işliyor.
Как я не догадался, что космос тоже движется!
Hareket eden şeyin uzay olduğunu düşünmek hiç aklıma gelmemişti.
Пасёт. Всё, что движется, кажется ему овцами.
Hayır, seni güdüyor.
Секретариат движется в конце группы.
Secretariat hala grubun arkasında.
г.Монреаль, Канада Макферсон движется на восток по Сент-Кэтрин.
McPherson, St. Catherine'den sağa döndü.
Она движется.
Harekete geçti.
Это произошло в Фонтане в три часа дня, после того, как в полиции Лос-Анджелеса получили сообщение о том, что в сторону границы штата по шоссе Ай-10 движется автовоз с возможным подозреваемым в убийстве за рулем
Burası Fontana'dan bir olay yeri ; bugün öğleden sonra saat 3 : oo civarında Los Angeles polis memurları

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]