Оптимистично traduction Turc
161 traduction parallèle
Мое будущее выглядит вполне оптимистично.
Gelecek çok parlak görünüyor.
Мистер Лесли, подозреваю, что вы слишком нереалистично и оптимистично пытаетесь завоевать мое расположение.
Bay Leslie, benim iyiliğim için olduğundan fazla iyimserlik gösteriyorsunuz. Ve buna gerek yok.
Одно, оптимистично названное Утопией - для "Викинга-2" и второе, на расстоянии 8000 километров от него, недалеко от слияния четырёх огромных каналов, как посадочное место для "Викинга-1", названное Хриса, по-гречески - "золотая равнина".
Birisi Viking 2 için, iyi beklentilerle adlandırılan Ütopya diğeri de 8.000 kilometre ötede dört büyük nehir yatağının birleştiği yere yakın olan Viking 1'in iniş alanı Yunancada "altın diyarı" anlamına gelen Chryse idi.
Оптимистично.
İyimsersin.
В заявлении, вышедшем ранее с Даунинг Стрит, говорится о том, что правительство настроено оптимистично относительно нахождения мирного решения.
Başbakanlık konutundan daha önce yapılan bir açıklama ile hükümetin... barışçıl bir çözüme ulaşılacağı konusunda iyimser olduğu söylendi.
Просто... как это оптимистично с вашей стороны, Гарри.
Sadece senin için çok iyimser bir adım, Harry.
Джозеф оптимистично отзывается о новой комбинации трав.
Joseph, denediği yeni ot karışımından çok umutlu.
Майор, не мне говорить, что это безнадежно, но с учетом структурных ограничений станции, нашего запаса энергии, и трудностей обороны неподвижного объекта от тяжело вооруженных мобильных сил противника, 2 часа - это более, чем оптимистично.
Binbaşı, durumun umutsuz olduğunu en son söyleyecek kişi benim. Ancak DS9'un bilinen yapısal limitleri, mevcut enerji kaynağımız, ağır silahlı mobil kuvvete karşı sabit bir hedefi savunma zorluğu düşünülecek olursa, iki saat bence iyimser bir süre.
Посмотри на это оптимистично.
Ben...
- Оптимистично звучит, не так ли?
- Bu sana iyi hissettiriyor, değil mi?
Я верю, что команда была обманута фальшивой телеметрией так же, как и чрезмерно оптимистичной корреспонденцией.
Müretebatın, hileli uzak tarayıcı verileriyle ve aynı zamandan fazlaca iyimser mektuplarla kandırıldığını düşünüyorum
- Это оптимистично.
- Çok iyimser.
Это если смотреть оптимистично.
Bu iyi gibi gözüküyor.
Фредди Риденшнайдер был настроен оптимистично и занимался приготовлениями.
Freddy Riedenschneider hazırlanmakla meşguldü. Çok iyimserdi.
Cтрашновато, но оптимистично.
Biraz korkunç ama, güncel.
Сейчас пишу "Что тебе не скажет гинеколог?" Тоже страшно, но в целом, оптимистично.
"Jinekoloğun söylemediklerinde" çalışıyorum. Korkutucu ve güncel.
Уютный и доступный, этот набор "сделай сам" идеально подойдёт такой оптимистичной паре, как вы.
Sıcacık ve uygun fiyatlı olan ama tamir gerektiren bu ev... sizin gibi dinamik bir çift için mükemmel bir seçim.
Ну, хотел бы я быть так же оптимистично настроен...
Keşke ben de senin gibi iyimser olsaydım.
Но после того, как я встретила тебя, я настроена более оптимистично.
Seninle tanıştıktan sonra, daha olumlu bakıyorum.
Я знаю, что это прозвучит очень оптимистично, но это так.
Bak bu, biraz Pollyanna'cılık gibi gelecek, ama doğru.
- Оптимистично, верно?
- Fazla iyimser değil mi?
Нужно быть более оптимистичной.
-... karşılığında beni çalıştır, tamam mı? - Ne? Sadece sınava kadar, lütfen?
Это так оптимистично
Bu iyimser bir bakış.
"Помню, по молодости - стоило мне получить" отлично "за тот же тест по истории,..." "... я сразу оптимистично перебирал в уме - кем бы мне стать? " "...
Çünkü en gençken bir tarih sınavından ya da başka birinden 10 alınca sahip olabileceğim bütün meslekler konusunda iyi hislere kapılırdım ama onlardan hiçbiri olmadım.
