Досье traduction Turc
1,611 traduction parallèle
В худшем - заберешь досье и выходи через заднюю дверь.
En kötü ihtimal, sen dosyayı alır ve geri dönersin.
Требуется много времени, чтобы научиться читать разные досье.
İstihbarat dosyalarının nasıl okunacağını öğrenmek biraz zaman alır.
Это значит, что, закончив проверять досье, ты должен проверить источник.
Yani dosyayı kontrol işi bittiğinde... Kaynağı kontrol etmeniz gerekir.
Я прочитал твое досье.
Dosyanı okudum.
Итак, ты хотел досье.
Şimdi, dosyayı sen istedin.
Саймон, досье, это дело с Хартом.
Simon, dosya, Hart'la ilgili bu iş.
У Харта было правительственное досье.
Hart'da onlarla ilgili bir devlet dosyası var.
Это досье Дженны?
Jenna'nın dosyası mı o?
Вот ее досье.
İşte dosyası burada.
Который есть в досье арестов. Это связано с мирным протестом в 60-х.
1960'larda savaş karşıtı gösterilere katılmaktan.
Ты просматривал его досье.
- Dosyasına bir bak bence.
Лично я считаю досье Гранта подделкой.
Tüm bildiğim Grant'in G.D. özgeçmişi üzerinde oynandığı.
Захватить! Боже ты мой, ты же видел его досье.
Dosyasını sen de gördün.
Понимаю... Мы составляем досье на Джорджа Бека.
Biliyorum ve George Beck hakkında bir rapor hazırlıyoruz.
Утром звонили из БНД, они перешлют свои досье сегодня попозже.
İstihbarat Servisi bu sabah aradı bugünden sonra ellerindeki dosyayı bize göndereceklermiş.
Вы, ребята, подготовьте досье, а он поможет вам с финалом.
Siz ödevinizi yapmaya başlayın o da finalini yazmakta size yardımcı olur.
Уилл ещё не вернулся, а наше досье далеко несовершенно.
Will dönmedi ve dosyamız tamamen eksik.
Пока ждем от БНД досье на Джорджа Бека.
George Beck hakkında hâlâ Federal İstihbarat Servisi'nin dosyasını bekliyoruz.
Вроде как, номер досье ЦРУ.
Numaralandırılmış bir CIA dosyası.
Детка, ты видела моё досье?
Sen benim sabıkamı gördün mü?
Всё, что вы хотите знать, должно быть в её досье.
Her ne arıyorsan dosyasında vardır.
Обычное подростковое досье. Это точно.
- Gençliğinde epey suç işlemiş.
Досье на жителей чисты.
Site sakinlerinin geçmişinden bir şey çıkmadı.
Ты вложил это в мое досье?
Bunu kalıcı dosyama mı koyuyorsun?
Я сейчас получаю его досье.
Şu an onun profiline bakıyorum.
Это есть в досье.
Dosyamda yazıyor.
Я прочитала досье Макаули, и основываясь на том, что он сказал, у меня есть кое-что что я могла бы использовать.
Mcauley'nin dosyasını okudum ve bana bugün söylediklerine dayanarak, elimde kullanabileceğim bir şeyler olabilir..
Я видела твоё досье в ФБР.
FBI'daki dosyanı gördüm.
На меня есть досье?
FBI'da dosyam mı var?
Я думаю у неё есть секретные досье на нас всех.
Sanırım hepimiz hakkında gizli dosyaları var.
Досье?
- Dosya mı?
Какое досье?
Ne tür dosyalar?
В твоем досье написано другое.
Dosyanda öyle yazmıyor ama.
Я читал ваше досье.
Dosyanı okudum.
Знаешь, что? Подними досье стрелков.
Bak ne diyeceğim, birkaç sabıka fotoğrafı çıkar.
Вам нужно его увидеть. Его досье выглядит, как список покупок в бакалейном магазине.
Herifin vukuat kaydı, alışveriş listesi kadar uzun.
Вот это досье на тебя.
Sabıka kaydın burada.
Серб, его досье с милю длиной.
Bir kilometre uzunluğunda sabıkası olan bir Sırp vatandaşı.
Досье Васса?
- Vass dosyası mı?
У нас уже должно быть досье на парня.
Adamın tanımını zaten biliyoruz.
Я читала твое досье.
Dosyanı okumuştum.
Ты читала мое досье?
- Dosyamı mı okudun?
В досье мужа ничего не сказано об изучении языка.
Kocasının dosyasında dil eğitimiyle ilgili bir şey yazmıyordu.
Знаешь, я прочел в твоем досье, что... ты удочерила Элли.
Biliyor musun, dosyanda Ellie'yi evlat edindiğin yazıyordu.
Я тоже читаю досье, знаешь?
Dosyalarınızı da okuyorum, biliyorsun.
Ты нашла досье на известных сообщников?
Bilinen suç ortaklarını araştırdınız mı?
Вам не следует распространять досье преступника и персональную информацию.
Kişisel bilgi ve ceza kayıtlarını böyle dağıtmamalısınız.
Досье у нас.
Dosyayı aldık.
Кроме того, он есть в досье арестов и мы тем более продолжаем.
Onu tutuklamayı nasıl planlıyorsun?
Откуда у тебя доступ к твоему досье?
Niye dosyana girdin sen?
Насчет вебсайтов или насчет досье?
Internet siteleri hakkında mı yoksa FBI dosyam hakkında mı?