Краба traduction Turc
107 traduction parallèle
Этого краба?
O mızmız mı?
Что-нибудь таинственное и футуристическое с телом краба и головой социального работника?
Tuhaf bir şeyler. Yengeç vücutlu, sosyal hizmetler görevlisi başlı bir yaratık mesela?
Ты похожа на маленького краба.
Küçük, lanet olası bir bebek gibi oluyorsun.
Как и многие другие особенности, узоры на спине или панцире этого краба унаследованы.
Bu yengeçlerin diğer pekçok özelliği gibi sırtlarındaki şekiller de genlerle nakledilir.
Крабовидной, потому что она напомнила краба астроному, который много веков спустя наблюдал останки этой звезды через телескоп.
Latincede "Nova" yeni sözcüğünün karşılığıdır. "Crab / yengeç" ise... daha sonraları astronomlar tarafından kalıntılarına teleskoptan bakıldığında... yengeci anımsattığı için böyle isimlendirilmiştir.
шеф повар приготовил краба в слоеном тесте.
Şef pudralı hamurişi bir krep hazırladı.
Филе краба тебе, немного гравлакса тебе, и паштет для Дракулы.
Yengeçli börek. Sen de al. Drakula için de kaz ciğeri.
Знаешь, думаю, парень с таким типом мышления... обязан попробовать пустынного краба.
Senin kafada birisinin kara yengecini denemesi gerektiğini düşünüyorum.
Я предложила сатай из краба, и получилось отлично.
yani sen öğle yemeği mönüsüne yengeç eklemeyi öneriyorsun ve bu harika.
Это был панцирь краба.
Yengeç kabuğunun parçası girdi.
Попасть в город труднее, чем пролезть между ягодицами краба.
Kapıları öyle sıkı koruyorlar ki içeri habersiz sinek bile giremez.
Это техника краба
- "Çatal". - Tamam, tamam.. Onu dinleme.
Ну, Шульце, если сейчас выловлю последнего краба, всё будет хорошо!
Pekala, Schultze, bu yengecide alabilirsem, tamamdır.
И редко используемого краба Лаки, известного как Гражданин Снипс.
Ve az kullanılmış, Şanslı isminde bir yengeç. Diğer adı, Makasçı Vatandaş.
"Хижина Морского Краба", слышали?
Cliff'in Yengeç Kulübesi'ni duydunuz mu?
Маленькие глаза, как у краба. Да.
Her şey kayboldu...
С изяществом, он вытягивал мясо из клешней краба и высасывал устриц из их раковин ".
Ustaca bir yengeç kolundaki eti çıkardı ve kabuklarından istiridyeleri emdi. "
А ты боялся! А теперь ты друг краба.
- Korkuyordun ve şimdi, yengeç ile komşusun.
- Как? Хацумомо сумела настроить доктора Краба против меня.
Hatsumomo Dr. Yengeç'i bana karşı zehirlemiş.
Прости меня, но я предпочла доктора Краба.
Beni affet ama Dr. Yengeç'in kazanmasına izin verdim.
Бобби... ты любишь "Каменного краба Джо"?
Bobby... Joe's Stone Crab lokantasını sever misin?
О да! "Лагуна краба" это здорово
Evet. "Yengeç Kulübesi" nde buluşuruz.
Если бы кто-то убил тебя, и у Краба была возможность отомстить тем ребятам как ты думаешь, он бы это сделал?
Eğer seni birileri öldürürse ve Crab bunu kimlerin yaptığını bulursa onun böyle yapacağını düşünmez misin?
Мы предлагаем отведать лосося с кукурузой, лисичек под соусом айОли с базиликом, соте из курицы с картофельным пюре на гарнир, голубого краба из Чесапикской бухты, обжаренный чеснок, белый соус из лука-шалота, а также лесную куропатку с грибами... и обжаренную в дровяной печи перепелку... с хлебный салатом, приготовленном на гриле.