Оптимистично, да?
Ne kadar iyimserim, degil mi?
Под словом "другая" я подразумеваю, что она будет весёлой и оптимистичной.
Ve farklı derken bunun tamamen moral veren bir şarkı olduğunu kastediyorum.
В твоем положении это весьма оптимистично...
İyimserliğin sırası değil.
Официальные источники настроены оптимистично и заявляют о снижении уровня экономической блокады хотя, по слухам, всё это связано с тем что Генерал Гранде лишился своего биологического оружия.
Hükümet kaynakları bu ani dönüşe karşı iyimser ve bunun ekonomik engelleri ortadan kaldırmak için olduğunu düşünüyor... diğerleri ise bunun biyolojik silah yapabilme yetkisinin ortadan kalktığı için olduğunu düşünüyor.
Доктор Намид сказал, что шанс - двадцать процентов, и я боюсь, что это чересчур оптимистично.
Doktor Namid yüzde 20 şans veriyor ve korkarım ki bu iyimser bir yaklaşım.
- Оптимистично по поводу?
- Ne hakkında pozitif olmalıyım?
- Оптимистично, нет?
- Fazla iyimser bir düşünce değil mi bu?
Ты же помнишь как это было. 783 ) } Но я сейчас зарабатываю ускоренными темпами. Это очень оптимистично.
İşin iyi yanı çift maaş alıyorum.
- Очень оптимистично.
- Çok iyimsersin.
Доктор настроен очень оптимистично.
Doktor bu konuda çok olumlu düşünüyor.
Конец на оптимистичной ноте!
Ümit verici bir sözle bitiyor.
¬ ы согласны с председателем Ѕернейком в его оптимистичной оценке будущего?
Başkan Bernanke'nin ekonomik geleceğimizle ilgili ifadesine katılıyor musunuz?
Важно, чтобы вы были настроены оптимистично.
Pozitif düşünmek çok önemli.
Врачи настроены очень оптимистично.
Doktorlar çok umutlular.
Звучит оптимистично
Bu çok güzel bir başlangıç olur.
Очень оптимистично.
Her zaman iyimser olmanın faydası vardır.
Все не очень оптимистично, но мы выберемся, через пару минут.
Bunun kötü göründüğünü biliyorum ama birkaç dakika içinde buradan çıkmış olacağız.
Ты очень оптимистично видишь объем тестов.
Enzim miktarımız hakkında oldukça iyimser varsayımlarda bulunmuşsun.
Да, они очень оптимистично настроены.
Evet, çok iyimserler.
Полиция занимается поисками, но не похоже, что они настроены оптимистично по поводу того, чтобы найти их сегодня их нет в отеле. никто из нас ничего не сможет сделать
Polisler konuyla ilgileniyor ama onları bu gece bulacakları konusunda iyimser görünmüyorlar. - Otelde değiller.
Мы ждем последних результатов, но я настроен крайне оптимистично и думаю, что болезнь не вернулась.
Son testlerin sonuçlarını bekliyoruz. Ama, hastalığın geri dönmediği konusunda oldukça iyimserim.
Кларк излишне оптимистично полагает, что Зоду понравится носить передник и разносить кофе, а мы - нет.
Clark, Zod'un uyum sağlayıp burada mutlu olacağı konusunda iyimser düşünüyor. Biz düşünmüyoruz.
Как бы то ни было, почему бы тебе не сказать мне название этой "оптимистичной и очаровательной" песни с "хорошими танцами" потому что, горячая штучка, ты будешь исполнять ее в хоровом кружке.
Neyse bana dans da edilebilen, ritimli ve büyüleyici şarkının adını söyle çünkü, Glee kulübünde söyleyeceksin.
Полагаю, слишком оптимистично ожидать что кто-либо из них будет работать с нами, но и кровавая бойня ничего не решит.
Kabul ediyorum Bu iyimser olabilir bunlardan herhangi birini beklemek, Bizimle çalışmak Ama devam Bir anda tantana kanlı gitmiyor mu her şeyi çözer.
Но ты вроде как был настроен очень оптимистично.
Çok iyimserdin ama.
Профессор настроен оптимистично.
Doktorlar iyimser.
-... Оптимистично! - Оптимистично.
Harika. "Andie'yle Nasıl Yapmalı" ne durumda?