English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russe → Turc / [ З ] / Знамя

Знамя traduction Turc

139 traduction parallèle
Штандартенфюрер-СС Якоб Гриммингер вносит Блутфане ( Знамя Крови )... в Конгресс Холл для церемонии закрытия
SS-Standart lideri Jakob Grimminger,'Kanlı Bayrak'ı taşıyarak... kapanış seremonileri için Kongre Sarayına giriyorlar
Подняв высоко знамя
Kuyruklar sımsıkı birbirine yanaşmış,
которые мы должны укреплять и нести как своё знамя. Мы продвигаемся вперёд в этом вечном марше к чему бы то ни было.
Biz onlara sıkı sıkı sarılır ve bu duyguları yeşertip sonu her nereye varıyor ise, bu karanlık yürüyüşte kendimize bayrak yaparız!
- Знамя. - Знамя?
Kendi bayrağımızı.
У вас в руках было знамя.
Austerlitz... Austerlitz...?
Я заявляю, что оно... запятнало французское знамя,
Ve ben bu saldırının... Fransa bayrağında bir leke olduğunu iddia ediyorum.
Мы должны начать все сначала, с того места, где нет определенности, где знаки размыты, и цветной плачь, где тела бьются в конвульсиях как трупы Бухенвальда, где развивается красное знамя под звуки победы, которая никогда не должна быть последней, потому что классовая борьба все еще не окончена.
baştan başlamalıyız, katiyetsiz bir yerde, işareti umutsuz ve rengi tırmalayıcı, vücutları Buchenwald'daki cesetler gibi çarpık, yada dalgalanan kırmızı bir bayrak gibi zaferin sesinde, en son zafer hiç olmasın, çünkü sınıfların mücadelesi daha bitmedi.
Но я продолжала, снова и снова, поднимать свое знамя. Всегда без гордости.
Ama ben mücadeleme devam ettim pankart taşıdım, gururumdan dönmedim.
Моё знамя - труд.
İşim bayrağımdır.
знамя жизни горит в губах твоих и на щеках,
Güzellik sancağı, hala kıpkızıl dudaklarında, yanaklarında.
Он запретил мне использовать его знамя с четырьмя иероглифами : ветер, лес, огонь и гора.
Ama Rüzgâr, Orman, Ateş ve Dağ'dan oluşan dört kelimeli bayrağını kullanmamış yasaklamıştı.
Это знамя принадлежит вашему покойному отцу.
O bayrak, merhum babanızı simgeliyordu.
Он запретил вам пользоваться им, потому как хотел, чтоб вы превзошли его, несли свое собственное знамя.
Bayrağı kullanmanızı yasaklamasının sebebi, kendisinin üzerine çıkmanızı istememesi ve kendi bayrağınızı dalgalandırmanız arzusuydu.
Вы видели знамя нашего господина?
Efendimizin bayrağını biliyorsun.
Знамя со знаком Хон.
Hon sancağı taşıyorlar.
Сын. который подхватит мое знамя.
Oğlum benimle futbol oynar.
Я журналист газеты "Знамя Реймса".
Yoksa Komite çıldırdı mı? Ben gazeteciyim.
Вон, знамя на стене.
Orada, duvarın üzerindeki halıda.
Когда мне было семнадцать, я поднял моё знамя над этим замком.
17 yaşındayken... bayrağımı şu kalenin üzerinde dalgalandırdım.
Я водрузил знамя с моими цветами над главным замком.
renklerimi ana kalenin üzerine diktim.
А мне помнится, здесь всегда было знамя.
Anımsadığıma göre... şurada bir sancak duruyordu.
Ты один из них. Ты один мог бы поднять знамя.
Bayrağı taşıyabilecek tek kişisin.
Берите людей и знамя и прогоните этих чертовых французов.
Admaları ve sancağı alacaksın ve lanet Fransızları kovalayacaksın.
Я потерял знамя.
Sancağı kaybettim.
Вы потеряли знамя, сэр.
Sancağı kaybettiniz bayım.
Знамя короля, которого касался он сам.
Kralın kendi eliyle dokunduğu sancağını.
Он пишет, вы потеряли королевское знамя.
Kralın Sancağını kaybettiğinizi söylüyor.
Вы потеряли знамя английского короля.
İngiltere Kralı'nın sancağını kaybettiniz.
Человек, потерявший знамя короля... теряет дружбу короля.
Kralın sancağını kaybeden bir adam Kralın arkadaşlığını da kaybeder.
Пусть французы знают : дурак, который потерял знамя, держит наш фланг.
Fransızların sancağı kaybeden aptalın bizim yanımızda olduğunu bilmelerini sağlayın.
Мы потеряли знамя.
Sancağı kaybettik.
- Ты не уважаешь знамя переговоров.
Mütareke bayrağına saygısızlık ediyorsun!
Божье знамя защитит тебя... от ужасной опасности.
Kutsal sevgi ve iyiliğin ruhunu taşır... ve seni tüm kötülüklerden korur.
еще румянец красой уста и щеки озаряет, и смерти знамя бледное не веет.
Karım.... Soluğunun balını çeken ölümün gücü Yetmemiş güzelliğini almaya.
еще румянец красой уста и щеки озаряет, и смерти знамя бледное не веет.
Sen yenilmemişsin. Güzelliğin sancağı Hala kıpkızıl duruyor dudaklarına, yanaklarında
Смиренно и с огромной благодарностью принимаю это знамя и обещаю достойно представлять свою нацию планету и Бога в этом историческом путешествии.
Tevazu ve şükran duygularımla bu şerefi kabul ediyorum ve tarihi yolculukta milletimi, gezegenimi ve Tanrımı en iyi şekilde temsil etmeye söz veriyorum.
- Мне понадобится другой конь меч, доспехи и художник, чтобы сделал для меня знамя.
- Ayrıca yeni bir savaş atına bir kılıca, zırha ve bana sancak yapacak bir sanatçıya ihtiyacım var.
Мое знамя.
Sancağım.
Мое знамя!
Sancağım!
Возьмите моя знамя!
Sancağımı al!
Ты держала в руках знамя?
Sancağın da vardı, değil mi?
Мое знамя мне в 40 раз дороже.
Sancağımı 40 kat daha seviyordum.
Эта ткань называлась "красное знамя удачи."
Bu beze, "uğurlu kırmızı bayrak" denirmiş.
Ты уже выткала знамя?
Demek kumaşı dokumayı bitirdin.
Красивое знамя.
Çok güzel dokumuşsun.
Отец рассказывал маме, что когда он учил детей он мог всегда взглянуть наверх и увидеть красное знамя.
Babam, çocuklara ders verirken yukarı her baktığında kırmızı bayrağı gördüğünü anlatmış anneme.
Знамя напоминало ему о маме в ее красном жакете.
Bayrak ona annemi ve onun kırmızı ceketini hatırlatıyormuş.
Когда школу построят я повешу там красное знамя.
Okul tamamlandığında oraya da bir uğurlu kırmızı bayrak asacağım.
Да, отцовское знамя.
Evet, babamın sancağı.
Но знамя...
Ama sancak...
Вы требуете знамя?
Sancağı mı istiyorsun? Bu gülünç!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]