Садовник traduction Turc
326 traduction parallèle
Вы разговариваете как садовник.
Fırıncı gibi konuşuyorsun.
Нет, садовник отвезет ее обратно, когда стемнеет.
Hayır, hava karardıktan sonra bahçıvanla geri göndereceğim.
- Садовник повез ее в город.
- Bahçıvan onları kasabaya götürdü.
Садовник в городе.
Bahçıvan kasabaya gitti.
Возможно, это был садовник, хотел узнать ваши указания.
Büyük ihtimalle, baş bahçıvan emirlerinizi soracaktı.
Ты как садовник... удобряющий нежные побеги.
Bir bahçıvan gibisiniz... içinden narin filizler fışkıracak bir gübre yığını.
Меня пригласил Кэмпбелл, старший садовник мистера Крозье.
Bay Crozier'in bahçıvanı Bay Campbell tarafından davet edildim.
- Садовник устроил кейли.
- Bahçıvan parti veriyor.
Мой муж садовник.
Kocam bahçıvandır.
Твой садовник?
Bahçıvanınla mı?
Он не мой садовник.
O benim bahçıvanım değil.
Но дело не только в том, садовник он или нет.
Ama sorun sadece bahçıvan olmasıyla ilgili değil.
Подержи мой коктейль, дорогой. Садовник?
İçkimi tutar mısın, tatlım?
Там только садовник с женой живут на территории.
Sadece müştemilatta bahçıvanla karısı yaşıyor.
На вилле, где я работаю, садовник - мужчина.
Çalıştığım villadaki bahçıvan, bir erkek.
Ну, значит, садовник говорил с садовницей.
Konuşmuş olmalılar.
Это - мистер Томас, садовник.
Bu Bay Thomas, Bahçıvan.
Садовник принес их.
Bahçıvan getirdi.
О, извиняюсь, но, правда, нужно успеть на самолёт..... а не то леди Х и этот жалкий садовник будут беситься.
Çok üzgünüm uçağa yetişmem gerekiyor. Aksi takdirde Lady X ve sefil bahçıvan etrafta çılgın gibi koşturmaya başlayacaklar.
- Как садовник поживает?
- Bahçıvan nasıl?
Самый лучший садовник, который у меня когда-либо был.
Şimdiye kadar yanımda çalışan en iyi bahçıvandı.
Где найти старика? А молодой садовник не годится. И всё из-за монашек.
Genç bir adam söz konusu bile olamaz.
- Вам ведь нужен садовник?
Bir bahçıvan arıyorsunuz, öyle değil mi?
У них был хороший садовник, он меня всему научил, поверьте!
Bana her şeyi öğretti. Gözünüz arkada kalmaz.
Наш бывший садовник не был членом профсоюза.
Eski bahçıvanımız sendikalı değildi.
Бывший садовник.
Eski bir bahçıvan.
Я могу готовить, чистить. Я дворецкий, садовник и шофер.
Yemek ve temizlik yapar, uşak, bahçıvan ve şoför olarak hizmet edebilirim.
А я то думала вы садовник.
Bahçıvan olduğunu sanıyordum.
- Садовник?
- Gardenyacı bahçıvan mı?
Так вы действительно садовник?
Demek gerçekten bahçıvansınız.
Чэнс, садовник.
Şans, gardenyacı.
Я очень хороший садовник.
Ben çok iyi bir bahçıvanımdır.
Да, каждый деловой человек - садовник. Не так ли?
Her işadamı bir bahçıvan değil midir?
- Это тот садовник.
- Bu o gardenyacı.
Нет, он настоящий садовник.
Hayır, gerçek bir bahçıvan.
Он говорит как садовник, но я думаю, что он великолепен.
Bahçıvan gibi konuşuyor. Ama bence çok zeki biri.
Нам нужен очень хороший садовник, и я согласен с президентом, что саду нужно много заботы.
Çok iyi bir bahçıvana ihtiyacımız var. Ve Başkan'a katılıyorum... bahçenin bakıma ihtiyacı var.
Я понимаю, что этот вопрос может быть очень сложным, м-р Гардинер, но как вы думаете, есть ли в нашей стране очень хороший садовник, выражаясь вашими словами?
Bu soruyu cevaplamak sizin için güç olabilir... ama sizce, sizin ifadenizle... şu anda başkanlık koltuğunda çok iyi bir bahçıvan... oturuyor mu?
- Я очень серьезный садовник.
- Ben ciddiyetle bahçıvanlık yaparım.
И вы действительно садовник, да?
Ve sen gerçekten bir gardenyacı bahçıvansın, değil mi?
Я садовник.
Ben... bahçıvanım.
Потом входит садовник.
Bahçıvan geliyor.
Это, должно быть, робот-садовник.
Bu bir bahçıvan robot olmalı.
- Я садовник.
- Ben bir bahçıvanım.
Слегка хромала. Но это всё садовник.
Yürürken biraz zorlanıyordu ama, onların stili buymuş...
– Мне будет нужен садовник?
- Bahçıvan mı tutmalıyım?
– Тебе не нужен садовник.
- Bahçıvana ihtiyacın yok.
- Филл, другое, он садовник.
- O farklı. O bir bitki bilimci.
Это садовник?
Şu bahçıvan değil mi?
Слушай, несколько минут назад садовник вошел...
Dinleyin, birkaç dakika önce bir bahçıvan geldi...
Я Чэнс, садовник.
Ben Şans, gardenyacı bahçıvanım.