Süt mısırlı, horoz mantarla birlikte... fesleğen mayonezli somon balığı ; Chesapeake limanı mavi yengeci üzerine fırında sarımsak, patates püresiyle tavuk sote yanında shallot kreması ; ve ızgara ekmek salatasıyla... odun ateşinde pişmiş bıldırcın... yanında da ağaç mantarı.
краба, который кричит и свистит когда идёт ко дну
Bekle. Ağır. # Tıslayan ve haykıran bir yengecin #
Я превратил его в пюре, как краба в микроволновке.
Mikrodalgadaki cüce gibi onu havaya uçurdum.
- — егодн € ночь краба...
- Bu gece yengeç pençesi.
То желтое - это не горчица, это гепатопанкреас краба.
Sarı şey sıcak hardal değil, yengecin pankreası.
Острые клешни краба заставляют каракатицу сомневаться.
Yengecin keskin kıskaçları mürekkep balığını tedirgin ediyor.
Но ужин из краба, кажется, несомненно стоит того.
Ama akşam yemeğindeki yengeç kesinlikle buna değecek gibi görünüyor.
- Рада познакомиться! У тебя голос, как у краба из Русалочки.
Elise, ergenliğin Jennifer'ı nasıl değiştirdiğini fark ettin mi?
Фарнсворт сьел несвежего краба.
Farnsworth bozuk yengeç yedi.
Я приобрел краба и татушку... краба.
Yengeç yiyip yengeç dövmesi yaptırmıştım.
За рулём верного "Краба", Соноши движется по финишной прямой.
Kullandığı Crab Sonoshee ile bitiş çizgisine doğru dümdüz ilerliyor.
Капитан Классик покушается на первое место Краба Соноши.
Şimdi Crab Sonoshee'nin arkasından Captain the Classic yaklaşıyor.
Теперь мы коснёмся Краба Соноши. Благодаря новому двигателю, минимизирующему тепловое выделение, машина может не бояться ракет.
bugünkü köşemizde Crab Sonoshee var. roketlerin kilitlenmesini engelleyecek bir etkiye sahip.
На ваших глазах Соноши готовит своего Краба к большой гонке.
Crab Sonoshee'nin motor ayarı güzel bir şekilde sonlanmışa benziyor.
Джонни! Стреляй в борт Краба Соноши.
önümüzdeki Crab Sonoshee'yi kısa menzilli füze ile vur.
Лови моего краба.
- Makinemi çalıştır!
Я вытащил ещё одного краба из своей выпивки.
Bardaktan yine yengeç çıkardım.
ѕохож на краба, который мне в трусы забралс €.
Çüküme asılan kum yengecine benziyor.
Это происходит всякий раз, когда вода вынуждена двигаться на экстремальных скоростях, и она может сделать гораздо больше, чем просто отпугнуть маленького краба.
Suyun aşırı hızlarda hareket ettirilmesiyle meydana gelir, ve küçük bir yengeci korkutmaktan daha fazlasını yapabilir.
Эта поза называется бросок краба.
Bu harekete yengeç fırlatmak deniyor. Bu onun gözünü korkutup, istediğimizi yapacaktır.
Лучшего жареного цыпленка, что мне удалось когда-либо попробовать был из "Каменного Краба Джо" в Майами.
Yediğim en lezzetli kızarmış tavuk, Miami'deki Joe'nun Yengeci restoranındaki paket servisindeydi.
Это была работа краба.
Bu yengecin işiydi.
Ладно, жизнь омара стоит жизни краба.
Fakat bir ıstakozla bir yengecin hayatı aynı değerdedir.
Это капитализм утверждает, что омар стоит больше краба. А не природа.
Istakozun daha kıymetli olduğunu söyleyen kapitalizmdir, doğa değil.
Я оклемаюсь, пожму краба, кому надо, соберу группу поддержки.
Dışarı çıkıp halkla kaynaşayım da biraz destek alayım o zaman.
Дай краба!
Çak beşlik!
— А краба?
Yengeç?
И он опустил краба в пинту лагера, потому что я сказал ему, шуткой,
Ve tutmuş bir bardak biranın içine yengeç koymuş.